Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil K A R A R Davalılardan ...’a hükmün, tespit edilen mernis adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21. maddesine göre tebliğ edildiği kabul edilerek dosya Dairemize gönderilmiştir. Ancak tebligatta evrakın muhatabın mernis adresinde kapısına yapıştırıldığına ilişkin meşruat yazılmamıştır. Bu şekilde yapılmış bir tebligat usulsüzdür....

    Dava, kadastral parselin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Tapu sicilinin tutulması prensiplerinden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenirliği), bir diğeri ...nin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebinin bulunması, yani kaydın illetten mücerret olmamasıdır. İmar şuyulandırmasının dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve yolsuz tescil durumuna düşeceği açıktır. Böylesi bir durumda da, dayanıksız kalan (illetten mücerret) kaydın iptali ile kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyasına karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır. Öte yandan; tapu iptal ve tescil davaları kural olarak kayıt maliklerine karşı açılır....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL KANUN YOLU : TEMYİZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı ..., ... Mahallesi çalışma alanında bulunan ve 1975 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılıp, 05.02.2015 tarihinde idari yoldan 4.059.931,85 metrekare yüzölçümü ile hali arazi vasfıyla davalı Hazine adına tapuya tescil edilen 536 parsel sayılı taşınmazın bir bölümü hakkında, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, imar-ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuksal sebeplerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 09.11.2012 gün ve 2012/11094-13119 sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Bir hukuk kuralı yürürlüğe girdiği tarihten itibaren meydana gelen olay ve hukuki ilişkilere uygulanır. Bununla beraber, bazı hallerde yeni kanunun daha önce meydana gelmiş olay ve ilişkilere uygulanması ya da eski kanunun, yeni kanun yürürlüğe girdikten sonra etkisini devam ettirmesi mümkün olabilir. İşte bu noktada karşımıza, kanunların zaman bakımından uygulanması sorunu çıkmaktadır. Yeni Kanunun geçmişe yürümeyeceği yolundaki genel ilkenin önemli bir istisnasını kamu düzeni ve ahlaka aykırılık oluşturur....

          eksiltilerek yeni bir numara verildiğini yeni öğrendiğini, belirtilen nedenlerle mülkiyet hakkının ihmal edilerek davalı adına haksız ve hukuka aykırı olarak tescil edilmiş olan Hayrabolu, Karabürçek mahallesi tapusunda kain 152 ada12 ve 13 sayılı taşınmazların tapularının iptali ile tashihen adına tescili için iş bu davayı açtığını, davalı tarafın önceki numarası 74 olan parselini davacı evde olmadığı zamanlarda Muhtarlık vasıtasıyla kepçelerle taşınmazı oyarak önce fiilen, daha sonra tapu kayıtlarını eksiltmek suretiyle dava konusu taşınmazları oluşturduğunu, bu sebeplerden yola çıkarak kendisine ait olan ve önceki parsel no 74 olan taşınmazdan alınarak davalı adına haksız ve hukuka aykırı olarak tescil edilmiş olan Hayrabolu, Karabürçek mahallesi tapusunda kain 152 ada 12 ve 13 parsel sayılı taşınmazların kendisine ait olan kısımlarının tapu kayıtlarının iptali ile tashihen adına tescil edilmesine karar verilmesini, giderlerin davalıdan tahsilini dava ve talep etmiştir....

          Hal böyle olunca; Mahkemece, hükme esas alınan fen bilirkişi raporu ekindeki kroki de eklenmek suretiyle ilgili Tapu ve Kadastro Müdürlüğüne müzekkere yazılarak tescil davasına konu taşınmaz hakkında kadastro tutanağı düzenlenip düzenlenmediği, tapuda kayıtlı 13234 ada 52 parsele isabet edip etmediği belirlenmeli, ayrıca adı geçen birimlerden taşınmazın ilk oluşumundan itibaren tüm tapu kayıtlarının ve tapu kütük sayfasının, tapu kadastro sonucu oluşmuş ise kadastro tespit tutanağının onaylı sureti getirtilerek tapunun ilk oluşum tarihi tespit edilmeli, çekişmeli taşınmaz hakkında dava tarihinden sonra kadastro tutanağı düzenlendiği anlaşılırsa 3402 sayılı Kadastro Kanunu’un 26 ve 27.maddeleri gözetilerek davaya bakma görevinin kadastro mahkemelerine ait olacağı düşünülmeli, taşınmazın dava tarihinden önce veya sonra Hazine adına idari yoldan tapuya kaydedildiği saptandığı takdirde “çoğun içinde az da vardır” ilkesi gereğince davacının tescil talebinin “tapu iptali ve tescil” talebini de...

            Yalova 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/261 Esas 2010/322 Karar sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı adına kayıtlı olan Yalova ili, Çınarcık ilçesi, Güllük mevkii, 2031 ve 2034 parsel sayılı taşınmazların tamamının orman vasıflı arazi içerisinde kaldığı ve tapu kaydının iptali ile tescil harici bırakılmasına karar verildiği ve hükmün 19.04.2011 tarihinde kesinleştiği görülmüştür. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır....

            Yönetimi, davalının kadastro mahkemesinde açtığı orman kadastrosuna itiraz davasına karşı verdiği 18/03/2014 havale tarihli cevap ve karşı dava dilekçesi ile; davalı adına kayıtlı olan .....719 (yeni 128 ada 87) parsel sayılı 3997 m² (yeni 4555,04 m²) yüzölçümündeki taşınmazın kısmen kesinleşen orman sınırı içinde kaldığını ve eylemli orman niteliğinde olduğunu belirterek, tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tesciline, tapu kaydındaki şerhlerin silinmesine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece, karşı davanın 2013/207 sayılı dosyadan tefrikine, gerçek kişinin açtığı orman kadastrosuna itiraz davasının reddine karar verildikten sonra kaydedildiği 2014/39 sayılı dosyada Orman Yönetiminin açtığı tapu iptali tescil davasının görev yönünden reddine, asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, asliye hukuk mahkemesince temyize konu davanın kısmen kabulüne, bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile işaretli 2614,41 m², (C) harfi ile işaretli 120,09 m² taşınmaza...

              Mahkemece bozma ilâmına uyulduktan sonra; davanın kabulüyle Örencik mahallesi 1289 parsel sayılı taşınmazın 25/02/2015 tarihli bilirkişi kurulu rapor ve krokisinde (B) harfiyle işaretli 23.288.44 m²’lik bölümün iptaliyle orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine ile davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava, devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yer iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 10/05/1985 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması bulunmaktadır. Genel arazi kadastrosu ise 1965 yılında yapılmıştır. Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterliği değildir....

                TAPU KAYDININ İPTALİ VE TESCİL 2510 S....

                  UYAP Entegrasyonu