Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Değişik anlatımla sadece iptal davasının kabulüne ve tapunun iptaline karar verilmesi, tapulu bir taşınmazın sicil dışı (kayıtsız) kalması sonucunu doğurur ki, böyle bir uygulama, devletin bütün taşınmazların hukuki ve geometrik durumlarını belirleyerek sicile bağlama yolunda benimsediği-dolu pafta sistemi –genel ilke ile bağdaşmaz. Ne var ki, davacı iptal değil, sadece tescil isteğinde bulunmuş ise Yargıtayın yerleşmiş ve kurallaşmış uygulamalarına göre, tescil isteği tapu sicilinde mevcut eski kaydın iptali isteğini de kapsadığı gözetilerek davacının ayrıca tapu kaydının iptalini de dava etmesine gerek yoktur. (YHGK 11.11.1983 Tarih, 981/8-80 Esas, 983/1162 sayılı Kararı.) Ne var ki, somut olayda yukarıda değinilen biçimde açılmış bir tescil davası bulunmamaktadır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Şikayetçi tarafından, ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin ortaklığın giderilmesi ilamına istinaden satış memurluğunca yapılan ihalenin feshi istemi ile icra mahkemesine başvurulduğu, mahkemece, ihalenin, süresinde fesih davası açılmadığından kesinleştiği ve davanın bu hali ile yolsuz tescil nedeniyle tapu iptali ve tescil davası olduğu gerekçesiyle ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğunun tespitine karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 134/2. maddesi gereğince, ihaleden itibaren yedi gün içinde ihalenin feshi istenebilir....

      Kararı davacı istinaf etmiş istinaf sebebi olarak; davayı ihalenin feshi davası olarak açmadığını bu davanın süresinin geçtiğini ve İcra Hukuk Mahkemesinde açılması gerektiğinin bilincinde olduğunu ileri sürmüştür. Bilindiği üzere maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 Sayılı HMK mad. 33). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, yolsuz tescil isteğine ilişkindir. Dava dilekçesinin içeriği ve iddianın ileri sürülüş biçiminden yapılan ihalenin kesinleştiği ve davanın ihalenin feshine yönelik değil, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı olarak açıldığı, somut olayda dilekçenin açıklattırılmasına gerek bulunmadığı anlaşılmaktadır....

      Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler uyarınca, ayni haklar tapu siciline tescil ile doğar ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de geçerli bir hukuki sebebinin bulunması zorunludur. Bu hususun tapunun illilik prensibinden kaynaklandığı açıktır. Oysa, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil niteliğini taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceğinde kuşku yoktur. 3....

        Temyiz Nedenleri Davacı vekili, süresi içerisinde ihalenin feshi davasının açılmamış veya bu yönde açılmış olan bir davanın reddedilmiş, dolayısıyla ihalenin kesinleşmiş olmasının, ihalenin usulsüzlüğünden bahisle tapu iptal ve tescil davası açılmasına engel olmadığını, toplam ihale bedeli ve masraflarının 330.554,00 TL olduğunu, gerek Yerel Mahkemenin gerekse Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararlarında satış masraflarının hangi kalemlerden ibaret ve ne tutarda olduğunun denetime açık bir şekilde belirtilmediği gibi ihale bedeli ve "Açık Artırma Şartnamesi ve Tutanağı"na ilişkin itirazlarının değerlendirilmediğini, satış ilanının bedensel ve görme özürlü olduğu çok açık bir şekilde belli olan davacının oğlu ...'ya tebliğ edildiğini, bunun Tebligat Kanunu’na aykırı olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir. 3. Gerekçe 3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2....

          Davalı ... istinaf dilekçesinde özetle, takas/mahsup talebinde bulunduklarını, Mahkemece bu konuda hiçbir karar verilmediğini, ihalenin feshi kararının ve düzeltilmeyen tapu işleminin üzerinden 15 yıldan fazla zaman geçtikten sonra eldeki davanın açılmasının hakkın kötüye kullanımı olduğunu, talebin zamanaşımına uğradığını, muvazaa hususunun davacı tarafça ispatlanması gerektiğini, hatanın davacıdan kaynaklandığını, ihalenin feshinden kaynaklı tapu iptal ve tescil davası olduğu için dava harç ve giderler gibi istinaf harcı, ilam karar harcı ve vekalet ücretinin maktu olması gerektiğini, değer tespitine yönelik bilirkişi raporunun eksik, yanlış ve hatalı olduğunu, fazla harç hesaplandığını ileri sürerek kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. 2.2....

            Ancak, bu hallerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır" hükmü yer almaktadır. Somut olayda, şikayetçi üçüncü kişinin, ihaleye konu taşınmazlar hakkında açmış olduğu tapu iptali ve tescil davasında, şikayetçi lehine karar verildiği görülmektedir. Dolayısıyla, şikayetçinin, mahcuz taşınmazların kendisine ait olduğunu iddia ederek icra mahkemesine başvurmasında hukuki yararı vardır. Ancak şikayet tarihi olan 31.07.2014 itibariyle taşınmaz, henüz şikayetçi üçüncü kişi lehine tapuya tescil edilmediğinden TMK'nun 705/2. maddesi uyarınca şikayet hakkı bulunmamaktadır. Bir başka deyişle, şikayetçinin mülkiyet hakkı, henüz tapu kütüğüne tescil edilmemiş olduğundan, icra mahkemesine başvurarak tasarruf işlemi niteliğindeki ihalenin feshi davasını açamaz....

              Ancak, bu hallerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır" hükmü yer almaktadır. Somut olayda, şikayetçi üçüncü kişinin, ihaleye konu taşınmaz hakkında açmış olduğu tapu iptali ve tescil davasında, şikayetçi lehine karar verildiği görülmektedir. Dolayısıyla, şikayetçinin, mahcuz taşınmazın kendisine ait olduğunu iddia ederek icra mahkemesine başvurmasında hukuki yararı vardır. Ancak şikayet tarihi olan 23.12.2014 itibariyle taşınmaz, henüz şikayetçi üçüncü kişi lehine tapuya tescil edilmediğinden TMK'nun 705/2. maddesi uyarınca üçüncü kişinin şikayet hakkı bulunmamaktadır. Bir başka deyişle, şikayetçinin mülkiyet hakkı, henüz tapu kütüğüne tescil edilmemiş olduğundan, icra mahkemesine başvurarak tasarruf işlemi niteliğindeki ihalenin feshi davasını açamaz....

                İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; Somut olayda, iddianın ileri sürülüş biçiminden ve dava dilekçesindeki anlatımlardan yolsuz tescil nedenine dayanan tapu iptali ve tescil davasının tarif edilmediği; şayet borçlunun, ödeme aczi içinde olduğunun tespiti yapılmaksızın kefile takip yapıldığından, kıymet takdirlerinin ve arttırma ilanın usulsüz olduğundan ve buna ilişkin tebligatların usulüz olduğundan bahisle; ihalenin yolsuz olduğu ileri sürülmek sureti ile ihale olunan taşınmazların tapusunun iptali ile davacı adına tescilinin talep edildiği, bu talebin icra hukuk mahkemelerinin bakmakla görevli olduğu ihalenin feshi yargılaması sırasında ileri sürülebilecek nedenlere dayandığı, ihalenin feshi ile elde edilemeyen sonucun, ihalenin feshi nedenlerine dayanılarak tapu iptali ve tescil istemek yolu ile elde edilmeye çalışıldığı ve bu durumun kanunu dolanmak sonucuna sebebiyet vereceği, taşınmazın satışının cebri icra yolu ile...

                , müvekkillerinin ihalenin kesinleşmesi ile birlikte mülkiyet hakkını kazandıklarını ve tapuda tescil yaptırdıklarını, artık bu hakkın iptali satış memurluğunun kararı ile değil ancak yargılamayı gerektiren tapu iptal ve tescil davası ile mümkün olacağını, yapılan işlemin hatalı olduğunu, Yargıtay 12....

                UYAP Entegrasyonu