Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 4721 sayılı TMK.nun 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat davasıdır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve TMK'nun 1007. maddesi uyarınca açılan davalarda, tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle zarar oluşması gerektiği, davacının satın aldığı tarih itibariyle ilgili şerhin tapu sicilinin beyanlar hanesinde bulunduğu ve davacının zararının bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, temyiz incelemesinin duruşmalı yapılması nedeniyle 1.100.-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, taraflarca 6100 sayılı HMK'nun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK'nun 388/4....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, öncelikle, davanın belirsiz alacak davası şeklinde açıldığı, 4721 sayılı TMK'nın 1007.maddesi gereğince uğranılan zararın tazminine ilişkin davalar belirsiz alacak davası niteliğinde olmadığından davanın reddi gerektiğini, devletin Türk Medeni Kanunu'nun 1007.maddesi uyarınca tapu sicilinin yanlış tutulmasından doğan zararlardan sorumluluğunun sınırsız olmadığını, Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin 2010/1168 Esas- 2010/13277 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere davacının satın aldığı taşınmazın kaç metrekare olduğunu kullanıldığı zeminin durumundan,taşınmazın çap örneğinden her zaman bilebilecek durumda olan davacının, taşınmazın yüzölçümünün maddi yanılgı nedeni ile yanlış yazılmış olması nedeniyle zarara uğradığını ileri sürerek Medeni Kanunun 1007.maddesi gereğince devletin sorumlu tutulmasını isteyemeyeceğini, tapu işlemleri kadastro tespit işlemlerinden başlayarak birbirini takip eden işlemler olduğundan ve tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki...

    yüzölçümünün 1.550 m² 'dir, bedelinin de bu duruma göre ödendiğini, Tapu Müdürlüğünün hatalı tespiti sonucu arsanın yüzölçümünün azaldığını ve müvekkilinin zarara uğradığını, 4721 Sayıl Türk Medeni Kanununun 1007....

    Tapu sicilinin tutulmasından yapılan yanlışlıklar sebebiyle Tapu Sicil Müdürlüğü ayna zamanda kusursuz olarak da sorumlu olduğunu, tapu kayıtlarının gerçeğe uygun olarak düzeltilmesini, müvekkilinin uğramış olduğu tapu kaybının tespiti ile davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı T3 vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan zarar nedeniyle tazminat talep ettiklerini davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu, Hazine yönünden reddi gerektiğini, Tapu sicilinin tutulması ile düzenlenmesi işlemlerinin birbirinden farklı olduğunu, Medeni Kanunun 107. Maddesi açıkça Tapu Sicilinin tutulmasından kasıt, Yargıtay içtihadı ile kararlılık kazandığı üzere, sicilin tutulmasına neden olan işlem yapmak değildir....

    Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/407 E. 2015/60 karar sayılı kararın incelenmesinde; davacı T8 tarafından iş bu dosyanın davacıları aleyhine tapu iptal ve tescil davası açıldığı, davanın kabulü ile Karacabey İlçesi, Boğazköy mah. 925 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile tescil harici bırakılmasına karar verildiği, kararın 12/04/2016 tarihinde kesinleşmiş olduğu anlaşılmıştır. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır....

    olduğunu ancak Devletin; ilgili kanun maddesi uyarınca sorumluluğunun söz konusu olması için tapu sicilinin tutulmasından maddi bir zararın doğmuş olması, tapu sicilinin tutulması ile zarar arasında doğrudan bir bağ olması gerektiğini, tapu sicilinde yapılan yanlışlığın düzeltme veya dava yoluyla zararı önleme imkanı mevcut oldukça Devletin sorumluluğundan ve zarardan söz edilemeyeceğini, davacı tarafın ipoteğin kaldırılması için dava açabilecek ve yanlışlığı düzeltebilecek imkana sahip olduğunu, düzeltme imkanı mümkün iken zarardan söz edilemeyeceğini ve Hazineye karşı tazminat davası açılamayacağını, davacının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığını, tapu kaydı üzerindeki 3.3.1989 tarihli ipotek kaydının taşınmaz satışına engel oluşturmadığını, davacının sözleşme uyarınca satış bedelinin tamamını satış anında almayacağını, satış bedelinin vadeli olarak senetlere bağlandığını, bu sebeple talep edilen tazminat miktarı yerinde olmadığını, davacı tarafın tazminat bedeline satış vaadi...

    Yerel mahkemece tazminat talebine konu taşınmazların .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/10 E. - 2011/21 K. sayılı kesinleşen ilamına istinaden davacı tarafından geri alındığı, bu dosya kapsamında yapılan masrafların da dava dışı ..... yükletildiği, taşınmazların geri alınması sebebiyle davacının maddi bir zararının bulunmadığı, maddi bir zararının oluşmadığı, 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca devletin sorumluluğundan söz edilebilmesi için, tapu sicilinin hatalı tutulması sonucunda maddi bir zararın doğması gerektiği; öte yandan Yargıtay 20....

      Hukuk Dairesi Başkanlığının 10.03.2014 tarih, 2013/21859 Esas ve 2014/6384 Karar sayılı ilamı ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir Hükmüne uyulan bozma ilamında özetle; [...4721 sayılı TMK'nın "sorumluluk" kenar başlığını taşılan 1007. maddesinde "Tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararlardan Devlet sorumludur. Devlet zararın doğmasında kusuru bulunan görevlilere rücu eder" hükmü yer almakta olup, davanın anılan madde hükmü uyarınca Hazine yerine temsilcide yanılma sonucu Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğüne yöneltilmesi, Devletin TMK'nın 1007. maddesi uyarıca tapu sicilinin hatalı tutulmasından doğan zararlardan sorumlu tutulabilmesi için sicilin hukuka aykırı olarak tutulması yeterli olmayıp, zararın da gerçekleşmesi gerekir. Tapu sicilinin tutulması nedeniyle zarar gerçekleşmeden, Devlete başvurulması imkansızdır....

        TAPU SİCİLİNİN TUTULMASINDAN KAYNAKLANAN TAZMİNAT 4721 S....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nun 1007. maddesi uyarınca tazmini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nun 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan kanıt ve belgelere göre davacıların 13.04.2009 tarihinde hükmen iktisap ettiği taşınmazın, tapu kaydının orman olarak tahdit edilen alanda kalması nedeniyle ... 2....

            UYAP Entegrasyonu