Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tapu İptal - Tescil Davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm kadastro tespitinden önceki hukuki sebeplere dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Inceleme görevi Yargıtay 8.Hukuk Dairesine aittir. Ancak Yargıtay 8. Hukuk Dairesi tarafından 27.03.2009 tarihinde gönderme kararı verildiğinden, görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Başkanlar Kuruluna gönderilmesi gerekmiştir. S O N U Ç : Dosyanın Yargıtay Başkanlar Kuruluna gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 03.06.2010 (Prş.)...

    Davacıların kadastro tespitinden önce başlayan ve halen devam eden zilyetliğe dayalı olarak dava açtıkları anlaşılmaktadır. Çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinin kesinleştiği 1970 yılı ile dava tarihi olan 24.11.2010 günü arasında ..... sayılı Kadastro Kanun'un 12/3. maddesinde yazılı 10 yıllık hak düşürücü süre geçmiş bulunduğuna göre kadastro tespitinden önceki sebeplere dayalı talepler hakkındaki temyiz itirazlarının reddi gerekir. Ne var ki; davacılar aynı zamanda tapu kayıt maliklerinden olan ölü ........ (..... oğlu) ve ölü Nesime (.... karısı)'nın payları yönüyle dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan ve tapu kaydının oluşmasından sonra kazanmayı sağlayan zilyetlik ile TMK'nın 713/2. fıkrasında yer alan "maliki 20 yıl önce ölmüş..." hukuki sebebine dayalı olarak TMK'nın 713/1 ve 2. fıkraları gereğince tapunun hukuki değerini yitirdiği gerekçesiyle açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuşlardır....

      Dava, harici satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı yoluyla zilyetlik hukuksal sebeplerine dayalı olarak TMK'nun 713/1, 996 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14.maddesi gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır. Dava konusu olan 7, 255, 264, 270, 273, 274 ve 350 nolu parsellerin tapu kayıtları ve kadastro tutanakları incelendiğinde 1980 yılında yapılan kadastro tespitinden sonra tutanakların 1981 yılında kesinleştiği, davacı yanın dayandığı zilyetliğin devri sözleşmesinin 05.10.1979 tarihli olduğu , tutanakların kesinleşme tarihi olan 1981 yılından, davanın açıldığı 11.06.2010 tarihine kadar kadastrodan önceki hukuki sebepler bakımından 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. fıkrasındaki 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşıldığından, bu hukuki sebep bakımından davalılar ..., ... ve ... dışındaki davalılar yönünden davanın reddi doğrudur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ K A R A R Dava, kadastro tespitinden önceki tapu kaydına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece de bu yönde değerlendirme yapılarak hüküm kurulmuş olup, davanın açıklanan bu niteliğine göre Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 12.05.2011 tarihli ve 1 sayılı Kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 16.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 16.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 12.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Davacıların dava dilekçelerinin özetlenen içeriğine göre dava, kadastro öncesi ve sonrası sebebe dayalı olarak açılmıştır....

          Dava, kadastro tespitinden önceki sebebe dayanılarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

          Maddesi gereğince istinaf incelemesi; belirtilen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile ilgili konularla sınırlı olarak yapılmıştır. 1959 yılında yapılan kadastro sonucunda, Kahramanmaraş İli, Pazarcık İlçesi, Karaçay Mahallesi (Köyü) çalışma alanında bulunan kök 15 parsel sayılı 178400 metre yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı ve irsen intikal nedeniyle tarla vasfıyla dava dışı kişiler adına tespit, 17.8.1962 tarihinde de hükmen tapuya tescil edilmiş, daha sonra tahsis, tevhit, kamulaştırma ve ifraz nedeniyle 700 parsel sayı ve 7821,31 metrekare yüzölçümü ile su kanalı olarak Hazine adına, 742 parsel sayı ve 21382,31 metrekare yüzölçümü ile tarla olarak dava dışı Mustafa Elibol adına tescil edilmiş, 37 parsel sayılı 139200 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise devlet demir yolları güzergahı vasfıyla Devlet Demir Yolları adına tespit ve tescil edilmiş, daha sonra ifraz nedeniyle 691 parsel ve 14542,58 metrekare yüzölçümü ile demiryolu olarak Devlet Demir Yolları adına tescil edilmiştir...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 127 ada 11 parsel sayılı 969,21 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, hali arazi niteliğiyle dava dışı Hazine adına tespit edilmiş ve 13.12.1996 tarihinde kesinleştirilerek tapuya tescil edilmiş, davalı ...'un Hazine aleyhine Sulh Hukuk Mahkemesinde açtığı tapu iptali ve tescil davası sonucunda taşınmaz, 08.02.2010 tarihinde hükmen davalı ... ve müşterekleri adına tescil edilmiş, 11.10.2010 tarihinde de satın alma yoluyla davalı ...'a intikal etmiştir. Davacı ..., miras yoluyla gelen hak ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın bir bölümü hakkında 15.06.2012 tarihinde tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescili K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kadastro tespitinden önceki nedenlere dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 13.01.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.02.2018 günlü ve 2018/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 21.02.2018 tarihli ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.03.2018 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (16.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 06.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Yönetiminin davasının kadastro tespitinden önceki sebebe dayalı tapu iptal davası değil, kesinleşmiş orman tahdidi içinde kalan taşınmazın tapusunun iptali istemine ilişkin olduğundan süre ile sınırlı olmaksızın her zaman dava açılabileceği belirtilmiş, yargılama sırasında hazırlanmış orman bilirkişi raporuna göre çekişmeli taşınmazın orman sınırı dışına çıkarılan yer olduğu saptandığına göre davanın Hazineye yöneltilmesi, orman tahdidi ve 2/B uygulamasına itiraz davalarına bakmakla görevli mahkeme kadastro mahkemesi olduğundan davanın 2/B uygulamasına itiraza ilişkin kısmının ayrılarak bu yönden görevsizlik kararı verilmesi, tapu iptal ve tescil davası yönünden davanın elde tutulması, 2/B madde uygulamasına itiraz davası sonucunda verilecek ve kesinleşecek hüküm gözetilerek tapu iptal ve tescil istemi hakkında hüküm kurulması" gereğine değinilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu