Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 19.12.1991 tarihli ve 1985/249 Esas - 1991/775 Karar sayılı temyiz isteminin süreden reddine ilişkin olan Dairemizin 07.02.2022 tarihli ve 2021/3785 Esas - 2022/787 sayılı kararının düzeltilmesi süresi içerisinde dahili davalılar ... ve müşterekleri vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 40. ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18. maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu 1659 parsel sayılı taşınmaza ait tapu kaydının tedavüllü tapu kaydının, taşınmaza kadastro tespiti sırasında uygulanan Nisan 1317 Yoklama, 22 sıra numaralı ve Nisan 1317 Daimi, 30 sıra numaralı tapu kaydının tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile birlikte dosya arasında bulunmadığı gibi, söz konusu tapu kayıtlarının kadastro sırasında gördüğü 1611 parsel sayılı taşınmaza ait kadastro tespit tutanağının onaylı örneği ile kadastro sonucu oluşan tedavüllü tapu kaydının dosya arasında bulunmadığı...
Ancak; Kadastro sırasında, çekişme konusu ....119 ada 33 parsel sayılı 6666 m² yüzölçümündeki taşınmaz,...1954 tarih ve 67 nolu 3676 m² yüzölçümlü tapu kaydı revizyon gösterilerek tarla niteliği ile, yine 31 parsel sayılı 31.911 m² yüzölçümlü taşınmaz, Eylül 1954 tarih 66 nolu 11.031 m2 yüzölçümlü tapu kaydı revizyon gösterilerek tesbitleri yapılmış ve Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/43 Esas sayılı dosyasında davalı olduğu belirtilerek maliki açık bırakılmak suretiyle tesbit tutanakları kadastro mahkemesine gönderilmiştir. Dairenin ilâmının ikinci sayfasının (2) numaralı bendinin üçüncü satırında 119 ada 31 parsele uygulanan Eylül 1954 tarih 66 nolu tapu kaydının yüzölçümü 11.031 m² olarak ilâma yazılması gerekirken maddi hata sonucunda 119 ada 33 parsele uygulanan 67 nolu tapu kaydının miktarı olan 3676 m² olarak yazılmıştır. Maddî hata usulî kazanılmış hakkın istisnasını teşkil eder. Bu nedenle; ilâmdaki bu hatanın düzeltilmesi gerekmiştir....
kesin hüküm nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerektiğine" işaretle bozulduğu, davacı ... vekilinin kararın düzeltilmesi istemi üzerine Dairenin 11.05.2007 gün ve 2007/5195-6244 sayılı kararı ile "Her ne kadar Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/39 E. - 83 K. sayılı dava dosyasında Orman Yönetimi tarafından o tarihteki tapu maliklerine karşı (davalı ve dava dışı üçüncü kişilere karşı) dava konusu olan 123 ada 170 parsel sayılı taşınmaza yönelik olarak tapu kaydının iptali ve tescili talebi ile açılan dava kabul edilerek, tapu kaydının iptaline ve taşınmazın orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilerek kesinleşmiş ise de, anılan kararın kesinleşmesinden önce, 20/09/2001 tarihinde kötü niyetle tapuda satış işlemi ile taşınmazın ...’a devredildiği, Orman Yönetimince, daha sonra 10/01/2002 tarihinde kesinleşen Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/39 E - 83 K. sayılı ilamının infazı için Tapu Sicil Müdürlüğüne başvurduğu ve Tapu Sicil Müdürlüğünün, "başvuru tarihindeki tapu...
Davalı idare vekili kadastro tutanaklarının içeriği ve ifraz belgelerinin celbi ile gerekli araştırmanın yapılmadığı ayrıca, doğum tarihinin düzeltilmesi talebinin reddi ile davalı yararına vekalet ücreti takdiri gerektiği gibi re'sen görülecek yönlerden bozma istemi ile temyiz etmiştir. Dava, Medeni Kanunun 1027.maddesi gereğince tapuda isim düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Tapu kayıtlarının düzgün tutulmasında kamu yararı bulunup, kamu düzenine ilişkin kayıt düzeltme davalarında mülkiyet nakline meydan vermemek için tapu maliki ile adının düzeltilmesi istenen kişinin aynı şahıs olup olmadığının saptanması gerekir. Dava konusu taşınmazın dosyadaki tapulama tutanağına göre senetsizden 05.08.1957 tarihinde 1314 doğumlu ... oğlu ... ... Türk adına bilirkişi beyanı ile tespitinin kesinleştiği ve 03.01.1964 tarihinde ifrazen yine aynı şahıs adına tapu kaydının oluştuğu tespit edilmiştir....
Eldeki davada, kaydının düzeltilmesi istenilen taşınmazın tapu kaydında davacının murisi adına kayıtlı olmayıp, dava dışı “...” adına kayıtlı bulunduğundan ve satış öncesi malik olan davacının murisi adına olan tapu sayfası da kapatılmış olduğundan tapu kaydında düzeltme yapılması mümkün değildir. Ancak davacıların istemine dayanak olan kamulaştırma bedellerinin alınabilmesi için bu konuda mahkemeden tespit istenebilir. Eldeki eda davasının içerisinde davacının tespit istemi de bulunduğundan istemin bu doğrultuda değerlendirilerek sonuçlandırılması gerekirken, tapu kaydının düzeltilmesine ilişkin verilen karar doğru olmamış, hükmün açıklanan bu nedenle bozulması gerekmiştir. Kabule göre de; karar tarihi 12.11.2009 olduğu halde, karar başlığına 15.01.2010 tarihinin yazılması ve Tapu Sicil Müdürlüğü yasal hasım olduğundan yargılama giderlerinden sorumlu tutulmaması gerekirken aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmesi de isabetli olmamıştır....
ye ait olduğunu tapu kayıtlarında adının yanlış yazıldığını belirterek düzeltilmesini istemektedir. Dosyada mevcut nüfus kaydının incelenmesinde; kayıt maliki olduğu iddia edilen "... oğlu ..." nüfus kayıtlarında sağ olarak görülmektedir. Zabıtaca yapılan araştırma sonunda düzenlenen tutanakta ise bu şahsın ölü olduğu bildirilmiştir. Davacı ..., nüfus kaydında sağ olarak görülen ... oğlu ...'nün mirasçısı sıfatıyla davayı açıp, takip ettiğinden resmi kayıtlarda sağ olan şahsın yerine geçip mirasçısı olduğunu ileri sürerek dava açılamıyacağından, öncelikle tapu maliki olduğu iddia edilen ... ölmüş ise nüfustan sağ kaydının düşülerek ölüm kaydının işlenmesi gerekir....
Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması ve tapu kaydındaki malikin yanlış yazılan nüfus bilgilerinin nüfus kaydına uygun hale getirilmesi gerekir. Davacı, 181 ada 14 parsel sayılı taşınmaz kaydında “...” olarak geçen kaydının “...” olarak düzeltilmesini istemiştir. Davaya konu taşınmaza ait ve kadastro tespitine esas alınan 6.3.1987 tarih ve 2 sayılı tapu kaydının incelenmesinde, söz konusu tapu kaydının Edremit Asliye Hukuk Mahkemesinin 28.2.1985 tarih ve 1984/442-1985/41 sayılı ilamı gereğince hükmen oluştuğu anlaşılmaktadır. Tescile esas bu ilamda, karar başlığında ve gerekçe kısmında tapu malikinin kimlik bilgilerinin ... olarak yazıldığı görülmektedir. Ayrıca dinlenen tanıklar da taşınmaz malikinin soyadının ... olduğunu söylemişler, kolluk araştırması ile de ... soyadlı aile bulunmadığı bildirilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİMİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı; nüfus kütüğünde ... olarak kayıtlı olduğu halde 569 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında ...yazıldığını belirterek, anılan parsele ait tapu kaydının nüfus kaydına göre düzeltilmesi isteğinde bulunmuştur. Davalı kurum; davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne, taşınmazın tapu kaydının nüfus kaydına uygun olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Karar, davalı kurum tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi ...'nin raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13. maddesinin j....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 30.09.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27.10.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dosya içine gelen tapu kaydının doğru olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur....
Hükmün davalı idare vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine karar Daire çoğunluğu tarafından; 6 ve 8 parsel sayılı taşınmazlarda kaydının düzeltilmesi istenen davacıların murisi olduğu iddia edilen ... oğlu ... ...’ın nüfus kaydının bulunmadığı, davacıların murisi nüfusa kayıtlı olmadığına göre tapu kaydı ile nüfus kayıtları arasında bağlantı ve tutarlılık sağlanmasının mümkün olamayacağı, bu nedenle tapuda isim düzeltilmesi yolu ile sorunun çözülemeyeceği, nüfus kaydı olmadığına göre tespit hükmü de kurulamayacağı, davanın reddedilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur....