"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali, tescil ve alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılardan ..., .. (...) ..., ..., ..., ... tarafından ve .... avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, arsa sahipleri olan bir kısım davalılarla dava dışı .... Ile Düzenleme Şeklinde Vekaletname ve Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi Karşılğı İnşaat Yapım Sözleşmesinin imzalandığını, yapılan sözleşmeye göre dava konusu 10 nolu bağımsız bölümün müteahhite verildiğini, dava dışı müteahitin ise yetkilerini düzenleme Şeklinde Devir Senedi ile davalı .... adına diğer davalı ...'e devrettiğini, davalı ...'...
Taşınmaz daire niteliği ile davalı Teknik Yapı....A.Ş.adına tapuda kayıtlı olup davacı ile davalı Teknik Yapı AŞ.arasında 30/12/2016 tarihli düzenleme şeklinde satış vaadi sözleşmesi akdedildiği, taşınmazın tapu kaydında davalı bankanın alacaklı, davalı Teknik Yapı...A.Ş.'nin borçlu olduğu 08/02/2017 tesis tarihli ipotek tesis edildiği sabittir. İpotek lehtarı banka ile ipotek borçlusu davada taraf olup davacı tarafça tapu iptali ve tescil, ipoteğin fekki talep edilmiştir. Dava taşınmazın aynına ilişkin düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup dava konusu taşınmazın devredilmesi ve elden çıkarılması durumunda ileride telafisi güç ya da imkansız durum ve zararlar ortaya çıkabileceği, verilebilecek hükmün infaz kabiliyetinin de ortadan kalkabileceği ve davacının hak kaybına uğrayabileceği ihtimal dahilindedir....
şeklinde tapu iptal-tescil isteğinden farklı olarak alacak isteğinden bahsettiği, davalı vekilinin 12. celsede "Dava dilekçesindeki dava tapu iptali ve tescili olarak açılmıştır, bunun ıslah yoluyla düzeltilmesi mümkün değildir, davanın reddine karar verilmesini talep ederiz", 15. celsede "Bilirkişi raporunu kabul etmiyoruz, davanın tapu iptali davası olarak açıldığı bellidir, davanın reddini talep ediyoruz" şeklinde itiraz ettiği, Mahkemenin hüküm fıkrasına geçen şekilde, davacı tarafça usulüne uygun sunulmuş bir ıslah dilekçesi bulunmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacı tarafın tapu iptal ve tescil talebi hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde talep dışına çıkılarak hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır....
DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 19/01/023 KARAR TARİHİ : 25/01/2023 KARAR YAZIM TARİHİ : 25/01/2023 Mahkememize açılan Tapu İptali Ve Tescil davasının dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, arsa sahibi ve müvekkili arasındaki 08.06.2018 tarih ve 22167 yevmiye numaralı "Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi Ve Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi" gereğince arsa sahibinin arsa payı devir borcuna dayanan davalı kooperatif adına tapu kayıtlı ... nolu bağımsız bölüm sayılı taşınmazların taraflar arasındaki “Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi ve Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi" nin 3. maddesi uyarınca davalı kooperatifin tapuda ferağ işlemi yapmasına icbar edilmesine; davalı kooperatifin tapuda adına kayıtlı olan ve yukarıda belirtilen taşınmazların tapularının iptali ile müvekkili şirket adına cebren tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık taraflar evli iken TMK.nun 194. maddesi gereği aile konutu niteliğindeki taşınmaz üzerine konan ipotekte davacının onayının bulunmadığı, belgenin davacının rızası hilafına gerçeğe aykırı düzenlendiği iddiasına dayanan tapu iptali ve tescil olmazsa alacak isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada mal rejimine dayalı istek bulunmadığına, mahkemece uyuşmazlık katkı payı şeklinde görülmüş ise de davacının temyiz isteğinde talebinin katkı payı ile ilgili olmadığı açıklanarak mahkemenin nitelendirmede hata yaptığı ileri sürüldüğüne göre, Yargıtay Başkanlar Kurulunun 26.01.2012 tarih ve 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih 1 sayılı Kararı ile aynen kabul edilen ve 18.02.2012 tarih 28208 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Davacı tarafça genel kadastro ile oluşan tapu kaydının iptali ve tescil istemi ile tapu kaydına dayanılarak açılan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Kadastro sırasında 390 ada 489 parsel sayılı 21675.60 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı nedeni ile ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., kesinleşmiş mahkeme ilamına dayanarak ve Hazineyi hasım göstermek sureti ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın HUMK.nun 409. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....
DELİLLER : Tapu kayıtları, Düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri ve ekleri, İhtarnameler, Düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi ve hasılat paylaşım esaslı inşaat sözleşmesi arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi, İhtarnameler, Delil listeler sunulan ve toplanan deliller ile tüm dosya kapsamı, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ihtiyati tedbir talepli düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde taşınmazın rayiç değerinin tahsili, olmadığı taktirde ödenen bedellerin güncellenerek tahsili istemine ilişkindir....
Temyiz Sebepleri 1.Davacı vekili; birleştirilen dava yönünden verilen kararın doğru olmadığını, zamanaşımı nedeniyle davanın reddi ve davalılara vekalet ücreti takdirinin usul ve yasaya aykırı olduğunu dile getirmiştir. 2.Davalı ... mirasçıları vekili; davacı ile davalıların murisi arasında akdedilen sözleşme uyarınca muris, haklarını davacıya devrettiğinden bu tarihten sonra devir yükümlülüğünün ...'e geçtiğini, davacının 21 yıldır tapu malikinin bilgisi dahilinde dairede zilyet olduğunu, davalılar yönünden davanın zamanaşımına uğradığını, davacıya karşı tek sorumlu olan kişinin ilk tapu maliki ... olduğu, davalı ...'ye yapılan satışın muvazaalı olduğundan iptali gerektiğini dile getirmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ikinci kademede tazminat; birleştirilen dava ise faiz alacağının tahsili istemine ilişkindir. 2....
Asıl dava satış vaadine dayalı tapu iptal ve tescil, karşı dava sözleşmenin iptali istemine ilişkindir. Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Somut olayda, davacının dayandığı 1.8.1995 tarih 36710 sayılı satış vaadi sözleşmesi biçimine uygun olarak düzenlenmiş olup, şekil bakımından geçerlilik şartlarını taşımaktadır....
Mahkemece, asıl ve birleştirilen davada tapu iptali ve tescil isteminin reddine, asıl ve birleştirilen davada davalının 90.568 TL tazminatın her bir davacıya ayrı ayrı ödemesine dair karar verilmiştir. Hükmü, birleşen davanın davacısı Uğur vekili temyiz etmiştir. Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil mümkün değilse rayiç bedelin tahsili istemine ilişkindir. Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür....