Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil ... ve ... ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Bozkurt/Kastamonu Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 18.05.2010 gün ve 211/94 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı ... vekili ile davacı ... taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacılar ... ve ... 18.06.2008 günlü dava dilekçelerinde; davalı ...’dan haricen satın aldıkları taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında 174 ada 2 sayılı parsel ile davalı ... adına tespit ve tescil edildiğini, tutanağın 14.01.2008 tarihinde kesinleştiğini açıklamışlar ve davalı adına bulunan parselin tapu kaydının iptali ile aralarında yaptıkları satış ve taksime göre ayrı bir şekilde adlarına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı ..., taşınmazın babasından kendisine kaldığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, harici satım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa değerinin davalılardan tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece, iptal ve tescil isteminin reddine, alacak kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hüküm faize ilişkin olarak davalılarca temyiz edilmiş bulunduğundan, temyiz edenin sıfatı ve temiz edilen isteme göre 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 05.05.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      Maddesine göre de "İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz." Dava harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde ödenen satış bedelinin tahsili isteminden ibarettir. Davacı yanca tutunulan harici satış senedi resmi nitelikte olmadığından ve taşınmaz mülkiyetini nakil borcu doğuran sözleşmelerin geçerliliği için resmi şekilde yapılmış olmaları şart olduğundan tapu iptali ve tescil isteğinin reddedilmesinde yasaya aykırılık yoktur. Davaya konu 1339 (yenileme kadastrosu ile 188 ada 119 parsel) parsel sayılı taşınmazın 1/4 payı davalı adına kayıtlı olup davacı tarafından örneği sunulan ve davalı yanın da kabulünde olan 09.09.2008 tarihli harici satış sözleşmesi ile bu taşınmazdaki 1/4 davalı payının davacıya 6.000,00 TL bedel karşılığında satıldığı ve bedelinin alındığı kararlaştırılmıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 09.09.2014 gününde verilen dilekçe ile harici satım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 30.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, yüklenici ve aynı zamanda arsa sahibi olan yapsatçının temlikine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

        Mahkemece ilk hükümle, davanın kabulüne dava konusu 175 ada 215 (236) parsel numaralı taşınmazın tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tapuda kayıt ve tesciline karar verilmesi üzerine, hüküm, davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiş, Dairemizin 29.11.2012 tarihli ve 2012/11492 Esas 2012/11377 Karar sayılı ilamında, yazılı gerekçelerle tapu iptal ve tescil talebinin reddine karar verilmesi gerektiği ancak davacının dilekçesinde, tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde satış bedeli ile taşınmaz üzerinde bulunan evin değerinin tahsiline karar verilmesini istediği, davacı vekilinin 24.03.1971 tarihli harici satış sırasında satım bedeli olarak bir kısım davalılar murisi ...'...

          Davalı tarafından dava konusu yerin haricen satımına ilişkin vakıanın ikrar edilmiş olması az yukarıda açıklanan geçerlilik şartı olan resmi şekil şartını geçerli hale getirmeyeceğinden davacıların harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, resmi şekil şartına uyulmaksızın adi yazılı şekildeki harici satışa değer verilmek suretiyle yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir. Davacı vekili, dava dilekçesinde davasını öncelikle haricen satın alma ve zilyetlik hukuksal nedeni ile tapu iptali ve tescil, yerinde görülmemesi halinde TMK 724. maddesi gereğince tapu iptali ve tescil, bu isteklerinin de yerinde görülmemesi halinde ödenen bedelin iadesi isteminde bulunmuş, Mahkemece, dayanılan hukuki sebeplerden haricen satın alma ve eklemeli zilyetlik hukuki nedenine değer verilerek davanın kabulü cihetine gidilmiş, diğer hukuki nedenler yönünden değerlendirme yapılmamıştır....

            Mahkemece, davacıların davasının toplulaştırma işleminden önceki zilyetlik nedenine dayalı tapu iptal ve tescil talebine yönelik olduğu, idari yargıda toplulaştırma işleminin iptali sağlanmadan bu davanın dinlenemeyeceği belirtilmek suretiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davacı 1963 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında tescil harici bırakılan taşınmaz hakkında imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmış, dava konusu edilen bölüm yargılama sırasında toplulaştırma işlemleri projesi kapsamında 617 parsel numarası ile ve ihdasen Hazine adına tescil edilmiştir. Başka bir anlatımla, dava konusu 617 parsel sayılı taşınmaza ait olan tapu kaydı toplulaştırma işlemi sonucu değil, kadastro sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın idari yoldan tescili suretiyle oluşmuştur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, zilyetlik hakkına dayanılmaksızın harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 14.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 12.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                İlk derece mahkemesi tarafından davanın harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil olarak değerlendirilip yazılı gerekçe ile tapu iptal ve tescil yönünden reddine karar verilmiş ise de, incelenen dosyada davacının 15/08/2005 tarihli satış senedine dayalı olarak iş bu davayı açtığı ve senette açıkça kardeş olan tarafların anneleri Hatice'den intikal eden taşınmazların satışı konusunda anlaştıkları sabittir. Sözleşmenin imzalandığı tarihte davaya konu paylar halen anneleri Hatice adına kayıtlıdır. Dolayısıyla davaya konu sözleşme harici satış sözleşmesi olmayıp miras payının devri sözleşmesidir. Bilindiği üzere; mirasçılar miras yoluyla kendilerine intikal eden hakları ister diğer mirasçılara isterse mirasçı olmayan kişilere bedelli ya da bedelsiz olarak devredebilirler. TMK 677/1. maddesi gereğince, terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde miras payının devri konusunda mirasçılar arasında yapılan sözleşmelerin geçerliliği yazılı şekle bağlıdır....

                Dava, harici satın alma, imar – ihya ve TMK’nin 713/2 fıkrasında yer alan maliki 20 yıl önce ölmüş..” hukuki sebebine dayalı olarak TMK’nin 713/1-2 fıkraları gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 175 ada 11 parsel sayılı taşınmazın ... ile ... arasında paylı mülkiyet üzere kayıtlıyken ...’e ait payının Çarşamba Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/17 Esas ve 2011/411 Karar sayılı mirasçılık belgesi gereğince 15.01.2016 tarihinde intikalen Hazine adına tescil edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece davacının, ... mirasçısından harici satın aldığı tarihten itibaren yaklaşık 30 yıldır taşınmaza zilyet olduğu, bu süre zarfında taşınmazı ihya ettiği, TMK’nin 713. maddesinde öngörülen koşulların gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu