Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tapu Sicil Müdürlüğüne husumet yöneltilerek açılması gereken kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir. 1-Düzeltilecek tapu kaydı tüm dayanakları ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus Müdürlüğünden, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtlar da istenmelidir. 3-Taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. 4-İstem konusunda tanık dinlenmelidir. 5-Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri de taşınmaz başında dinlenerek keşif yapılmalıdır....

    Davacılar, dava konusu taşınmazların tapu kaydındaki murislerine ait kimlik bilgilerinin nüfus kayıtları ile uyumlu hale getirilmesini istemiştir. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken taşınmazın malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Bu saptama yapılırken; nüfus müdürlüğünden, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarında malik olarak görünen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mevcut ise bu kişi veya kişiler duruşmaya çağrılarak dava konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerinden sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişilerin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde incelenmelidir....

      Birleştirilen davada davacılar, maliki oldukları 421 ada 5 parsel sayılı taşınmazdaki 4 ve 5 no'lu BB'lerin taraflarından yaptırıldığını, daha sonra arsa sahibi ......... .........ile ......... ...... tarafından arsa paylarının devredildiğini ileri sürerek, dava konusu 4ve 5 no'lu BB'lerin taraflarından yaptırıldığının tespitini istemişlerdir. Birleştirilen davada davalı ......, davacıların kayıt maliki olması nedeniyle dava açmakta hukuki menfaatlerinin bulunmadığını, öte yandan dava konusu taşınmazlarda herhangi bir hakkının bulunmaması nedeniyle kendisine husumet yöneltilemeyeceğini bildirip davanın reddini savunmuştur. Birleştirilen davada davalılar ... ve ......, davayı kabul ettiklerini bildirmişlerdir. Mahkemece, asıl dava yönünden; davacı ......'nin mirasbırakanı ......'in ......... karşılığı kök mirasbırakanlar .........ile ......'nin mirasından .........

        DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, eski tapu kaydı sınırları içerisinde kalan dava konusu taşınmaz tarafların kök mirasbırakanı...’a ait iken; davacıların mirasbırakanları ve babaları ... ile, davalıların mirasbırakanları ve anneleri ... arasında paylaştırıldığını, davalıların, davacıların kullanımına bırakılan bölüme müdahale ettiklerini ileri sürüp elatmanın önlenmesine karar verilmesini istemişlerdir. Davalılar, kök mirasbırakanın sağlığında taşınmazı taksim ettiği iddiasının doğru olmadığını, mirasçılar arasında rızai taksim yapılmadığını, diğer erkek çocukların kendi aralarında mal paylaşımı yaptıklarını, davalıların mirasbırakanı ...’ye de kız çocuğu olduğu için verimsiz arazinin bırakıldığını, sunulan eski tapu kaydı ve vergi kaydında gösterilen miktarların zaten davacıların fiilen kullandıkları yerleri karşıladığını bildirerek davanın reddini savunmuşlardır....

          Dosyada mevcut tapu kayıtlarının incelenmesinden, satış öncesi kayıtta ... karısı ... ile birlikte ... çocukları ..., ... ve ...’nin malik oldukları, yine davacıların murisi ... kızı ...’nın nüfus kaydından annesinin ... kızı ..., kardeşlerinin ise ... çocukları ..., ... ve ... olduğu, bu kaydın tapu kaydı ile uyuştuğu, keşifte dinlenilen yerel bilirkişi ve tanık beyanları ile de davacıların iddiasının ispatlandığı anlaşıldığından mahkemece davacıların tespit hükmünün kabulü yolunda bir hüküm kurmak gerekirken yazılı gerekçe ile eksik değerlendirme sonucu davanın reddine dair tesis edilen hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcır istek halinde davacılara iadesine, bozma nedenine göre davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına 17.11.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle dayanak tapu kayıtları ile 29.12.1978 tarihli kadastro tespit tutanağında dava konusu edilen taşınmazın ¼ er paylarla ... oğulları ...adlarına tespit edildiği ve bu şekilde tapuya tescil edildiği, nüfus kayıtlarına göre ... ve ...’den olma ... isimli dört çocuklarının bulunduğu ve bu kayıtlara göre tapu kayıt maliki olarak görünen ... oğlu ...’in, ..., ... oğlu ...’nın ...olarak davacıların mirasbırakanları olduğunun anlaşılmasına göre davanın kabulüne karar verilmesinde kural olarak bir isabetsizlik yoktur....

              Tapu Sicil Müdürlüğüne husumet yöneltilerek açılması gereken kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir. 1-Düzeltilecek tapu kaydı tüm dayanakları ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus Müdürlüğünden, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtlar da istenmelidir. 3-Taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. 4-İstem konusunda tanık dinlenmelidir. 5-Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri de taşınmaz başında dinlenerek keşif yapılmalıdır....

                ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu kayıt m...ki ile davacıların murisinin aynı kişi olduğunun tespiti isteğine ilişkindir. Mahkemece,iddianın sabit olduğu gerekçesi ile tapu kayıt m...ki ile davacıların murisinin aynı kişi olduğunun tespiti ve tapu ipt... ile davacılar adına miras payları oranında tescile karar verilmiştir. Davacılar, nüfusa kayıtlı olmayan ... vatandaşı miras bırakanları " ... ... Kırmızıeva"'nın m...ki olduğu 780 ada 34 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında isminin "... kızı ......

                  1128 parsel “ sayılı taşınmazdan ev yeri ve yine aynı parselden bahçe yapmaya elverişli yer istediğini, kız kardeşinin bu talebini olumlu karşılayan davalıların kök murisi, müvekkilinin davacıların dayısı Mehmet USLU'nun 1 Eylül 1965 tarihinde kız kardeşi ve aynı zamanda davacı müvekkillerinin kök murisi ve anneleri olan Salime SEVİNÇ'e bahsi geçen 1128 parsel sayılı taşınmazda ev yapılması için arsa ile önünde odunluk ve sayalık ile şu an içinde 49 adet değişik cinste meyve ağacı ile 760 kök çilek ve 7 adet yaklaşık on yıllık gül fidanın olduğu 1.453,50 m² büyüklüğündeki bahçe vasfındaki yeri tahsis ettiğini, davacı müvekkillerinin annesi kök murisleri Salime SEVİNÇ'in de bu yere iki katlı ev ile önünde odunluk ve sayalık yaptığını, ayrıca 1.453,50 m² büyüklüğündeki bahçeye de değişik cinsten 49 adet meyve ağacı ile 760 kök çilek ve 7 adet yaklaşık on yıllık gül fidanı dikerek bu tarihe kadar gerek kendi sağlığında ve gerekse vefatından sonra mirasçıları müvekkilleri tarafından kullanıldığını...

                  Davacı ... ... ile müdahil davacıların dayandığı tapu kaydı tesisinde Haziran 294 Yoklama ve 38 sıra noda “Dere ve Koçumoğlu ve yol” hudutları ile 24 dönüm olarak ... oğlu ... ve ... oğlu ... adına kayıtlı iken K.Evvel 319 tarih 30 ve 10.01.1965 tarih 10 sıra nolu tapu kayıtlarına tedavül görmüştür. K.Evvel 319 tarih ve 30 sıra numaralı tapu kaydı ile 6 dönüm olarak ve tapu kaydı cihetlendirilerek tapu malikleri Süleyman ve ...'in iken taksimen ... hissesine isabet etmekle ...'den evlatları ...adına tescil edilmiştir. Tapu kaydının diğer gittisi olan 10.01.1965 tarih ve 10 sıra nolu tapu kaydı ise 11028 metrekare olarak kök kayıttaki aynı hudutlarla 1/2 pay maliki ...'ın ölümü ile mirasçılarına intikal ile mirasçılardan müdahil davacılardan ... ve ...'ın payları intikal ile adlarına tescil edilmiştir. Diğer tedavül kaydı taksimen tek tapu maliki adına oluşurken 1965 tarih 10 sıra numaralı tedavül kaydında ise 1/2 pay ... oğlu ... üzerinde kalmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu