Bu hale göre, mahkemece mahallinde keşif yapılarak zararın meydana gelmesine neden olan bacanın hangi binaya ve binanın kime ait olduğu hususları belirlenerek, binanın davalıya ait olduğunun tespiti halinde, BK'nun 58. maddesi gereğince bina sahibinin, davalının yüklenici olduğunun tespiti halinde, binanın yapımının bitirilerek bina sahibine teslimi yapılmış ise bina sahibinin sorumlu olacağı gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene geri verilmesine, 3.4.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mecit Dağbaşı tarafından davaya konu taşınmaz üzerine bina yapımı hususunda Tapu Kadastro Müdürlüğü'ne imar uygulaması bakımından yasal süresi içerisinde başvuruda bulunulmuş olup ilgili tarihlerde davaya konu taşınmazın da içinde kaldığı bölgenin ev yapımı için imar planının bulunmaması sebebiyle bina yapılamadığının beyan edildiği hususları dikkate alınarak anılan yasa ve yönetmelik hükümleri gereğince davalılar adlarına olan tapu kaydının yolsuz tescil niteliğinde bulunduğu ve davacının taşınmazın tapusunun iptali ile adına tescil talep etmekte haklı olduğu anlaşıldığından asıl davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılamada;"...Dava, tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde sebepsiz zenginleşme nedenine dayalı alacak talebine ilişkindir. Somut olayda; davacı vekilince, müvekkilinin dava konusu taşınmazı arsa halindeyken Hüseyin Demirel'den satın aldığı, tapu işlemleri için hazır bulunamadığından tapu kaydının eşinin (eski) babası Mehmet Demir adına yapıldığı, arsa üzerindeki inşaatın masrafları karşılanarak müvekkili tarafından yaptırıldığı, İbrahim Erin ve Harun Tevek isimli ustalara inşaat için ödeme yapıldığı, kayın pederinin arsanın tapusunu geri devretmediği, müvekkilinin oğlu olan davalıya verdiği ileri sürülerek tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde sebepsiz zenginleşme nedeniyle tazminat talep edilmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı SS Saraycık Bahçeli Evler Yapı Koop vekili Av. ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 31/10/2002 gününde verilen dilekçe ile muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 11/11/2004 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. - K A R A R - Davacı kooperatif vekili; davaya konu 103 ve 104 parsellerin maliki ... ve 114 parselin maliki ... ve .... ile bina yapmak konusunda müvekkilinin anlaştığını, inşaat yapabilmek için bir takım çalışma ve masraflar yapıldığını, bu arada ......
Burada öncelikle arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ve bu sözleşmenin hüküm ve sonuçları üzerinde durulması gerekmektedir. Bir tanımlama yapmak gerekirse; arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri, yüklenicinin finansını kendisi sağlayarak arsa maliklerine ait arsa üzerine bina yapımı işini yükümlendiği, arsa malikinin ise bedel olarak binadaki bir kısım bağımsız bölümlerin mülkiyetini yükleniciye geçirmeyi vaat ettiği sözleşmelerdir. Bu sözleşmelerde bina inşaatı sebebiyle yükleniciye ödenmesi gereken ücret (bedel), arsa sahibi tarafından ayın olanak ödenmektedir. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde ilk unsur “yüklenicinin bir inşaat (bina) meydana getirme borcu altına girmesidir.” Zira, bu tür sözleşmelerde yüklenici finansı sağlayarak sanat, beceri ve emek sarfıyla bir bina meydana getirmekle, buna karşılık arsa sahipleri de taşınmaz malda belli bir mülkiyet payını yükleniciye devretmekle yükümlüdür....
TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü: İstem, yatırım teşvik belgesine sahip olan yükümlü şirketin turistik otel inşa etmesi nedeniyle adına tarh edilen tapu harcının kaldırılması istemiyle açılan davada tarhiyatı terkin eden Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına ilişkin bulunmaktadır. 2982 sayılı Kanunun 5. maddesinde, sermaye şirketlerinin, kooperatiflerin ve bunların birlikleri ile vakıfların kalkınmada öncelikli yörelerde yapacakları Devletçe teşviki öngörülen yatırımlar dolayısıyla her ne suretle olursa olsun bina iktisapları, arsa ve arazi üzerine inşa veya binaya ilave suretiyle binalar, bağımsız birimler veya katlar meydana getirmeleri ve bunların devirleri ile ilgili işlemler ve bu işlemler dolayısıyla düzenlenen kağıtların 2. Maddede yazılı vergi, resim ve harçlardan müstesna olduğu hükme bağlanmıştır....
Mahkemece inşaatın projesine aykırı yapılması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle inşaatın projeye aykırı yapımı nedeniyle arsa sahiplerinin temerrüdünden sözedilemeyeceğinden davacı kira tazminatı isteyemeyeceğine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Taraflar arasında biçimine uygun düzenlenen 02.04.1997 tarihli sözleşmede inşaatın, plan ve projesine uygun giriş + 5 katlı olmak üzere yapımı kararlaştırılmıştır. Mahallinde yapılan incelemede, binanın onaylı projesine ve yapı ruhsatına aykırı (kaçak) inşa edilen iki katının bulunduğu, projesine aykırılıkların yıkılarak ruhsata bağlanmasının mümkün olmadığından binanın tümüyle yıkılması gerektiği görüşüne yer verilmiştir....
Fer'i müdahiller vekili; bilirkişi raporu ile davacıların yıkımda 4/8 oranında kusurlu olduklarının ve taleplerin zamanaşımına uğradığının tespit edildiğini, temerrütte davalı kooperatifin kusuru bulunmadığını, talebin 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğunu, müdahillerin davacılar tarafından kurulan kooperatife ortak olup aidatlarını eksiksiz ödediklerini ve davacıların kusuru nedeniyle yıkılan bina bakımından zarara uğradıklarını belirterek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine davayalı tazminat mümkün olmaz ise tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 3....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Alaçam Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/166 esas, 2022/256 karar sayılı dava dosyasında verilen tapu iptali ve tescil (başkasının taşınmazına bina yapımı nedeniyle) olmadı tazminat talebinin reddine karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; tapu iptali ve tescil (başkasının taşınmazına bina yapımı nedeniyle) olmadı tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılıp bitirilen yargılama sonucunda, "...-Terditli açılan temliken tescil talebi ile tazminat talebine ilişkin davanın REDDİNE;" karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.03.2010 gününde verilen dilekçe ile taşkın bina yapımı nedeniyle tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.02.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 725. maddesine dayalı tapu iptali tescil istemine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. Yasal ayrıcalıklar dışında, Türk Medeni Kanunu m. 684/1 ve 718/2 hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar....