WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, tapu iptali ve tescili davasının redine, arsa payı dahil bina bedelinin 1/3 bedeli 118.291 YTL.nin dava tarihinden yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz Edilmiştir. Dava konusu olayda davacı, davalı ve dava dışı İsmail ile birlikte inşaat işlerinde ortaklık kurup faaliyet gösterdiklerini, elde ettikleri kazançla ortak olarak dava konusu arsayı satın aldıklarını, üzerine 3 katlı bina yapıp ortak olarak kullandıklarını, sonrasında alınan tapunun davalı adına yapıldığını ve davalının ortaklıklarını inkar ederek taşınmazı müteahhide inşaat yapılmak üzere verdiğini öğrendiğini ileri sürerek, tescil, olmadığı takdirde ise tazminat istemiyle eldeki davayı açmıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacılar tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine duruşma istemi değerden reddedilmiş olmakla, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacılar vekili, dava konusu 609 parsel sayılı taşınmazın vekil edenlerine ait olduğunu ancak kadastro çalışmaları sırasında davalı ölü ... mirasçıları adına tespit ve tescil edildiğini belirterek, TMK'nin 713/2. maddesinde düzenlenen bilinmeme şartlarının gerçekleşmesi sebebiyle dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile vekil edenleri adına hisseleri oranında tesciline karar verilmesini talep etmiştir....

      Kural olarak tapu intikallerinde huzur ve güveni korumak toplum düzenini sağlamak için tapu sicilindeki kayda dayanarak iyiniyetli taşınmaz iktisap eden kişiler, TMK'nın 1023. maddesinin koruyuculuğu altına alınmış, bir bakıma esas hak sahibine karşı tercih edilmiş, dayandıkları tapu kayıtları geçersiz olsa dahi iktisapları geçerli sayılmıştır. Somut olayda mahkemece, hem davalı kayıt malikinin iyiniyeti kabul edilmiş hem de aleyhine tapu iptali hükmü kurularak TMK'nın 1023. maddesine aykırı ve çelişkili davranılmış ayrıca iyi niyetin tespitine ilişkin araştırma da yeterince yapılmamıştır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından asıl kararın süresi geçtikten sonra, ek kararın süresi içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; KARAR- Davacı, ... ilçesi ...Köyü 117 ada 6 nolu parselini oğlu ...’in borcuna kefilliği yüzünden 1988 yılında arkadaşı ...'a muvazaalı olarak sattığını ancak tasarruf ve zilyetliğinin devam ettirdiğini, kefillikten kurtulduktan sonra ...'...

          Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.11.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18.02.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescili isteğine ilişkindir. Davacı vekili, 5474 ada 5 parsel (eski 167 parsel) sayılı taşınmazın 400 m2'lik kısmının Aksaray Belediyesi tarafından 23.06.1987 tarihli tapu tahsis belgesiyle müvekkiline verildiğini ve bedelin ödendiğini belirterek davalı adına kayıtlı hissenin iptali ile müvekkili adına kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne ile "......

            Noterliğinde düzenlenen satış vaadi sözleşmesi uyarınca, Ayşe ve Bedriye'ye babaları İbrahim'den initkal eden 271 sayılı parseldeki paylarının satışını vaat ettiklerini, edimini yerine getirdiği halde zilyetliğindeki taşınmazın tapu kaydının devredilmediğini belirterek taşınmazdaki payın adlarına tescilini istemişlerdir. Davalılar Hayrettin ve Alaattin, murisleri Bedriye ile düzenlenen satış vaadinin muvazaalı olduğunu, sözleşmenin ifa olanağının bulunmadığını, taşınmazın kullanılmadığını, zamanaşımı süresinin geçtiğini, davanın reddini savunmuşlar; diğer davalılar cevap vermemiştir. Mahkemece, taşınmazın elbirliği mülkiyetine tabi olup alacağın muaccel hale gelmemesi ve sözleşmenin infaz kabiliyeti taşımadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir. Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, satış vaadi sözleşmesinden kaynaklı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir....

              T.A.Ş.’ne taşınmazı ipotek olarak verdiğini, davalı banka ipotek bedelini ödememesi üzerine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlattığını ve takip neticesinde cebri icra yoluyla taşınmazı piyasa değerinin çok altında bir bedelle satın aldığını, davalı bankanın taşınmazın ortaklık ilişkisinden kaynaklı olduğunu ve üzerine ipotek konulduğu sırada henüz kat mülkiyetine geçilmediğini bildiğini, davalı lehine kurulan ipoteğin ve davalı adına yapılan tapu tescil işleminin yasaya aykırı ve yolsuz olduğundan tespiti gerektiğini belirterek, davalı ... ile kooperatif arasındaki ilişkinin ortaklık ilişkisi olduğu ve sona erdiğinin tespitini, ortaklık ilişkisinin son bulması nedeniyle davalı ...’ın kooperatiften aldığı ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi ... Ada ... Parselde bulunan ... Blok ... Kat ... numaralı dairenin kooperatife iadesine karar verilmesini, davalı lehine kurulan ipoteğin ve davalı adına yapılan tapu tescil işleminin yasaya aykırı ve yolsuz olduğunun tespiti ile ......

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu iptali ve tescili isteğine ilişkindir. Davacılar, ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmazlardaki kendilerine ait paylar ile mirasbırakanları ...’den intikal eden payların satış suretiyle davalılar temlik edilmiş olarak göründüğünü, ..., ... ve ...’nın devir tarihinden önce öldüklerini, satıcı ...’nın da tapuda herhangi bir işlem yapmadığını ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile eski tapu kayıtlarının ihyasına karar verilmesini istemişlerdir. Davalılar, süresinde davaya cevap vermemişlerdir....

                  Vaad alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet geçirim borcu yüklenen satıcıdan, edimini yerine getirmediğinde dava tarihinde yürürlükte bulunan Medeni Kanunun 716. maddesi uyarınca açılacak tapu iptali ve tescil davası ile edimin hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Gayrimenkul satış vaadine dayalı tapu iptali ve tescil davalarında görevli mahkeme, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 14.2.1996 gün ve 1995/14963 E, 1996/69 K. sayılı kararında da vurgulanıp kabul edildiği üzere; tarafların sözleşmede özgür iradeleri ile saptadıkları satış değeri esas alınarak belirlenir. Yargılama giderlerinden olan harç ve vekalet ücreti takdirinde de bu bedel esas alınır. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanunun 125. maddesi gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğmasından sonra işlemeye başlar....

                    UYAP Entegrasyonu