Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı- birleştirilen davada davacı vekili tarafından, davalılar- birleştirilen davada davalılar aleyhine 26.04.2008 ve 17.12.2009 günlerinde verilen dilekçeler ile tapu iptali ve tescil ikinci kademede tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın ve birleştirilen davanın reddine dair verilen 15.09.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı- birleştirilen davada davacı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl ve birleştirilen dava, kadastral mülkiyet durumunun ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil ikinci kademede tazminat isteğine ilişkindir....
Bu hususlar belediye başkanlığından ve su ve elektrik idarelerinden ve diğer ilgili merciilerden sorulup alınacak cevap yazılarına göre taşınmazın değerlendirme tarihinde (tapu iptali ve tescil davalarının kesinleştiği tarihte) arsa niteliğinde olup olmadığı saptanmalıdır....
D)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ehliyetsizlik, irade fesadı ve inançlı işlem hukuksal sebebine dayalı tapu iptal tescil veya tazminat istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince tedbir talebinin kaldırılması yönündeki talebin reddine karar verilmiş, karar davalı Perihan vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davanın tapu iptal tescil istemi içerdiği, tedbir kararının yerinde olduğu, davalı tarafça yapılan itirazın usule uygun şekilde değerlendirildiği anlaşılmıştır. Dosyanın içeriğine, toplanan delillere, ara kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; İlk Derece Mahkemesince verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan davalı Perihan vekilinin bu karara yönelik istinaf başvurusunun HMK 353/1- b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçeler ile; 1- Karşıyaka 4....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 29.11.2013 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil veya tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptal ve tescil talebinin reddine, tazminat isteminin kabulüne dair verilen 13.11.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili, davalılar ... ve ... vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalılardan ... ve ...'...
Asliye hukuk Mahkemesi'nin 17/02/2023 tarih ve 2019/420 E ve 2023/160 K sayılı satış vaadi sözleşmesine dayanan tapu iptali ve tescil, terditli olarak sözleşme bedelinin iadesi talebine ilişkin davada tapuya kayıt ve tescil hükmü kurulamadığından 1.050.000,00 TL alacağın yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin kabul kararı ve karardaki ilam vekalet ücreti ve yargılama giderleri için ilamlı takip yapmış ise de takip konusu kararda şikayetçi borçlu aleyhine satış vaadi sözleşmesine dayanan tapu iptali ve tescil davası açıldığı, terditli olarak sözleşme bedelinini iadesi talep edildiği, mahkemece tapu kayıt ve tescil hükmü kurulamadığı için alacağa hükmettiği ancak temelde dava taşınmazın aynına ilişkin olduğundan bu karar kesinleşmeden takibe konulamayacağı" gerekçesi ile, "1- Şikayetçinin şikayetinin KABULÜ İLE, B.çekmece 1. İcra Müd 'nün 2023/7583 esas sayılı dosyasında ki TAKİBİN İPTALİNE," karar verilmiştir....
ve ... ’e satış suretiyle devredildiğini, tüm işlemlerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek miras payı oranında tapu iptal ve tescil, mümkün olmadığı takdirde tazminat istemişlerdir. Davalılardan Yalçın ve ... iyiniyetli üçüncü kişi olduklarını, davalı ... iddiaları kabul etmediğini belirterek davanın reddini savunmuşlar, diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir. Mahkemece, muvazaa olgusunun sabit olduğu gerekçesi ile, dava konusu 225, 239, 257, 1386, 165 ada 2-3-4-5-6-7-17-18 sayılı parsel sayılı taşınmazlar yönünden iptal tescil isteğinin kabulüne, 137 ada 4, 165 ada 1-19 ve 166 ada 10-14 parsel sayılı taşınmazlar bakımından kayıt malikleri olan birleşen dava davalılarından ... ...’un iyi niyetli olduğu gerekçesiyle iptal tescil isteğinin reddiyle tazminat isteğinin kabulüne, 126 ada 12 parsel sayılı taşınmaz bakımından ise dava takipsiz bırakıldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
Bu hususlar belediye başkanlığından ve su ve elektrik idarelerinden ve diğer ilgili merciilerden sorulup alınacak cevap yazılarına göre taşınmazın değerlendirme tarihinde (tapu iptali ve tescil davalarının kesinleştiği tarihte) arsa niteliğinde olup olmadığı saptanmalıdır....
-TL'nin dava değeri olarak gösterildiği, mahkemece de bu rakam üzerinden tazminata hükmedilmesinin doğru olmadığı, davanın kademeli olması sebebiyle dilekçede gösterilen değerin tapu iptal ve tescil isteğine münhasır bulunduğu, mahkemece, iptal- tescil isteğinin reddine dair karar Dairece benimsenerek tazminat isteği bakımından keyfiyetin değerlendirilmesi öngörüldüğüne göre; ıslah yoluna gerek bulunmaksızın tazminat isteğinin kendiliğinden gözetilmesi gerektiği.. “ belirtilmiş ise de dava, terditli (kademeli) olarak açılmış olup, dava dilekçesinde belirtilen 10.500TL miktarlı dava değeri hem tapu iptali tescil hemde tazminat isteklerine ilişkin harca esas değerdir. Eş söyleyişle tapu iptali ve tescil isteği yönünden dava değeri 10.500TL olduğu gibi, terditli istek olan tazminat yönündende dava değeri 10.500TL'dir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/549 E. sayılı dava dosyası incelenmesinde, davanın her ne kadar terditli olarak açıldığı görülse de ıslah dilekçesi ile tazminat miktarı yönünden davaya devam olunması ve tazminata hükmedilmesinin talep edildiğini, yine dava sonunda tapu iptal ve tescil talebinin reddedildiğini, sadece tazminata hükmedildiğinin açık olduğunu, kararın davacı T1 nun da aralarında olduğu tüm davalılar tarafından istinaf edildiğini, istinaf başvurusunun 31.10.2019 tarihinde 3. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından reddedildiğini, İzmir 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/549 E. Sayılı dosyasından verilen kararın sadece ve sadece taraflarınca müvekkili adına istinaf edildiğini, istinaf taleplerinin özünün ve temelinin ise hükmedilen tazminatın az olduğu yönünde olup, tapu iptal ve tescil taleplerinin olmadığını belirterek, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İzmir 13....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 16.06.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil veya tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 26.06.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine uygun olduğu gibi özellikle ...'...