Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil ... ile ... ve ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının açılmamış sayılmasına dair ... Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 26.02.2010 gün ve 650/195 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalılardan ... vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, dava dilekçesinde 30.3.1981 tarihli harici satış senedine dayalı olarak dava konusu 981 parselin tapu kaydının iptali ile vekil edeni adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı ... vekili ile ... davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır....

    VE DİĞERLERİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL KANUN YOLU : TEMYİZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen gün ve saatte temyiz eden ... vekili Avukat ... geldi. Aleyhine temyiz istenilen taraftan gelen olmadı. Gelenin yüzüne karşı duruşmaya başlandı. Sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro tespiti sırasında... Köyü çalışma alanında bulunan 163 parsel sayılı 5.720,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz davalıların miras bırakanı ... adına tespit edilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ...Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 01.06.2010 gün ve 53/593 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davalılardan ... vekilleri duruşmasız olarak incelenmesi ise diğer davalılar ... ve müşterekleri vekili taraflarından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 30.11.2010 Salı günü tayin edileek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalı ... bizzat ve vekilleri Avukat ... ile Avukat ... ve karşı taraftan davacı ... bizzat ve vekili Avukat ... geldiler. Başka kimse gelmedi....

        Dava dilekçesi içeriğine göre, davacı, tespitten sonra başlayan zilyetliğe dayalı olarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmış olup, kadastro tespitinin kesinleşmesi ile birlikte tapuya tescil edilen taşınmazların kural olarak zilyetlikle kazanılması mümkün bulunmadığı gibi, mera olarak sınırlandırılan ve özel siciline kaydolan taşınmazların da aynı şekilde zilyetlikle kazanılamayacağı, bu nitelikteki taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetliğe değer verilemeyeceği; bir an için davanın tespitten önceki nedenlere dayalı olarak açıldığı düşünülse dahi, taşınmaz hakkındaki kadastro tespitinin kesinleştiği 1958 yılından eldeki davanın açıldığı 2015 yılına kadar 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen ve dava şartı olan 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle açılan davanın dinlenme olanağının da bulunmadığı anlaşıldığından, Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, bu hususlar gözetilmeksizin davanın esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava tespitten sonraki satın almaya dayalı tapu sicilindeki kullanım şerhinin düzeltilmesine yönelik olduğuna göre Asliye Hukuk Mahkemesince verilen hükmün temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın Yargıtay Yüksek 14. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 22.11.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, mirasbırakanları ...'ın 336 parsel sayılı taşınmazını satış göstermek suretiyle oğlu olan davalı ...'ye devrettiğini, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tescile, aksi durumda ise tüm mirasçılar adına tecile karar verilmesini istemişlerdir Davalı, dava konusu taşınmazın kadastro çalışmaları neticesinde adına tescil edildiğini, önceki tarihlerde mirasbırakan babasına, eşine ait bilezikleri borç olarak verdiğini ancak babasının borcuna karşılık ödeme yapamadığını, bu sebeple de mirasbırakanın kadastro çalışmaları sırasında taşınmazı kendi adına tescil ettirdiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur. Sulh Hukuk Mahkemesince, hak düşürücü süre yönünden davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece; "......

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; "Davacı ...’ın kadastro tespitinden sonra düzenlenen 19.04.2002 tarihli satış senedine dayanarak dava açtığı, tespitten sonraki hukuki nedene dayanan uyuşmazlıkların Kadastro Mahkemesinin görevi dışında olduğu belirtilerek; davacının iddiası yönünden görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, esasa girilerek davanın reddine karar verilmesinin isabetsizliğine" değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davacının temyiz incelemesine konu davasının görevsizlik nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                Mahkemece yapılan yargılama sonunda tapu iptali ve adına tescili davasının reddine, tazminat talebi yönünden davanın kabulüne, 53.113,30 TL bina değeri ile 4.000,00 TL ağaç değeri olmak üzere 57.613,30 TL nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili ile davalı ... mirasçıları, davalı ..., ... mirasçıları ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davacının tespitten önceki satın almaya dayalı olarak dava açmış olmasına ve çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinin kesinleştiği 1988 tarihi ile eldeki davanın açıldığı 12.05.2012 tarihi arasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş bulunmasına göre, davacı vekilinin tapu iptali ve tescil istemine yönelik temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan ve kararın 1. bendinde geçen “tapu iptali ve...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Davacı, TMK'nun 724. maddesi gereğince ... iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur. Mahkemece temliken tescil koşullarının gerçekleşmediği ancak davacının dayandığı kadastrodan önce düzenlenen hibe senedine göre taşınmazın 1/2 oranında adına tescili gerektiğinden söz edilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı ... iptali ve tescil isteğine ilişkin olup hüküm sadece davalı tarafından hibe senedine dayalı tescilin yerinde olmadığı gerekçeleriyle temyiz edilmiştir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 21.01.2013 tarihli ve 2013/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 16....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 03.03.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.05.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava satış sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat istemine ilişkindir. Davacı adi yazılı satış sözleşmesi ile dava konusu eczane ve altındaki deponun satışının vaat edilmesine rağmen tapuda yalnız dükkanın devrinin yapıldığını belirterek dava konusu ikinci bodrum kat, 13 numaralı deponun tapu kaydının iptaliyle davacı adına tescil olmazsa tazminat isteminde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddini savunmuştur....

                      UYAP Entegrasyonu