WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı ... vekili ise temyizinde, çekişmeli taşınmazın öncesinin orman olması nedeniyle tapu kaydının yolsuz tescil niteliğinde olduğunu, Hazinenin somut olayda bir kusuru bulunmadığını ve taşınmazın değerinin fazla hesaplandığını ileri sürerek re'sen de saptanacak nedenlerle kararın bozulmasını istemiştir. 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesinde "Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur. Devlet zararın doğmasında kusuru bulunan görevlilere rücû eder." hükmü yer almakta olup, bu düzenlemeye göre devletin sorumluluğu resmî sicile güvenden doğan kusursuz sorumluluktur. Sicile güvenden doğan kusursuz sorumluluk, tapu siciline bağlı çıkarların ve aynî hakların yanlış tescili sonucu değişmesi ya da yitirilmesi ile bu haklardan yoksun kalınması temeline dayanır. Çünkü, sicillerin doğru tutulmasını üstlenen ve taahhüt eden Devlet, gerçeğe aykırı ve dayanaksız kayıtlardan doğan zararları da ödemekle yükümlüdür....

    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce kesinleşen orman tahdidi var ise mahkemece, yapılacak inceleme ve keşifte kesinleşmiş tahdit haritası ve tapulama paftası ölçekleri denkleştirilerek sağlıklı bir biçimde zemine uygulanıp, değişik açı ve uzaklıklarda olan en az 4 ya da 5 orman tahdit sınır (OTS) noktasını gösterecek biçimde çekişmeli taşınmazın tahdit hattına göre konumu duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptanmalı; bilirkişilere tahdit hattı ile irtibatlı müşterek kroki düzenlettirilmelidir. 3402 Sayılı Kadastro Yasasının 17. maddesi gereğince orman sayılmayan, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen ve il, ilçe ve kasabaların imar planları kapsamında kalmayan araziden masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilip tarıma elverişli hale getirilen (ev ve benzeri tesisler yapmak, dışarıdan ... getirilerek tarıma elverişli hale getirmek imar ihya olarak kabul edilemez) ve imar ihyanın tamamlandığı tarihten tescil davasının açıldığı...

      iptaline karar verildiği, hükmün ... ve Hazine tarafından temyiz edildiği; temyize konu tapu iptali ve tescil davasının da çekişmeli taşınmazın orman kadastro çalışmalarında 2/B madde uygulamasına konu olduğu iddiasıyla açıldığı, 2/B madde uygulaması......

        Mahkemece, eylemli orman olan yerlerde tapu kaydı oluşturulmasının hukuken değer taşımayacağı, bu tür yerlerin alınıp satılamayacağı, davalı adına yapılan tescilin yolsuz olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, dava konusu taşınmazın bilirkişiler tarafından düzenlenen krokili raporda A, B, C ile işaretlenen toplam 2.444 m2 yüzölçümlü bölümünün tapusunun iptali ile orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline fazla talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine, katılan Orman Yönetimi ve davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava, öncesi ve halen de eylemli orman olan, ancak yasaya aykırı işlemle orman rejimi dışına çıkartılan taşınmazın tapu kaydının iptali ve orman olarak tescil istemine ilişkindir....

          Dava, kesinleşen orman kadastrosuna dayalı tapu iptali ve tescil isteminden kaynaklanmaktadır. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 1966 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 07/01/1992 tarihinde ilan edilerek dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman kadastro haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın temyize konu bu bölümünün orman kadastrosu dışında kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 16/09/2010 gününde oybirliği ile karar verildi....

            Dava, kesinleşen orman kadastrosuna dayalı tapu iptali ve tescil isteminden kaynaklanmaktadır. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 1966 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 07/01/1992 tarihinde ilan edilerek dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın kısmen orman kadastrosu dışında kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve ... biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda ... onama harcının temyiz edene yükletilmesine 22.06.2010 gününde oybirliği ile karar verildi....

              Mahkemece davanın kabulü ve (A) ile gösterilen 15177.12 m2'lik bölümün tapusunun iptali ve orman niteliği ile Hazine adına tesciline ve bu bölüme yönelik olarak davalıların elatmasının önlenmesine, (B) ile gösterilen 10009.49 m2 ve (C) ile gösterilen 17836.30 m2'lik bölümlere yönelik olarak açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1942 yılında 3116 Sayılı Yasaya göre yapılıp kesinleşen orman tahdidi ile daha sonra 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesine göre yapılıp kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır....

                Hukuk Dairesinin 26.03.2007 gün ve 2007/2302 - 3859 bozma kararında özetle: "Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede ilk orman tahdinin 3116 sayılı Yasaya göre 1938 yılında yapıldığı anlaşıldığından, daha sonraki yasalara göre yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulamaları ile yetinilmeyeceğinden taşınmazın orman kadastro sınırları içerisinde kalan bölümünün doğru biçimde saptanması ve taşınmazın öncesinin niteliğinin belirlenmesi açısından ilk orman kadastro haritası ile aplikasyon ve 2/B uygulama haritalarının yöntemince mahalline uygulanması, tahdit hattı ile irtibatlı kroki çizilmesi ve taşınmazın öncesinin eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafı ve amenejman planında çekişmeli taşınmazla birlikte çevre arazilere uygulanarak taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenerek oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi" gereğine değinilmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, .... adına kayıtlı Mart 1980 tarih 10 nolu, 2064,00 m² yüzölçümlü tapu kaydının kesinleşen orman sınırları içinde kaldığını, aynı nedenle asliye hukuk mahkemesinde açtıkları 1986/18 sayılı tapu iptali ve tescil ile elatmanın önlenmesi istemli davanın da kabul edildiğini, ancak, tapunun bir bölümünde kat irtifakı tesis edildiğinden tapunun iptali ve orman olarak tescili konusunda tapu müdürlüğünce idari yoldan işlem yapılmadığını bildirerek kat irtifakı tesis edilen tapu kayıtlarının iptaline ve elatmanın önlenmesine istemleriyle Karabük 2....

                    Orman sınırları dışına çıkartılan bu yerler devlete ait ise Hazine adına, hükmi şahsiyeti haiz amme müesseselerine ait ise bu müesseseler adına, hususi orman ise sahipleri adına orman sınırları dışına çıkartılır.” Çekişmeli taşınmazın özel orman niteliğinde olmadığı sabit olduğundan bu madde hükmü gereğince Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığının kabulü gerekmektedir. Tüm bu olgular doğrultusunda davacı Hazinenin davasının kabulü ile taşınmazın tapusunun iptali ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra davanın kabulüne ve dava konusu ... 192 parselin tapu kaydının iptali ile Hazine adına tapuya tesciline ve davalıların taşınmaza elatmasının önlenmesine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali, tescil ve elatmanın önlenmesi niteliğindedir....

                      UYAP Entegrasyonu