Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kabulüne ve dava konusu parselin tapu kaydının iptali ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 2/B madde uygulaması dayalı tapu iptali ve tescil niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 08.03.1982 tarihinde 1744 Sayılı Yasa hükümlerine göre, 11.11.1985 tarihinde 2896 Sayılı Yasa hükümlerine göre, 30.10.1991 tarihinde 3302 Sayılı Yasa hükümlerine göre ilan edilip kesinleşen orman kadastro, aplikasyon, 2 ve 2/B madde uygulamaları vardır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 1958 yılında yapılan Kadastro sırasında ... Köyü 782 parsel sayılı 6.350 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, senetsiz ve belgesizden dava dışı 676 parsel sayılı taşınmaza uygulanan tapu kaydının miktar fazlası olarak Hazine adına tespit edilmiş, satış yoluyla ... ve ... ...’a geçmiştir. 10.02.2005 tarihinde 2859 Sayılı Yasa uyarınca yapılan yenileme kadastrosu sırasında 6.323,59 m2 yüzölçümlü olarak 130 ada 1 parsel numarasını almıştır....

      kararı ile kabul edildiğine ve taşınmaz makiye ayırmadan sonra 4753 ve 5618 Sayılı Yasa hükümleri uyarınca tevzi edilmediğine ve 2510 Sayılı Yasa uyarınca iskan yoluyla gerçek kişilere verilmediğine göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere ayrı ayrı yükletilmesine 04/05/2006 günü oybirliğiyle karar verildi....

        Bu ilkeler ışığında somut olaya gelince; Mahkemece, davaya konu tahsisin yapıldığı eski 2050 parselde, kadastro müdürlüğünce 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi kapsamında çalışma yapıldığı, bu çalışma sonucunda tahsis edilen yerde 133 ada 12 parselin oluştuğu taşınmazın hazine adına kayıtlı olduğu, 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi uyarınca imar planı veya 3290 sayılı Yasa ile değişik 2981 sayılı Yasa uyarınca ıslah imar planlarının yapılmadığı, tahsis kapsamındaki yerin hak sahibi adına tescil edilebilmesi için gerekli yasal şartların oluşmadığı gerekçesi ile, davacının tapu iptali ve tescil davasının reddine karar verilmiş ise de; davacı, tapu tahsis belgesine dayanarak tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminata karar verilmesini istemiştir....

          Davalı, idare mahkemesinin görevli olduğunu, davacıya payına karşılık 1420 ada 7 parsel sayılı taşınmazdan pay verildiğini, taşınmazı TOKİ’nin satışı ile edindiğini, tarafına husumet yöneltilemeyeceğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalıya yapılan tahsisin iptali talep edilmeden davanın dinlenemeyeceği, davalının yargı yolu ve göreve ilişkin itirazının kabulü ile dava dilekçesinin reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. HMK’nın 33. maddesi uyarınca, davada dayanılan maddi vakıaların bildirilmesi taraflara, hukuki niteleme ise hakime aittir. Davacı, tapu tahsis belgesi uyarınca edimlerini yerine getirdiğini, yasal koşulların oluştuğunu ileri sürerek tapu iptali ve tescil talep etmiştir. İdareden kendisine tahsis yapılmasını istememekte aksine, tahsisli yeri olduğu iddiasıyla tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmaktadır....

            Tahsis kapsamındaki yerin hak sahibi adına tescil edilebilmesi için; -Hukuki yönden geçerliliğini koruyan bir tapu tahsis belgesinin bulunması, -Tahsise konu yerde 3194 sayılı Yasanın 18.maddesi uyarınca imar planı veya 3290 sayılı yasa ile değişik 2981 sayılı yasa uyarınca ıslah-imar planlarının yapılmış olması, -İlgilisine, tapu tahsis belgesi gereğince bir başka yerden tahsis yapılmamış olması, -Tahsise konu yerin kamu hizmetine ayrılmamış ve imar planına göre konut alanında kalmış olması, Tahsise konu yer ile tescili istenilen taşınmazın aynı yer olup olmadığı ve taşınmazın niteliklerinin belirlenmesi amacıyla mahallinde uzman bilirkişiler aracılığı ile keşif yapılması, -Tahsise konu arsa bedelinin ödenmiş olması, ödenmemiş ise taşınmazın dava tarihindeki rayiç değerinin uzman bilirkişiler aracılığı ile saptanarak hükümden önce mahkeme veznesine veya belirlenecek tevdi mahalline depo edilmiş olması....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu kaydının iptali ve tescil ile elatmanın önlenmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 1962 yılında yapılan Kadastro sırasında ...Köyü 348 parsel sayılı 3.320 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 2510 Sayılı Yasa uyarınca oluşan Ekim 1942 tarih 265 sıra numaralı tapu kaydı uygulanarak tarla niteliği ile Sakine Kurtoğlu ve paydaşları adlarına tespit ve tescil edilmiştir. Daha sonra 2859 Sayılı Yasa uyarınca yapılan yenileme kadastrosu ile 3.304,41 m2 yüzölçümlü olarak 122 ada 1 parsel numarasını almıştır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu kaydının iptali ve tescil ile elatmanın önlenmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 1962 yılında yapılan Kadastro sırasında ... Köyü 348 parsel sayılı 3.320 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 2510 Sayılı Yasa uyarınca oluşan Ekim 1942 tarih 265 sıra numaralı tapu kaydı uygulanarak tarla niteliği ile Sakine Kurtoğlu ve paydaşları adlarına tespit ve tescil edilmiştir. Daha sonra 2859 Sayılı Yasa uyarınca yapılan yenileme kadastrosu ile 3.304,41 m2 yüzölçümlü olarak 122 ada 1 parsel numarasını almıştır....

                  Mahkemenin de kabulünde olduğu gibi paftaların yenilenmesine itiraz davalarında tapu siciline geçmiş veya geçmemiş mülkiyet ve mülkiyete ilişkin haklar inceleme konusu yapılamaz. Davalı gerçek kişiye ait taşınmazın sınırında devlet ormanı vardır. Temyize konu dava paftaların yenilenmesi sırasında hata yapıldığı iddiası ile birlikte davalı parsellerde kalan Hazine taşınmazlarına ait kesimlerin tapusunun iptali ve Hazine adına tescili istemini de kapsamaktadır. 2859 Sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince; "yenileme yalnız teknik çalışmaları kapsar. Tapu siciline geçmiş veya geçmemiş mülkiyet ve mülkiyete ilişkin haklar inceleme konusu yapılamaz..." Şayet yenileme işlemi yasa ve yönetmeliğe uygun yapılmışsa kadastro mahkemesinin mülkiyete ilişkin tapu iptali ve tescil istemi konusunda genel mahkemenin görevli olduğu gerekçesi doğrudur. Ancak, 2859 Sayılı yasanın 4 ve 5. maddelerinde kadastro komisyonu çalışmalarının nelere ilişkin olacağı belirlenmiştir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Dava, kullanım kadastrosu sonucunda Hazine adına tescil edilen taşınmazın 6292 sayılı Yasa uyarınca davalılara satılıp adına tescil edilmesinden sonra, davacı tarafından açılan tapu iptali ve tescili istemine yönelik başka bir ifade ile yolsuz tescil nedenine dayalı tapu iptali-tescil istemine ilişkin olduğundan, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 20.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'ne ait bulunduğundan, dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere 1. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, 30.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu