Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında, ... Köyü 102 ada 1 parsel sayılı 392 hektar 8879,23 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, orman niteliği ile Hazine adına tesbit ve tescil edilmiştir. Davacı, taşınmazların ... yıllardır zilyetliğinde olduğunu, zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının lehine oluştuğu, taşınmazın çevresinin ziraat arazileri ile çevrili olduğunu belirterek tapu kaydının iptali ile adına tescili iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescile ilişkindir....

    Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu parselin tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescile ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır. Mahkemece, dava konusu taşınmazla ilgili davalı hakkında, ... Sulh Ceza Mahkemesinin 1972/190 esas sayılı dava dosyası ile işgal ve faydalanma suçundan dava açıldığı, yapılan yargılama sonucu, mahkûmiyet aldığı ve bu nedenle taşınmazın orman niteliğinde olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmişse de, anılan mahkûmiyet kararına tüm aramalara rağmen ulaşılamamıştır. O halde, ortada olmayan bu karar delil olarak kabul edilemez ve buna dayanılarak tapu kaydının iptaline karar verilmesi doğru değildir....

      renkle işaretli 2461,82 m²’lik bölümün tarla niteliğiyle davacı adına, ... renkle işaretli bölüm çıktıktan sonra geriye kalan 492500,80 m²’lik bölümün orman niteliğiyle Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir Dava, tapu iptali ve tescil niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılmıştır. Davacı tarafından, Orman Yönetimi aleyhine 104 ada 1 sayılı orman parseli için tapu kaydının iptali ve tescil davası açılmış, mahkemece davanın esasına girilerek kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dava tarihi itibariyle çekişmeli taşınmaz orman niteliğiyle Hazine adına tapuda kayıtlıdır. Ormanlarda intifa hakkı Orman Yönetimine, ... mülkiyet ise Hazineye ait olup, tapu iptali ve tescil davalarında davalı sıfatı tapu kayıt malikindedir. Davalı parsel tapuda Hazine adına kayıtlı olduğu halde Hazineye husumet yöneltilmemiştir....

        Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve dava konusu 1049 sayılı parselin, fen bilirkişinin 13/07/2012 tarihli rapor ve krokide (A) ile gösterilen 6829,75 m2'lik alanın tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla aynı parsel numarası olarak Hazine adına, (B) ile gösterilen 17470,25 m2'lik alanın tapu kaydının iptali ile aynı Köy son parsel numarası olarak davalı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi ve Hazine tarafından (B) bölüme yönelik, davalı gerçek kişi tarafından ise (A) bölüme yönelik olarak temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 16/03/2006 tarihinde ilânı yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulması bulunmaktadır....

          Çekişmeli taşınmazın bulunduğıu yerde orman kadastrosu, 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır.  Bozma kararına uyulmakla birlikte bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir ve mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir....

            Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1981 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 1988 yılında 3402 Sayılı Yasanın 4. madde hükmüne göre yapılıp dava tarihinden önce kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır....

              İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından 1949 yılında kesinleşmiş orman kadastro harita ve tutanaklarına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırma sonucu çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman kadastro harita ve tutanaklarının içinde kaldığının belirlendiği, ancak; yörede daha sonra yapılan arazi kadastrosunda orman kadastro haritasına uyulmayarak aslı orman olan çekişmeli parselin yanlışlıkla özel mülk olarak Hazine adına tespit ve tescil edildiği, davacıya bir hak sağlamayacağı, kesinleşen orman sınırı içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptalini ve orman olarak tescili için Orman Yönetimi tarafından her zaman dava açabileceğine ve davacının dayandığı tapu kaydının o yere ait olduğu kabul edilemeyeceği gibi, 1949 yılında kesinleşen orman kadastro sınırı içinde kalan tapu kaydının hukuki değerini yitirdiği gözönünde bulundurularak davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde...

                Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 13.10.1998 ve 13.04.1999 tarihleri arasında ilânı yapılarak kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. 1) Davalının, tapu iptali ve tescil davasına yönelik temyiz itirazları bakımından; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada, çekişmeli taşınmazın kısmen orman tahdit hattı içinde kaldığı belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığından, tapu iptali ve tescil davası yönünden hükmün ONANMASINA, 2) Davalının, elatmanın önlenmesi davasına yönelik temyiz itirazları bakımından; dava konusu taşınmazın, davalı tarafından dava tarihine kadar tapu kaydına dayanılarak tasarruf edildiğinden ve bu tarihe kadar davalı tarafından çekişmeli taşınmaza haksız elatma söz konusu olmadığından, Orman Yönetiminin elatmanın önlenmesine ilişkin talebinin reddine karar verilmesi gerekirken...

                  Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 3116 sayılı Yasaya göre 1952 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile 3302 sayılı Yasaya göre 1988 yılında yapılıp 31.01.1991 tarihinde askı ilanı yapılarak 31.07.1991 tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulama çalışmaları bulunmaktadır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve dava konusu taşınmazın 6831 Sayılı Yasanın 2/B maddesi gereğince orman sınırı dışarısına tarla niteliği ile çıkartıldığı, ancak eylemli orman olduğundan 4999 sayılı Yasa ile değiştirilen 6831 sayılı Yasanın 11/5. maddesi gereğince ve talep üzerine Milli Emlak Genel Müdürlüğü tarafından Orman Genel Müdürlüğü'ne tahsis edildiği ve niteliğinin de idari yoldan orman olarak düzeltildiği, orman olarak tescil edilen taşınmazın özel mülkiyete konu olamayacağı anlaşıldığına göre, yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

                    Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın çalılık olan niteliğinin meyve bahçesi olarak düzeltilmesine, taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesindeki Hazine'nin kullanımında olduğuna ilişkin şerhin iptali ile beyanlar hanesine davacılar ... ve arkadaşlarının kullanımında bulunduğu şerhinin yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 3402 sayılı Yasa'nın Ek-4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraz niteliğinde bulunduğundan husumetin taşınmazın tespit maliki olan Hazineye ve beyanlar hanesinde ismi yazılı gerçek veya tüzel kişilere yöneltilmesi zorunludur. Somut olayda çekişmeli 103 ada 155 parselin kullanım kadastro tutanağının beyanlar hanesinde; taşınmazın eylemli ormana dönüştüğü belirtilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu