Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ünye Kadastro Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda çekişmeli taşınmazın orman niteliğinde olduğu iddiası ile açılan davanın mülkiyete ilişkin olduğu ve mülkiyet ihtilafına kadastro mahkemesinde bakılamayacağı gerekçesi ile davacı tarafından davalılar aleyhine açılan tapu iptali ve tescil davasının, HUMK. 8/1 maddesi gereğince Ünye Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olması ve mahkemenin görevsizliği nedeniyle reddine, dosyanın görevli ve yetkili sulh hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, Ünye Sulh Hukuk Mahkemesi de, yenileme çalışmasına itiraz yönünden dosyayı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin davadan tefrik ettikten sonra 28/12/2012 tarih ve 2012/1194-2012/1234 E.K. sayılı kararıyla, 2859 sayılı Kanun uyarınca yapılan yenileme kadastrosuna itiraz davasına bakma görevinin kadastro mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı vermiş ve davacı ... Yönetiminin temyizi üzerine bu karar Yargıtay .......

    Dava uygulama kadastrosuna itiraz istemine ilişkindir. 3402 sayılı yasanın 22/a maddesine göre yapılan uygulama kadastrosuna itiraz istemine ilişkin açılan davalarda değerlendirme yapılırken uygulama kadastrosunun amacının mülkiyet ihtilaflarını çözmek olmadığı ve mülkiyet uyuşmazlıklarının uygulama kadastrosuna ilişkin davalarda tartışma konusu yapılamayacağı göz önünde bulundurulmalı; tesis paftasında herhangi bir hata varsa sebebi tespit edilerek bu hatanın giderilmesi halinde ortaya çıkan sınır fiili kullanım sınırına uygun ve uygulama kadastrosunda da bu sınır esas alınmış ise yapılan uygulama kadastrosuna değer verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, ancak tesis paftası mevcut teknik belgelere göre yeniden uyarlanarak olması gereken sınırlar belirlendiğinde fiili kullanım sınırı buna uygun değilse uygulama kadastrosu ile mülkiyet ihtilafları canlandırılamayacağından fiili kullanım sınırlarına itibar edilemeyeceği göz önünde bulundurulmalı, bundan sonra toplanan ve toplanacak deliller...

    davacı adına tapu kaydının iptali ve tescil istemi ile açılan eldeki davada görevli mahkeme Kadastro Mahkemesi olmayıp Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu" gerekçesiyle Kavak Asliye Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verilmiştir....

    DELİLLER: Dava dilekçesi,davalı savunması, kadastro tutanak asıl ve örnekleri, tapu kayıt örnekleri, yapılan keşif ve sonrası alınan bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı GEREKÇE: HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, tapu iptali ve tescil ile orman kadastrosuna itiraz istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 2011 yılında başlanarak sonuçları 04/04/2012 tarihinde askı ilanı yapılarak 05.10.2012 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması bulunmaktadır. Mahkemece; davacı Orman Yönetimi tarafından açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin dava ile davalılar tarafından orman kadastrosuna itiraz davalarının birleştirilerek, asıl dava yönünden davanın kısmen kabulüne, birleştirilen dava yönünden davanın kabulüne karar verilmiş ise de, birleştirilen Samsun 4....

    Hukuk Dairesinin 22/03/2010 tarih ve 2010/ 630- 3598 sayılı kararı ile bozulmuştur. Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “ davanın; orman kadastrosuna itiraza ilişkin olduğu, mülkiyet aktarımını gerektirir tapu iptali ve tescile ilişkin olmadığından 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının bulunmadığı açıklandıktan sonra, mahkemece işin esasına girilerek, yöntemine uygun biçimde orman araştırması yapılıp taşınmazın orman sayılan yerlerden olup olmadığının belirlenmesi ve orman kadastrosuna itiraz davalarına bakan kadastro mahkemelerinin orman sınırı içinde kalan taşınmazların tapu kaydını iptal etme yetkisinin bulunmadığının düşünülmesi..." gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın orman sınırları içine alınmasına karar verilmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. HMK’nın 355.maddesi uyarınca inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmış, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re'sen gözetilmiş ayrıca; HMK'nın 357. maddesindeki "İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz" kuralı nazara alınmıştır....

      Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra, çekişmeli 152 ada 95, 98, 99, 107 ve 108 parsel sayılı taşınmazların tamamın 152 ada 101 parselin ise bir bölümünün orman sayılan, 152 da 102 ve 104 parsellerin tamamen, 152 ada 101 parselin ise kısmen orman sayılmayan yerlerden olduğunun belirlendiği, ancak dayanak tapu kaydının değişir sınırlı olduğu, 13.785m2 miktarlı tapu kaydının miktarından fazlasıyla dava dışı 152 ada 51 parsel sayılı taşınmaza uygulandığı ve bu taşınmazın ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1999/210-2002/295 sayılı kararı ile davacılar adlarına tescil edildiği, kayıt miktar fazlasının sınırda bulunan ormandan açılarak kazanıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu vardır. Dava, tapu dayalı olarak 10 yıl içinde açılan orman kadastrosuna itiraz, tapu iptali ve tescil niteliğindedir....

        Dava, tapu kaydına dayalı olarak 10 yıllık süre içerisinde açılan orman kadastrosuna itiraz ve tapu iptali tescil davası olduğuna göre dayanılan tapu kaydının çekişmeli taşınmaz bölümünü kapsayıp kapsamadığının yöntemince saptanması gerekir. Şöyle ki; 6831 sayılı Yasanın 3373 sayılı Yasa ile değişik 11/1. maddesi gereğince tapu kaydına dayalı olarak 10 yıl içersinde orman kadastrosuna itiraz veya tapu iptali tescil davası açma olanağı vardır....

          Somut olayda, davacının, 206 ada 16 parsel sayılı taşınmazın (eski 1701 parsel) yol ve inşaat sahası içerisinde kalan ekli planlarda boyanarak gösterilen kısımlarının 22/2-a madde çalışmalarında özel mülk olarak tahdit ve tespit edildiği iddiasıyla, yapılan sınırlandırmanın iptali ile yola terkinine karar verilmesi istemiyle dava açtığı anlaşılmaktadır. Uygulama kadastrosunun amacı, tapulama, kadastro veya değişiklik işlemlerine ilişkin; sınırlandırma, ölçü, çizim ve hesaplamalardan kaynaklanan hataları gidermek üzere uygulama niteliğini kaybeden, teknik nedenlerle yetersiz kalan, eksikliği görülen veya zemindeki sınırları gerçeğe uygun göstermediği tespit edilen kadastro haritalarının tekrar düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzenlemelerin sağlanmasıdır. Uygulama kadastrosuna ilişkin davalarda, uygulama kadastrosunun, yöntemine uygun olarak yapılıp yapılmadığının denetlenmesine ilişkin itirazlar gündeme getirilebilir....

            Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise; "...dava konusu yerde 3402 sayılı Kanunun 22/A maddesi uyarınca uygulama çalışması yapıldığından, dava da uygulama kadastrosunun askı süresi içinde açıldığından davaya bakma görevinin kadastro mahkemesine ait bulunduğu..." gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacı OrmanYönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosu işlemine itiraz süresi içinde açılan ... savına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

              UYAP Entegrasyonu