Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar dava dilekçeleriyle, murisleri ... tarafından açılan tescil davası sonucu adına tesciline karar verilen ve 60-70 yıldır zilyetliklerinde bulunan 17790 m² tarlanın, Güneyli mahallesinde yapılan kadastro çalışmaları sırasında 893 ada 1 nolu orman parseli olarak tesbit gördüğünü iddia ederek, bu alanın tapusunun iptali ile adlarına tapuya tescilini istemişlerdir. Mahkemece; davanın kabulüne ve fen bilirkişi krokisinde (A) ile gösterilen 15765,99 m²'lik bölümün tapusunun iptali ile davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir....

    Mahkemece, davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptal edilerek nitelik belirtilmeden Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... davalı ... ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulamasına dayalı tapu iptali ve tescil niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 14.02.1979 tarihinde ilanı yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 1744 Sayılı Yasının 2. Madde uygulaması, daha sonra 31.03.1992 tarihinde ilan edilerek kesinleşen aplikasyon ve 3302 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması vardır....

      Köyü 500 parsel sayılı 17000 m2 yüzölçümündeki taşınmazın kısmen kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığından bu bölümün tapusunun iptali ve orman niteliğiyle Hazine adına tescili iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu parselin ... bilirkişi krokisinde (B) ile gösterilen 6956.35 m2 bölümün ifrazı ile orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından 14/03/2009 tarihinde yürürlüğe giren 5841 Sayılı Yasa ile 3402 Sayılı Yasanın 12/3. Maddesine eklenen hüküm gereğince kararın bozulması istemiyle temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1995 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması vardır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil ... ile Hazine aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair ...Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 22.06.2010 gün ve 44/59 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı Hazine temsilcisi tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, kadastro çalışmalarında dava konusu 150 ada 2 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına tespit ve tescil edildiğini; ne var ki, bu yeri vekil edeninin önceki zilyedinden haricen düzenlenen senetle satın aldığını, eklemeli zilyetliği 20 yılı aşkın süreden beri müvekkilinde ve satıcılarında bulunduğunu açıklayarak, davalı idare adına olan tapu kaydının iptali ve vekil edeni adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Hal böyle olunca , mahkemece öncelikle çekişmeli taşınmazlara ilişkin olarak yörede uygulama kadastrosu ya da Ek-1.madde gereği sayısallaştırma kadastrosu yapılıp yapılmadığı Tapu Müdürlüğü'nden sorulmalı ve yapılmış ise uygulama kadastro tutanak örnekleri veya sayısallaştırma raporları dosya içine getirtilmeli, eğer taşınmazlar yönüyle uygulama kadastrosu yapılmış ise bu takdirde davacı vekilinden taleplerinin uygulama kadastrosuna itiraza mı yönelik olduğu yoksa taşınmazlar yönüyle 1971 yılında yapılan tesis kadastrosuna, bir başka deyişle kadastrodan önceki hukuki nedene mi ilişkin olduğu yönüyle açıklama istenilmeli; gerektiğinden davanın niteliğinin belirlenmesi için mahallinde keşif yapılmalı ; davanın uygulama kadastrosu veya sayısallaştırma kadastrosundan kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu anlaşıldığı takdirde davanın niteliği ve HMK'nın 124....

          Dava, 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulamasına dayalı tapu iptali ve tescil niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1940 yılında 3116 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, 1973 yılında genel arazi kadastrosu, 1978-1981 yılları arasında yapılıp kesinleşen 1744 Sayılı Yasanın 2. madde uygulaması vardır. Davaya konu taşınmazın, 1940 yılında 3116 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman sınırı içindeki taşınmazın, 1744 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan 2. madde uygulamasıyla tapu sahibi adına orman rejimi dışına çıkarılabilmesi için, dayanılan tapu kaydının 4785 Sayılı Yasanın yürürlüğünden ve orman kadastrosundan önce oluşmuş ve hukuken geçerli bir tapu olması gerektiğine ,oysa çekişmeli 172 parsel sayılı taşınmazın 1972 yılında yapılan arazi kadastrosunda 121 ve 122 numaralı vergi kayıtları uygulanarak kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... ......

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı Necmettin .... Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümü hakkında tapu kaydı, hibe ve tesis kadastrosundan önceki kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, davacı Necmettin Altın adına kayıtlı 103 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile fen bilirkişi raporu doğrultusunda 6400 m2 olarak aynı ada ve parsel olarak davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL (KULLANIM KADASTROSUNDAN KAYNAKLANAN) Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastro çalışmaları 20.01.1998 tarihinde kesinleşen ve... Köyü çalışma alanında bulunan 101 ada 273 parsel sayılı taşınmaz, ham toprak, tarla ve zeytinlik vasfıyla Hazine adına kayıtlı olan 101 ada 205, 228 ve 232 parsel sayılı taşınmazların tevhidi ile oluşup, 31.12.2001 tarihinde tapuya tescil edilmiştir. Daha sonra bu parselden ifrazen oluşan 101 ada 281 parsel sayılı ve 27.750 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ham toprak, tarla ve zeytinlik vasfıyla 10.05.2002 tarihinde ... adına tahsis edilerek tapuya tescil edilmiştir. 21.03.2006 tarihinde kesinleşen ......

                Yönetimi, çekişmeli taşınmazın kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları içerisinde kaldığı iddiasıyla tapu iptali - tescil davası açmıştır. Bu durumda mahkeme; H.M.K.'nun 26. maddesi gereğince iddia ve savunma çerçevesinde bir karar vermekle yükümlüdür. Boyabat Merkez beldesi, mülki sınırları içerisinde bulunan ormanların 6831 sayılı Kanuna göre orman kadastrosu ve aynı Kanunun 2/B maddesi uygulama çalımaları yapmak üzere 16 nolu komisyon görevlendirilmiş, 04/02/2005 tarihinde bitişik belde ve köylerde ilân edilerek 08/03/2005 tarihinde işe başlamış, 10/11/2006 tarihinde sonuçlandırma tutanağı ile çalışmalar bitirilip 31/05/2007 tarihinde Boyabat ilçe merkezinde ilân edilerek 31/11/2007 tarihinde kesinleştirilmiştir. Çekişmeli 263 sayılı parsel ... köyü mülki sınırları içinde olup, işe başlama ilânı 6831 sayılı Orman Kanun'unun 8. maddesi gereğince 04/02/2005 tarihinde ......

                  Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 6831 Sayılı Yasaya göre yapılan orman kadastrosu 28.02.2008 ‘de ilan edilerek 28.08.2008 tarihinde kesinleşmiştir. Arazi kadastrosu çalışmaları ise 1958 yılında yapılmış ve dava konusu parsel itirazsız kesinleşerek tapuya tescil edilmiştir. Dosyaya getirtilen nüfus kayıt örneğinden dava konusu taşınmazın tapu kaydı maliki ... oğlu ...’in sağ olduğu anlaşılmaktadır. Taraf koşulu ile hak düşürücü sürenin karşılaşmaları halinde önceliği taraf koşulu alır. Bu koşulun oluşturulmamış olması başlı başına bozma nedenidir....

                    UYAP Entegrasyonu