Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in hizmet nedeniyle görevi kötüye kullanma suçundan dolayı ceza aldığı, cezasının kesinleştiği, davacının 16/04/2009 tarihli dilekçesinde de davalı tarafa ait şirkette çalıştığı dönemde şirket kasasından belli dönemlerde kısım kısım para aldığını ikrar ettiği, davacı sanığın davalı tarafa ait şirket kasasından 65.684,26 TL'yi mal edinmiş olduğunun tespit edildiği, davalının ise yağma suçunu işlemediği sonucuna varıldığından eldeki davada artık tapu iptali ve tescil davasına konu taşınmazların ikrah yoluyla alınan vekaletname ile temlikinin yapıldığından söz edilemeyeceği, dava konusu taşınmazlara ilişkin tapu iptali ve tescil davasının reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2 maddesi uyarınca davalının istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak tapu iptali ve tescil isteği yönünden davanın reddine; dava dilekçesinde talep edilen 2 adet senedin iptaline ve senetler hakkında ödeme yasağı kararı verilmesi talebi ile ziynet eşyaların...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki "tapu iptali ve tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Maçka Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 22.04.2014 tarihli ve 2013/67 E., 2014/219 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından temyizi üzerine, Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 12.11.2014 tarihli ve 2014/18869 E., 2014/17459K. sayılı kararı ile: "...Dava, tapu iptal tescil isteğine ilişkindir....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/04/2021 NUMARASI : 2018/730 ESAS, 2021/223 KARAR DAVA KONUSU : Kadastro Öncesi Nedene Dayalı Tapu İptali ve Tescil KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....

      Taraflar arasındaki “tapu iptali ve tescil” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, bozma kararına uyulmak suretiyle Gaziosmanpaşa 1. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin karar davacı vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 22.04.2015 tarihli ve 2014/6302 E., 2015/6004 K. sayılı kararı ile bozulmuş, Mahkemece Özel Daire bozma kararına karşı direnilmiştir. 2. Hukuk Genel Kurulunca yapılan ön inceleme sonunda gereği görüşüldü: 3. Dava, inançlı işlem, hile ve ikrah nedenlerine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, Mahkemece verilen direnme kararı davacı ... vekili tarafından 01.07.2016 tarihinde temyiz edilmiştir. 4. Davaya son veren taraf işlemleri olan feragat, kabul ve sulh, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 307 ilâ 315. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Tasarruf ilkesinin bir sonucu olarak davaya son veren taraf işlemleri hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir....

        Ön inceleme tutanağının bu önemi ve tarafları bağlaması sebebiyle, altının oturumda hazır bulunanlarca imzalanması gerekmektedir. 9. Eldeki dava İlk Derece Mahkemesince ve Özel Dairece muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, Bölge Adliye Mahkemesince ise korkutma (ikrah - tehdit) hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olarak nitelendirilmiştir. Dava dilekçesinin içeriği ve iddianın ileri sürülüş biçimi ile dosya kapsamına göre, davanın muris muvazaası hukuksal nedenine dayandırıldığı, dilekçede ileri sürülen vakıaların ise muris muvazaası iddiasını güçlendirmek amacıyla aktarıldığı anlaşılmaktadır....

          Asliye Hukuk ve Bakırköy 8. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın hata ve hile hukuksal nedenine dayalı olarak tapu kaydının iptali ile tesciline ilişkin olduğu, tarafların halen evli oldukları ve bu haliyle taraflar arasındaki ihtilafın Aile Mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi de, hata hile ve ikrahın Borçlar Kanununda düzenlendiğini, TMK’nun 2. Kitabında düzenlenmediğini belirterek, dava konusu taşınmazın aile konutu niteliğinde olmadığı, mal rejimi kapsamında bir hak iddiası içermediği ve mal rejimi tasfiyesine yönelik bir istekte bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı banka, davalı ile aralarında taşıt kredisi sözleşmesi ve rehin sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye istinaden davalının proton marka otomobili satın aldığını, bu arada davalının tapu kayıtları ve alacakları üzerine hacizler konulduğunun öğrenilmesi üzerine, davalının kredisini incelemeye aldığını ve kredinin alımında usulsüzlükler olduğunu tespit ettiğini, bununla ilgili suç duyurusunda bulunarak davalı hakkında ... 4....

              Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/455 Esas sayılı dosyası üzerinden 03.06.2011 tarihinde davalı ile dava dışı...’a karşı açtığı tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde taşınmaz bedelinin tazmini istekli davada, 73 yaşında okuma-yazma bilmeyen kandırılmaya müsait yaşlı bir kadın olduğunu, oğlunun da nişanlısı olması nedeniyle çok güvendiği dava dışı...isimli kişinin davalı ... ile birlikte hareket ederek kendisini aldatmaları sonucu taşınmazların devrinin gerçekleştiğini ileri sürdüğü, bilahare iptal tescil isteğinden feragat ettiği, anılan dosyada 10.02.2011 temlik tarihi itibariyle dava konusu taşınmazların toplam değerinin 457.329,35 TL olarak saptandığı, mahkemece iptal tescil isteği yönünden davanın feragat nedeniyle reddine, davacının iradesinin fesada uğratılarak satış işleminin gerçekleştirildiği gerekçesiyle ve taleple bağlı olarak 10.000 TL’nin davalı ...’tan tahsiline karar verildiği, kararın temyizi üzerine Dairece 02.06.2015 tarihinde yargılama giderleri bakımından düzeltilerek...

                Dava, maruz kalınan ikrah ve korkutma nedenine dayalı iki ayrı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti istemine ilişkindir. Davacı, gerek oğluna vekalet vermesinde, gerekse oğlunun vekaleten yaptığı sözleşmelerde ikraha maruz kalındığını ileri sürmektedir. Mahkemece, yalnızca bu maddi vaka üzerinden ikraha kimin maruz kaldığı dikkate alınarak husumet yokluğu kanaatine varılmıştır. Ne var ki dava konusu husus sözleşmelerin feshi istemine dair olup, öncelikle sözleşmenin tarafları irdelenmelidir. İptali istenen 13.02.2007 ve 22/02/2007 tarihli Gayrimenkul satış vaadi sözleşmelerinde satmayı vaadeden davacı asil ..., almayı vaadeden ise davalı ...’dır. Dava dışı ... yalnızca davacı babası adına vekaleten hareket etmiştir. İptali istenen sözleşmelerin tarafının davacı olduğu sabit olduğuna göre artık işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken, davanın aktif husumet ehliyeti yokluğundan reddi usul ve yasaya aykırı olup, bozma sebebidir....

                  HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davası sonunda, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince verilen 2020/514 Esas, 2021/208 Karar sayılı ve 11.02.2021 tarihli karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; I. DAVA Davacı, maliki olduğu 17 parsel (yenileme ile 336 ada 22 parsel) sayılı taşınmaz üzerindeki evini butik otele dönüştürmek istediğini ancak bunun için yeterli ekonomik güce sahip olmadığını bilen dava dışı ...’nın yönlendirmesi ile davalı şirketin ortaklarından olan Özgür Kaya’dan 75.000 TL para aldığını, karşılığında dava konusu taşınmazı teminat amacıyla devrettiğini, bu işlemin dava dışı Birol’un yönlendirmesi, telkini, zorlaması ve algılama yeteneğindeki zayıflığından yararlanması suretiyle gerçekleştiğini ileri sürerek, çekişme konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir. II....

                    UYAP Entegrasyonu