WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, mirasbırakan annesinin 555 ada 6 parsel sayılı taşınmazdaki 3 numaralı bağımsız bölümü kendisinden mal kaçırmak amacıyla dava dışı Nurcan’a, Nurcan’ın da davalıya devrettiğini, yapılan işlemlerin muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı, yapılan satış işlemlerinin muvazaalı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

    Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve uyulan bozma ilâmında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde davacıların tapu iptali ve tescil istemlerinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacılar vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2. Ne var ki; eldeki dava, davacılar tarafından, murisleri adına kayıtlı Ağustos 1964 tarih ve 52 nolu tapu kaydına dayanılarak orman vasfıyla Hazine adına tescilli 103 ada 35 ve 12 sayılı parseller hakkında açılan tapu iptali ve tescil ile birlikte taşınmaz üzerinden davalı ... İdaresi tarafından kesilen ağaç bedelinin tazminine yönelik alacak istemli olup, dava dilekçesinde alacak istemine ilişkin dava değeri 1.000 TL olarak gösterilmiş, mahallinde yapılan keşif sonrasında alınan bilirkişi raporunda taşınmazların zemin değeri + kesilen ağaç bedeli toplamı 34.839,12 TL olarak belirlenmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakan babası ...’in kayden maliki olduğu 275 ada 13 parsel sayılı taşınmazdaki 4 nolu bağımsız bölümü, davalı vekil ...’in mirasbırakanın yaşlılığı ve hastalığından yararlanıp hile ile aldığı vekaletname ile diğer davalı gelini ...’ya muvazaalı olarak satış suretiyle temlik ettiğini ileri sürerek miras payı oranında tapu iptali ve tescile, olmazsa tenkise karar verilmesini istemiştir. Davalılar, iddiaların doğru olmadığını, mirasbırakanın bakımı ile ilgilenmeleri sonucu minnet duygusuyla taşınmazın devredildiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır....

        Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/734 Esas, 2020/225 Karar sayılı dava dosyasında verilen Tapu Kaydında Düzeltim (Kayıt Düzeltim İstemli) talebinin reddine karşı, davacı tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; Tapu Kaydında Düzeltim (Kayıt Düzeltim İstemli) istemine ilişkindir....

        Dosyanın incelenmesinde; davalıya yapılan dava dilekçesi ve gerekçeli karar tebliğlerinin usulsüz olduğu görülmekle birlikte, temyiz dilekçesinde durumun 2016 yılında tapuya gidildiğinde öğrenildiği ve tapu iptali ve tescil istemli davanın 2016 yılında açıldığı anlaşılmaktadır. Hüküm davalı vekili tarafından 20.07.2017 tarihinde temyiz edilmiştir. 7201 sayılı Tebligat Kanununun 32. maddesine göre davalı tarafın hükmü 2016 yılında öğrendiğinin kabul edilmesi gerektiğinden 8 günlük yasal süre geçirildikten sonra temyiz isteminde bulunulmuştur. HUMK’nun 432/4. maddesi ve 01.06.1990 tarihli ve 3/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince süresi geçirilen temyiz isteminin reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, süresinde olmayan temyiz isteminin REDDİNE, peşin yatırılan temyiz harcının yatırana iadesine, 08.03.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

          Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, müşterek mirasbırakan .... ihtiyacı olmamasına rağmen taşınmazlarını davalı torunu .... satış suretiyle temlik ettiğini bilahare bu taşınmazların .. adına kadastroca 113 ada 21, 114 ada 12 ve 115 ada 10 nolu parseller olarak tespit ve tescil edildiğini, murisin 106 ada 6 ve 12 parsel sayılı taşınmazlarını ise davalı oğlu Urfan’a temlik ettiğini, mirasbırakanın 94 yaşında öldüğünü, temliklerin ölümünden kısa bir süre önce gerçekleştiğini ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tescile, olmazsa faiziyle birlikte tenkise karar verilmesini istemişlerdir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, muvazaa iddiasının ispat edilemediği gerekçesiyle tapu iptal tescil isteğinin reddine, tenkis isteğinin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı, 175 parsel sayılı taşınmazın adına kayıtlı iken ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1977/43 Esas-1983/297 Karar sayılı ilam ile 23.09.2011 tarihinde ... adına tescil edildiğini, anılan mahkeme kararının kendisi ile bir ilgisinin olmadığını ve davalı adına yapılan tescilin yolsuz olduğunu ileri sürerek tapunun iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir....

              CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; icraya konulan mahkeme ilamının terditli bir davaya ilişkin olmadığını, davanın her iki davalı açısından da ıslah edilerek bedele hükmedilmesinin talep edildiğini, terditli davalar asıl davanın tabi olduğu inceleme usulüne tabi olsa da, ıslahtan sonra oluşan davanın tamamen bağımsız, yeni bir davanın inceleme usulüne tabi olduğunu, başlangıçta davalılardan inşaat şirketi açısından tapu iptali tescil, diğer davalı banka açısından ise ipoteğin kaldırılması istemli dava açılarak ıslah ile bedele dönüştürülen davaya ilişkin ilamın kesinleşmeden icraya konulabileceğini beyan ederek davanın reddi istemiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle; somut olayda, takip konusu ilamın incelenmesinde, davacı tarafından tapu iptal ve tescil davası açıldığı anlaşılmıştır....

                Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; ilk derece mahkemesinden verilen karara karşı davalı vekilince yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b-3 maddesi uyarınca kullanım kadastrosu kesinleşerek tapuya tescil edilen taşınmazın Hazinenin mülkiyetinden çıkıp 3. şahıs adına tapuya tescil edildikten sonra tapu iptaline yönelik davanın dinlenme olanağı bulunmadığı, davalıya ait tapu kaydı idarece yapılan satış işlemi neticesinde oluştuğuna, dayanak satış işlemi iptal edilmedikçe tapu kaydının iptali ve tescil istemli dava açılamayacağına göre ve aynın istenemeyeceği yerde bedelinin tazmininin de mümkün olmadığı gerekçesi ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

                  Somut olayda, mahkemece, davacının asli talebi olan tapu iptali ve tescili istemi yönünden 08.06.2012 tarihli celsede davaya tazminat istemi yönünden devamına yönelik ara karar verilmiş ise de, HMK'nın 111/2. maddesinde belirtildiği üzere, mahkeme, davacının asli talebinin esastan reddine karar vermedikçe, fer’î talebini inceleyemez ve hükme bağlayamaz amir hükmü gereği, tapu iptali ve tescil isteminin red nedenlerinin gerekçeli kararda belirtilmesi ve daha sonra diğer terditli istem konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gereklidir. Bu itibarla, mahkemece ara karar ile asli istemin reddi ile diğer terditli istem yönünden davaya devam edilmesi doğru olmamıştır....

                    UYAP Entegrasyonu