Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Asıl dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil; birleştirilen dava alacak isteğine ilişkindir. 6.2. İlgili Hukuk 6.2.1 Bilindiği üzere; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1022/1. maddesinde; “Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.”, 1023. maddesinde; “Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.", 1024/2. maddesinde; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.”, 1025/1-2. maddesinde "Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. İyiniyetli üçüncü kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları aynî haklar ve her türlü tazminat istemi saklıdır. " düzenlemelerine yer verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar, arasındaki tapu iptal tescil veya alacak davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 02.10.2007 gün ve 2007/9724-11243 sayılı ilamiyle bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı ... tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R HUMK.nun 440/III-2. maddesine göre, istisnaları hariç olmak üzere, Sulh Hukuk Mahkemesi kararları karar düzeltmeye tabi değildir. Bu dava da, yasanın öngördüğü, istisnalardan olmadığına göre, karar düzeltme istemi incelenemez. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, karar düzeltme isteğini içeren dilekçenin REDDİNE, gereksiz yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 12.02.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tapu İptal-Tescil-Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm * eşler arasındaki mal rejiminden kaynaklanan tescil ve alacak istemine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 26.01.2009 tarih ve 1 sayılı kararının 3. maddesi gereğince inceleme görevi Yargıtay *8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay *8. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.30.03.2009 pzt....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL,ALACAK Taraflar arasında görülen davada; Davacı, tarafların ortak miras bırakanı ve anneleri olan ... 'dan ırsen intikal eden 1058 parsel sayılı taşınmazın rızaen taksim edildiğini ve ......

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali,tescil ve alacak K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık iş ilişkisi sebebiyle yapılan sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerin yerine getirilmemesine dayanan iptal tescil ve alacak isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi hükmü gereğince, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (13.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 22.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Davalı vekili cevap dilekçesinde ; davacının tapu iptal ve tescil talebi zaman aşımına uğradığını, davacının 11/01/1998 tarihinde ..... ltd. şt. sözleşme yaparak daire satın aldığından, aradan 19 yıl geçmiş olup, sözleşmesel alacak açısından aranan 10 yıllık zamanaşımı geçtiğinden tapu iptal ve tescil isteyemez, davanın reddi gerektiğini, sözleşmeler 1998 tarihinde yapılmış olup 10 yıllık zamanaşımından çok uzun süre önce geçtiğini, davacının işbu davaya dayanak yaptığı Bakırköy ..... Asliye Ticaret Mah. .... E .... K sayılı dava 2006 yılında açılmış “kooperatif üyeliğinin tespiti ve hükmen tescili” davasıdır....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/07/2021 NUMARASI : 2018/482 ESAS, 2021/256 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davacı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....

              Bu gibi hak sahiplerinin 17.3.2011 tarihinden önce veya sonra dava açmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Mahkemece, yukarıda yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmişse de; gerekçe dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Şöyle ki; tüm dosya içeriği ve toplanan delillerden, dava konusu 60 parsel sayılı taşınmazın 09.08.1956 tarihinde kadastro yoluyla tapu kaydına dayalı olarak ... adına tespit ve tescil edildiği, kayıt malikinin 12.01.1989 tarihinde öldüğü, tapu kaydının intikal görmediği anlaşılmaktadır. Davacılar tarafından ölüm hukuki sebebine dayalı olarak tapu iptali ve tescil talebinde bulunulduğu halde mahkemece tapu malikinin belli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, ölüm hukuki sebebine dayalı olarak inceleme, araştırma ve değerlendirme yapılmamıştır....

                Tüm bu açıklamalar ışığında mahkemece davacı yanın dayanağı tapu kaydı kapsamında kalan taşınmazın tapusunun orman olduğu gerekçesi ile iptal edilerek Hazine adına tescil edilmesi ve aynı yerin daha sonra yapılan 2/B madde uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarılması halinde iptaline karar verilen tapu maliki ve halefinin süresi içinde 6292 sayılı Kanuna dayalı olarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açabileceği yorumu ile davacının tapu malikinin halefi olduğu somut olayda davanın kabulüne karar verilmesi yerinde değildir....

                  İdarelerin tapu iptali ve tescil davalarına dayanak yaptığı, Kamulaştırma Yasasının 38. maddesi Anayasa Mahkemesi'nin 04.11.2003 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan kararı ile iptal olmuştur. 30.06.2010 tarihinde yürürlüğe giren 5999 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Yasasına eklenen Geçici 6. madde ile; Kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen 09.10.1956 tarihi ile 04.11.1983 tarihi arasında fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması hallerinde, hak sahiplerine idare ile uzlaşma ve uzlaşılmaması halinde dava açma hakkı tanınmış olup, idarenin Kamulaştırma Yasasının 38. maddesine dayalı olarak tapu iptal ve tescil davası açma imkanı kalmamıştır....

                    UYAP Entegrasyonu