WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davalı ... yönünden bir talep bulunmadığı, davalı ... mirasçıları yönünden davanın geri alındığı gerekçesi ile anılan davalılar bakımından karar verilmesine yerolmadığına, diğer davalılar bakımından ise; kesinleşen mahkeme kararı ile davacının akit tarihinde ehliyetsiz olduğunun sabit olduğu, davalıların da bu durumu bilebilecek kişi konumunda bulundukları gerekçesi ile tapu iptal ve tescil isteğinin kabulüne karar verilmiştir. Hüküm bir kısım davalılar vekili ile katılma yoluyla davacılar vekili tarafından temyiz edilmiş, davalılar vekilinin temyiz dilekçesi, davacı vekiline, 10.03.2014 tarihinde tebliğ edilmiş, davacı vekili hükmü 21.03.2014 tarihinde harçlandırdığı dilekçesi ile katılma yolu ile temyiz etmiştir....

    Davalı-davacı taraf kayıt maliklerine de birleşen dosya ile dava yönelttiğine, taşınmaz ve aracın boşanma davası açıldığı tarihte davacı-davalı adına kayıtlı olduğuna, davalı-davacı kadının iptal-tescil talebinin görev yönünden mahkemece nazara alınması gerekmekle birlikte; davalı-davacı tarafın aynı zamanda devredilen mallara ilişkin değer artış payı, katılma alacağı (eksik katılma alacağı) talebi de bulunduğu nazara alındığında, ihtiyati tedbir kararı ile güdülen amaç birlikte gözetildiğinde, ileride davalı-davacı aleyhine ciddi zararlara sebep olabileceği değerlendirildiğinde yerel mahkemece yazılı gerekçeyle tedbir talebinin reddine karar verilmesi isabetli olmamıştır....

    Temyiz Sebepleri Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde öne sürdükleri sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesinin kararının hatalı olduğunu belirterek davanın reddedilen kısmı ile katılma alacağının miktarı yönünden yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, katılma alacağı istemine ilişkindir. Uyuşmazlık, katılma alacağı talebine dayanak yapılan taşınmazın, davacının kişisel malı niteliğinde olup olmadığı, taşınmazın davacı adına tescili koşullarının bulunup bulunmadığı, tasfiyede malın hangi tarihteki değerinin esas alınması gerektiği, menkul mallara ilişkin katılma alacağının reddinin usul ve yasaya uygun olup olmadığı, 4721 sayılı Kanun 236 ncı maddesinin davacı lehine uygulanması gerekip gerekmediği, davacının katılma alacağının miktarı noktasında toplanmaktadır. 2....

      İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, mal rejimin tasfiyesinden kaynaklanan iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Mal rejimi sona erdiğinde eşlerin ya da mirasçılarının tasfiye davası sonucunda katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacak hakları doğar. Kural olarak, eşlerden birine ait mal varlığında, diğer tarafın mülkiyet veya başka ayni hak talebi söz konusu olamaz. Mal rejiminin tasfiyesi isteğinde bulunan eşe ya da mirasçılarına tanınan hak ayni olmayıp, şahsi alacak hakkıdır (07.10.1953 gün 8/7 YİBK, 4721 sayılı TMK'nun m. 227/1, 231, 236/1). TMK'nun 239/1. fıkrasında; "katılma alacağı ve değer artış payı ayın veya para olarak ödenebilir…” denilmektedir. 226/3. madde de ise "Eşler karşılıklı borçları ile ilgili düzenleme yapabilirler" hükmüne yer verilmiştir. Anılan kanuni düzenlemelerden de anlaşılacağı gibi, borcun ayın olarak ödenmesi borçlu eşe tanınmış bir haktır....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, tapu iptali-tescil ve bedel iadesi isteminden ibarettir. Mahkemece yukarda tarih ve numarası verilen karar ile tapu iptal-tescil isteminin reddine, bedel iadesine yönelik talebin ise kabulüne karar verilmiş, kararın davalılardan ...vekili ile katılma yolu ile davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, mahkemece verilen 3.11.2015 tarihli ek karar ile, çıkarılan muhtıraya karşın harç ikmal edilmediği için davalı yan vekilinin temyiz isteminden vazgeçmiş sayılmasına karar verilmiş, davacı vekilinin katılma yoluyla temyiz isteminin incelenmesi için dosya Dairemize gönderilmiş ise de, bu kerre davacı vekilinin elektronik imzalı dilekçesiyle temyiz isteminden feragat ettiğini bildirmiş olduğu anlaşılmakla dosya re’sen ele alındı, gereği görüşülüp düşünüldü....

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 18/09/2017 NUMARASI : 2013/497 ESAS - 2017/547 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptal ve Tescil Olmadığı Takdirde Mal Rejiminden Kaynaklanan Katılma Alacağı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; İzmir 3.Aile Mahkemesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen davanın kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla; Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353. maddesi gereğince; duruşma yapılmadan incelenmesine karar verilerek, HMK'nun 355. maddesi gereğince de; istinaf dilekçesinde sayılan sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak dosya incelendi, gereği düşünüldü; İDDİA : Davacı vekili 03/07/2013 tarihli dava dilekçesinde özetle ; tarafların İzmir 7....

          Y.. ve dava dışı kişi adına paylı mülkiyet olarak 10734 ada 7 no'lu imar parselinin oluştuğu, davalı adına kaydedilen payın Maliye Hazinesi tarafından davalı aleyhine açılan tapu iptal ve tescil davası sonucunda 16.07.1996 tarihinde hükmen Hazine adına tescil edildiği, mirasbırakanlarından gelen pay bakımından, davacı tarafından davalı kardeşi ile diğer kardeşi Fatma aleyhine 14.07.2008 tarihinde açtığı Antalya 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/277 E. 2009/415 K. Sayılı dosyasındaki tapu iptal ve tescil talebinin kabul edilerek kesinleştiği ve sonuçta taşınmazın 163/405 payının davacı, 242/405 payının Kamu Kurumlarının Bedelsiz Devri yoluyla Kepez Belediyesi adına kayıtlı olduğu, davalının taşınmazdaki mülkiyet hakkının 05.01.2010 tarihi itibariyle tamamen sona erdiği anlaşılmaktadır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, asıl dava; muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, kesinleşmekle karşı dava mal rejiminden kaynaklı katılma alacağı istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 8.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 8.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 30.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/796 E- 2010/649 sayılı tapu iptal ve tescil davasında davalı evin yarısını kendisine devrederse boşanma davasından vazgeçeceğine dair kendisini ikna ettiği için 1/2 sini davacıya temlik ettiğini ancak davacının hileli hareket ettiğini anlayarak tapu iptal ve tescil davası ikame ettiğini, mahkemenin müvekkili Berrin'in davasını kabul ederek davacı Ali Coşkun'un 1/2 hissesinin iptali ile müvekkili adına tesciline karar verilmesine dair bu kararın dava konusu taşınmaz üzerinde mülkiyete dayalı hakkının olduğuna en bariz delili olduğunu, davacının dava dilekçesinde, değer artış payı alacağı olmadığı halde istemi olmadan karar verildiğini, davacının talebinin sadece katkı payı alacağına yönelik olduğunu 01/01/2002 tarihinden sonraki katkılar değer artış payı olarak nitelendirildiğinden davacının katılma payı alacağı talebinde bulunamayacağını, bir kişinin hesabının hatalı olduğunu, müvekkilinin evlilikten önce 7 yıl evlendikten sonra 3 yıllık memuriyet çalışması...

              Bu açıklamalar karşısında mahkemece, davacının bu taşınmazla ilgili talebinin muvazaaya dayalı iptal ve tescil isteği olduğu gözetilerek, davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesine ait olması nedeniyle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken taşınmazla ilgili katılma alacağına hükmedilmesinde de isabet bulunmamaktadır. Mahkemenin terditli katılma alacağı isteği bakımından bu taşınmazla ilgili yapması gerekin iş; bu isteğe ilişkin davanın diğer mal varlığı ile ilgili olarak açılan davadan tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydının sağlanması, daha sonra görevsizlik kararı verilen tapu iptali ve tescil davasının sonucunun beklenmesi ve o davanın sonucuna göre katılma alacağı ile ilgili yargılamaya devam edilerek taraf delilleri doğrultusunda olumlu veya olumsuz bir karar vermek olmalıdır....

                UYAP Entegrasyonu