nin 1923 yılında Soyadı Kanunu'ndan evvel vefat ettiğinden soy ismi almadan Nüfus kaydının kapatıldığı, tapuda isim tashihi davalarında hukuki amacın malikin tapu kaydının nüfus kayıtlarına uygun hale getirilmesi olduğu, bu nedenle Soyadı Kanunundan önce vefat ederek soyismi almayan kişinin tapu kaydında soyismi eklemesinin yapılamayacağı” gerekçesiyle; “davacının davasının kısmen kabulü ile, 184 ada 8 Parsel sayılı taşınmazda 2/3 hisseye sahip davacının murisi ...'ın “... ... oğlu ...” olan kaydının “...oğlu ...” olarak; taşınmazda 1/3 hisseye sahip davacının murisi ...kızı ...'nin “... ... kızı ...” olan kaydının “... ... kızı ...” olarak; düzeltilmesine ve tapuya tesciline; davacının murisi ...kızı ...'nin tapu kaydına ... (...) soyisminin eklenmesine ilişkin talebin Murisin Soyadı Kanunundan önce vefatı nedeniyle reddine” karar verilmiştir. Karar, davalı idare temsilcisi tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, vasiyetnamenin tenfizi talebinin kabulü ile muris adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar vermek gerekirken, mevcut malik adı iptal edilmeden tescile karar verilmesi doğru değilse de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 1. fıkrasında “ tapu kaydının “ sözlerinden sonra gelmek üzere “iptali ile ” sözleri eklenerek hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 08.11.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Mülkiyet nakline sebep olunmaması için mahkemece imar uygulaması ile oluşan parselden önceki kök tapu kaydının tapulama tutanakları ve dayanak kayıtları getirtilmeli, muris ...’ın babası ... ve annesi ...’nın nüfus aile kayıt tablosu getirtilerek, ... isimli bir çocuklarının olup olmadığına bakılmalı, bu kayıtların davacı murisi ile ilişkili olup olmadığı denetlenmeli, bu kayıtlar tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, nüfus müdürlüğünden kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, gerekirse kök kayıtlar da istenmelidir. Yine mahkemece davacıdan murisin anne, baba ve kardeşlerinin nüfus kayıt örnekleri istenilerek bu kayıtlar üzerinden nüfus müdürlüğü vasıtası ile araştırma yapılmalıdır. Açıklanan bu hususlar çerçevesinde yapılacak inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir....
Davacılar tarafından, davalılar aleyhine 05.11.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.03.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı idare vekili temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDININ DÜZELTİLMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, miras bırakan ...’nın maliki olduğu 376 parsel sayılı taşınmazda sehven soyadının Kuşam olarak yer aldığını ileri sürerek tapu kaydının nüfus kaydına uygun olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, 14. Hukuk Dairesince; “ tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davaları, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 382. maddesinde belirtilen çekişmesiz yargı işlerinden sayılmalıdır. Kaldı ki, 382. maddenin 2-ç/1 fıkrasında “Taşınmaz üzerinde taraf oluşturulmasına ve hak ihlaline sebebiyet vermeyecek düzeltmelerin yapılması” çekişmesiz yargı işi sayılmış olup, niteliği itibariyle tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davalarından başka bu tarife uyacak bir dava türü de bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 11.04.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında yüzölçümü miktarının düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25.03.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, tapuda yüzölçümü düzeltilmesi istemiyle açılmıştır....
Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir. 1-Düzeltilecek tapu kaydı tüm dayanakları ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus Müdürlüğünden, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtlar da istenmelidir. 3-Cumhuriyet Savcılığı aracılığıyla, taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. 4-İstem konusunda tanık dinlenmelidir. 5-Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri de taşınmaz başında dinlenerek keşif yapılmalıdır. Açıklanan bu hususlar çerçevesinde inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 18.08.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında baba ismi düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.11.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet veya diğer hak sahiplerinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur....
Nüfusa kaydedilmeden ölmüş veya herhangi bir nedenle nüfusta kaydı bulunmayan kişilerin tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi mümkün değil ise de, İdari yoldan tapu kayıtlarında intikal yaptırılamadığından zorunlu olarak dava açılan bu gibi durumlarda tapu malikinin davacıların murisi ile aynı kişi olduğunun ispatlanması halinde “çoğun içerisinde az da vardır” kuralı gereğince bu yönde bir “tespit kararı” verilmelidir. Somut olayda; tapu maliki olarak görünen kişilerin artık nüfus siciline tescili mümkün olmadığından ve dolayısıyla tapu kaydındaki kimlik bilgileri de nüfus kayıtlarına göre düzeltilemeyeceğinden, tapu kayıtlarında intikal yaptırılabilmesi için mahkemece, “dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarında tapu maliki olarak görünen ... (...) ile davacıların murisi ... oğlu ...'ın aynı kişi olduğunun tespitine” şeklinde bir tespit hükmü kurulması gerekirken tapu kaydının yanlış olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 26.12.2006 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında kimlik bilgisi düzeltilmesi ve tespit istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 17.07.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ve davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar, davaya konu 3109 ada 1 parsel sayılı taşınmazın satışı suretiyle taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderildiğini fakat taşınmaz kaydında murislerinin “... kızı ...” şeklinde yazılı olduğundan satış bedelini alamadıklarını, bu nedenle tapu kaydının “... kızı ... Köyük” olarak düzeltilmesini ve davacıların tapu kayıt malikinin mirasçısı olduklarının tespitine karar verilmesini istemişlerdir. Mahkemece kaydının düzeltilmesi istenilen “... kızı ......