Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen, tapu iptali ve sicilden terkin istekli davada bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine dair verilen karar, süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü. I. DAVA Davacı, davaya konu 6 parsel sayılı taşınmazın 1.340,80 m2' lik kısmının kıyı kenar çizgisi içinde kaldığını ileri sürerek, taşınmazın kıyı çizgisi içinde kalan kısmının tapu kaydının iptali ile sicilden terkinine karar verilmesini istemiştir. II. CEVAP Davalılar, davanın haksız ve yersiz olduğunu, dava konusu taşınmazın tapuya güven ilkesi esası ile satın alındığını tapu sicilinin tutulmasından doğan zararlardan devletin sorumlu olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır. III....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen, tapu iptali ve sicilden terkin istekli davada bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine dair verilen karar, süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü. I. DAVA Davacı, davaya konu 6 parsel sayılı taşınmazın 1.340,80 m2' lik kısmının kıyı kenar çizgisi içinde kaldığını ileri sürerek, taşınmazın kıyı çizgisi içinde kalan kısmının tapu kaydının iptali ile sicilden terkinine karar verilmesini istemiştir. II. CEVAP Davalılar, davanın haksız ve yersiz olduğunu, dava konusu taşınmazın tapuya güven ilkesi esası ile satın alındığını tapu sicilinin tutulmasından doğan zararlardan devletin sorumlu olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır. III....

      HUKUK DAİRESİ İLK DERECE MAHKEMESİ : İZNİK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TERKİN Taraflar arasındaki tapu iptali ve terkin davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen kararın, davalı ... vekili ve davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, süresi içinde davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı Hazine vekili dava dilekçesinde özetle; 3621 sayılı Kıyı Kanunu ve ilgili Yönetmeliği doğrultusunda İznik Gölü kıyı kenar çizgisi düzenlemesi’nin T.C....

        Anayasanın 43 ve 3621 sayılı Kıyı Yasası'nın 5. maddesine göre kıyılar; Devlet'in hüküm ve tasarrufu altındadır, herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açıktır. Deniz, göl ve akarsu kıyıları ile deniz ve göllerin kıyılarını çevreleyen sahil şeritlerinden yararlanmakta, öncelikle kamu yararı gözetilir. 4.madde hükmüne göre Kıyı çizgisi: Deniz, tabii ve suni göl ve akarsularda, taşkın durumları dışında, suyun karaya değdiği noktaların birleşmesinden oluşan çizgi, Kıyı Kenar çizgisi: Kıyı çizgisinden sonraki kara yönünde su hareketlerinin oluşturulduğu kumluk, çakıllık, kayalık, taşlık, sazlık, bataklık ve benzeri alanların doğal sınır, Kıyı ise: Kıyı çizgisi ile kıyı kenar çizgisi arasındaki alandır....

        Anayasa'nın, "Kıyılardan yararlanma" başlıklı 43. maddesinde, "Kıyılar, Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. / Deniz, göl ve akarsu kıyılarıyla, deniz ve göllerin kıyılarını çevreleyen sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir. / Kıyılarla sahil şeritlerinin, kullanılış amaçlarına göre derinliği ve kişilerin bu yerlerden yararlanma imkan ve şartları kanunla düzenlenir." denilmiştir. 3621 sayılı Kıyı Kanunu'nun 5. maddelerinde kıyıların Devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu, herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açık olduğu, yararlanmada öncelikle kamu yararının gözetileceği, kıyıda ve sahil şeridinde planlama ve uygulama yapılabilmesi için kıyı kenar çizgisinin tespitinin zorunlu olduğu, sahil şeritlerinde yapılacak yapıların kıyı kenar çizgisine en fazla 50 metre yaklaşabileceği, yaklaşma mesafesi ve kıyı kenar çizgisi arasında kalan alanların ancak yaya yolu, gezinti, dinlenme, seyir ve rekreaktif amaçla kullanılmak üzere düzenlenebileceği...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17.07.2003 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve kıyı olarak terkini, kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 03.03.2009günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine, davalının maliki olduğu ... ada ... parsel sayılı taşınmazın idarenin tespit etiği kıyı kenar çizgisi kapsamında kaldığını ileri sürerek tapu kaydının iptalini ve varsa mahdesatların kal’ini istemiştir. Davalı davanın reddini savunmuştur. Mahkemece dava kabul edilmiştir. Hükmü davalı temyiz etmiştir. Uyuşmazlık Türk Medeni Kanununun 715. maddesine ve 3621 sayılı Kıyı Kanununa dayanılarak açılan tapu iptali ve terkin istemine ilişkindir....

            Bu değerleri yok saymak ta olmaz.Bu nedenle mahkemece, aralarında bu konuda uzman ziraat,harita mühendisi ve jeolog veya jeomorfologların bulunduğu yeni bir bilirkişi heyeti oluşturmak suretiyle, bölgeye ait memleket ve askeri harita, ... fotoğrafları,Bayındırlık ve İskan Müdürlüğünce kıyı kenar çizgisi saptaması ile ilgili tüm evrak,belge ve haritalar mahalline uygulatılmalı, gerekir ise çeşitli katmanlardan alınacak toprak numunelerinde nitelik araştırması yaptırılmalı ve tüm bu çalışmalar sonucu tespit edilen kıyı kenar çizgisi idarenin belirlediği kıyı kenar çizgisi ile farklılık oluşur ise bunun nedenleri bilimsel değerlere dayalı gerekçeleri ile bilirkişilere açıklattırılmalı, mevcut ve belirlenen kıyı kenar-kenar çizgisi fen krokisinde gösterilmek suretiyle keşfi izlemeye uygun rapor alınarak toplanan tüm bu delillerin değerlendirilmesi sonucu bir karar vermek gerekir iken eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulması ve davacının elatmanın önlenmesi istemi hakkında da olumlu...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 24.12.2004 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 31.7.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 72 m2 yüzölçümündeki 329 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 47 m2.lik kısmının kıyı kenar çizgisi kapsamında kaldığı iddiasına dayalı elatmanın önlemesi ve yapının kal’i istemine ilişindir....

                Mahkemece, bilirkişi heyetinin 17.12.2014 tarihli raporlarında taşınmazın tapu kayıtlarında tescilli kadastro parselinin kıyı kenar çizgisi dışında kaldığının tespit edildiği ve bilirkişi raporunun denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunduğu gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmesi üzerine, hüküm davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3621 sayılı Kıyı Kanunu ile Türk Medeni Kanunu'nun 715 ve 999. maddelerine dayalı olarak açılmış tapu kaydının iptali ile sicilden terkini isteğine ilişkindir. Anayasanın 43 ve 3621 sayılı Kıyı Yasası'nın 5. maddesine göre kıyılar; Devlet'in hüküm ve tasarrufu altındadır, herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açıktır....

                  Mahkemece, 976 parsel sayılı taşınmazın tamamının kıyı kenar çizgisi içinde kalması nedeniyle tapu kaydının iptali ile bu kısmın tescil dışı bırakılmasına dair verilen kararın, davalılar vekilinin temyizi sonunda Yargıtay 1. Hukuk Dairesince onanması üzerine, bu defa davalılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenmiştir. Dava, 3621 sayılı Kıyı Kanunu uyarınca açılan tapu iptali ve terkin istemine ilişkindir. Mahkemece, her ne kadar davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve araştırma hüküm vermeye yeterli değildir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişmeli, arsa vasfındaki 46 parsel sayılı taşınmazın ifrazı sonucu oluşan 976 parsel sayılı taşınmazda, davalı ...’in 4/10, diğer davalı ...’ın 6/10 hissesi bulunduğu, Kıyı Kenar Komisyonu tarafından tespit edilen 34 H - III a kıyı kenar paftasının 09/01/1987 tarihinde onaylandığı sabittir....

                    UYAP Entegrasyonu