Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in dava konusu taşınmaz paylarını oğulları ... ile ...'den olma torunları davalı ...'e satış suretiyle temliklerinin 1963 ile 1974 yıllarında yapıldığı, murislerin yaşlı olup muris ...'in tanık beyanına göre bir gözünün görmediği, ölene kadar oğulları ... ile birlikte yaşadıkları, her iki murisin davacıların murisleri olan kızları ile bir problemlerinin bulunmadığı, dolayısıyla kız çocuklarından mal kaçırmalarını gerektiren bir nedenin dosya kapsamı ve tanık beyanları ile sabit olmadığı, davacıların kendi murisleri olan kök murislerden sonra ölmelerine rağmen sağlıklarında anılan taşınmaz temliklerinin muvazaalı olduğu iddiasıyla bir dava açmadıkları, murislerin oğlu ...'in çiftçilik yaptığı, 20 tane ineğinin olduğu, dolayısıyla alım gücünün bulunduğu, diğer taraftan, temlik tarihi itibariyle çekişmeli taşınmaz paylarının değersiz oldukları, ayrıca, bazı temliklerde davacıların murislerinin de aynı akitle pay temlikleri yaptıkları görülmektedir....

    Davacı ... ve arkadaşlarının dayandığı kök murisleri ... adına kayıtlı bulunan 30.05.1962 tarih ve 95 sıra numaralı tapu kaydının hudutları taş, kıraç, darboğaz ve dere olup, her yere uyabilecek nitelikte sınırlar olduğundan, söz konusu tapu kaydının dava konusu taşınmazlara ait olduğunun kabulü mümkün bulunmamaktadır. Bir an için, davacıların dayanak tapu kaydının çekişmeli taşınmazlara aidiyeti düşünülse dahi; dosya kapsamına göre; davalıların sel ve çığ felaketi sonrasında köyün yerleşim yerinin değişmesi nedeniyle kendilerine yer gösterilmesi sonucu taşınmazlara zilyet oldukları, davacıların dayanak tapu kayıt maliki ...'in 1972'de öldüğü ve ölüm tarihinden sonra tapu kaydının intikal görmediği, mirasçılarının zilyet olmadığı anlaşılmaktadır....

      Dosya içeriği ve toplanan delillerden; kök mirasbırakan ...’in kayden maliki olduğu ... ada ... ve ... parsel sayılı taşınmazlardaki, ... ada ... ve ... parsel sayılı taşınmazlarda diğer kök muris ... ile birlikte pay sahibi olduğu paylarını intifa haklarını üzerlerinde bırakmak şartıyla 1/2’şer paylı olarak davalı çocukları ... ve ...’e devrettikleri, daha sonra davalılar tarafından bu taşınmazlardaki payların dava dışı üçüncü kişilere devredildiği, yine ... ada ... parsel sayılı taşınmazda kök muris Halil’in kayden maliki olduğu payını davalı çocukları ... ve ...’e devrettiği, ... ada ... parsel sayılı, ... ada ... parsel sayılı, ... ada ... parsel sayılı taşınmazlarda ki kök murisler ... ve ...’ye ait olan payların da aynı şekilde 1/2’şer paylı olarak davalı çocukları ... ve ...’e devredildiği, daha sonra bu taşınmazların 17.03.1988 de kamulaştırılarak bedellerinin davalılara ödendiği, mirasbırakan ...’in 06.04.1971 de öldüğü, diğer mirasbırakan ...’nin ise 12.12.1987’de öldüğü...

        nın mirasçıları olduğu, davacıların taşınmazı tapu kayıt maliki Mürsel Ağa'dan alacaklarına karşılık satın aldıklarını beyan etmesine rağmen satışın tapu veya adi yazılı bir belge ile ispatlanamadığı, davalıların haricen satış olgusunu kabul etmediği ve satış yapıldığı tarihte tapulu olan taşınmazın resmi memur önünde yapılmayan satış ve devrinin geçersiz olduğu, davacı ve davalıların kök muris ...'nın mirasçıları olması dolayısı ile taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin kazanım açısından hüküm ifade etmeyeceği gerekçesiyle keşif ara kararından sarfınazar edilerek davanın reddine karar verilmiş ise de; uyuşmazlık, tespit maliki ...'dan taşınmazın 1/2'sini davacıların babası Hasan'ın satın alıp almadığı ve satın aldığı iddia edilen Hasan'ın sağlığında dava konusu taşınmazı davacılara devredip devretmediğine ilişkin olup, taşınmaz başında keşif yapılmadan ve taraf tanıkları dinlenmeden karar verilmesi isabetsizdir. Dava, tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir....

          İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davacı tarafından T4’ne başvuru yapılmadan açılan davanın, yerel mahkeme tarafından usulden reddi gerekirken, davanın kabulü kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, Tapu İlçe Müdürlüğü’ne yöneltilerek açılması gereken kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılması, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğunun kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanması, bu saptama yapılırken de; - Düzeltilecek tapu kaydının, dayanakları ile birlikte getirtilmesi, - Nüfus Müdürlüğünden, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığının sorulması, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydının tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmesi, gerekirse kök kayıtların da istenmesi, -Cumhuriyet Savcılığı aracılığıyla taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığının araştırılması, - İstem konusunda...

          Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir. 1-Düzeltilecek tapu kaydı tüm dayanakları ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus Müdürlüğünden, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtlar da istenmelidir. 3-Cumhuriyet Savcılığı aracılığıyla, taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. 4-İstem konusunda tanık dinlenmelidir. 5-Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri de taşınmaz başında dinlenerek keşif yapılmalıdır. Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; Mahkemece Nüfus Müdürlüğü ve C....

            Tapu Sicil Müdürlüğü de yasal hasım olduğundan yargılama giderlerinden sorumlu tutulmamalıdır. Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; Davacı, dava konusu muris babaannesine ait 2185 ada 5 parsel ve 60 ada 2 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında Kaşer olark yazılı bulunan soyadının "Yeşil(Kaşcı)" olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Yargılama sırasında kayıt maliki ... ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı ilgili nüfus müdürlüğünden sorulmamış, Cumhuriyet Savcılığı aracılığı ile taşınmazların bulunduğu mahalde kayıt maliki ... ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmamıştır. Ayrıca dava konusu taşınmazların tapu kayıtları tüm dayanakları (kadastro tutanakları) ile birlikte getirtilerek incelenmemiştir....

              Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir. 1-Düzeltilecek tapu kaydı tüm dayanakları ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus Müdürlüğünden, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtlar da istenmelidir. 3-Cumhuriyet Savcılığı aracılığıyla, taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. 4-İstem konusunda tanık dinlenmelidir. 5-Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri de taşınmaz başında dinlenerek keşif yapılmalıdır. Açıklanan bu hususlar çerçevesinde inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir....

                Tapu Sicil Müdürlüğü de yasal hasım olduğundan yargılama giderlerinden sorumlu tutulmamalıdır. Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; Davacı, dava konusu taşınmazın tapu kaydında ALTINKAYA olarak yazılı bulunan soyadının "ALTIKİYE" olarak düzeltilmesi istemiştir. Mahkemeca davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Yargılama sırasında kayıt maliki ... Altınkaya ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı ilgili nüfus müdürlüğünden sorulmamış, Cumhuriyet Savaılığı aracılığı ile taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ... Altınkaya ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmamıştır. Ayrıca dava konusu taşınmazın tapu kaydında belirtilen dayanak mahkeme dosyası getirtilerek incelenmemiştir....

                  Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir. 1-Düzeltilecek tapu kaydı tüm dayanakları ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus Müdürlüğünden, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtlar da istenmelidir. 3-Cumhuriyet Savcılığı aracılığıyla, taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. 4-İstem konusunda tanık dinlenmelidir. 5-Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri de taşınmaz başında dinlenerek keşif yapılmalıdır. Açıklanan bu hususlar çerçevesinde inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir....

                    UYAP Entegrasyonu