Ancak; Tapu kaydındaki ipotek şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1. bendinin sonundaki (verilmesine) kelimesinden sonra (Tapu kaydındaki ipotek şerhinin, hükmedilen bedele yansıtılmasına) cümlesinin eklenmesine, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 19/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak ; Tapu kaydındaki haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 2. bebdindeki (ödenmesine) kelimesinden sonra (Tapu kaydındaki haciz şerhinin, hükmedilen bedele yansıtılmasına) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki ipotek şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bend olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki ipotek şerhinin tespit edilen bedele yansıtılmasına), cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu durumda anılan Yasa maddesi uyarınca işlem yapılması zorunlu olduğundan davacı Hazinenin davasının durdurulmasına, taşınmazın mülkiyetine ilişkin bir dava bulunmadığından, çekişmeli taşınmazın tespit gibi Hazine adına tescili için kadastro tutanağının aslının Tapu Müdürlüğüne gönderilmesine; tapu kaydına taşınmazın "kadastro tutanağının beyanlar hanesinde yer alan kullanıcı şerhine yönelik olarak Hazine tarafından açılmış bir dava bulunduğu ve bu davanın 6292 sayılı Yasa'nın 9. maddesi uyarınca durdurulduğu" şerhinin yazılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi kabule göre de, tutanağın beyanlar hanesinde yazılı olan kullanıcı şerhinin iptaline karar verilmesi gerekirken edinme sütununda yazılı olan kişilere ilişkin şerhin iptaline şeklinde karar verilerek çelişki yaratılması da doğru olmayıp hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 26.09.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....
Müdürlüğüne gönderilmesine; tapu kaydına, taşınmazın kadastro tutanağının beyanlar hanesinde yer alan kullanıcı şerhine yönelik olarak ... tarafından açılmış bir dava bulunduğu ve bu davanın 6292 sayılı Yasa'nın 9. maddesi uyarınca durdurulduğu şerhinin yazılmasına karar verilmelidir. Mahkemece, açıklanan şekilde hüküm tesisi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir. Davalı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine, 28.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KAMULAŞTIRMA ŞERHİNİN TERKİNİ Dava, tapu kaydındaki kamulaştırma şerhinin terkini istemine ilişkin olup hükmü temyizen inceleme görevi Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 2015/8 sayılı Kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca Yargıtay 5. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 5. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 30.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı ..., taşınmazın kendi kullanımında bulunduğu iddiasıyla adına zilyetlik şerhi verilmesi istemi ile dava açmış, yargılama sırasında , dava konusu taşınmazın çalılık ve kayalık vasfında olduğunu belirterek taşınmazdaki kullanıcı şerhinin iptali istemiyle davaya katılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacının davasının reddine, ...nin davasının kabulüne, dava konusu taşınmazın kullanıcı şerhinin ve tarla vasfının iptaline, taşınmazın çalılık ve taşlık vasfı ile adına tesciline dair verilen kararın temyizi üzerine Yargıtay'ca 6292 sayılı Kanun'un 9. maddesinin 2. bendindeki " tarafından kişiler aleyhine açılan davaların durdurulacağı" hükmü gereğince müdahil ...nin davasının durdurulması ve bu doğrultuda işlem yapılması" gereğine değinilerek hüküm bozulmuştur....
Mahkemesi'nin 1992/77 Esas ve 1997/2 Karar sayılı ilamı ile taşınmazın ... adına tesciline, taşınmazın tapu kütüğünün beyanlar hanesine ...'in zilyet olduğu hususunda şerh verilmesine karar verilmiş, kararın 13.08.1997 tarihinde kesinleşmesi üzerine tapuya tescil edilmiştir. 3402 sayılı Kanun’a 5831 sayılı Kanun’un 8. maddesi ile eklenen Ek-4.madde kapsamında çekişmeli taşınmazda 2010 yılında kullanıcı güncelleme çalışması yapılmış, 1657 parsel sayılı taşınmazın ifrazı ile oluşan çekişmeli 3833 parsel sayılı 5.206,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın ...'ün kullanımında olduğu, üzerindeki 2 adet cam seranın ... oğlu ...'e, üzerindeki zeytin fidelerinin ise ... oğlu ...'a ait olduğu belirlenmiştir. Davacı ..., ... adına olan muhdesat şerhinin kaldırılması ve lehine kullanıcı şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır....
Davacı, çekişmeli taşınmazı satın aldığı ve kendi kullanımında olduğu iddiasına dayanarak, 3402 sayılı Yasa'nın Ek-4. maddesi uyarınca yapılan ve 29.12.2009 tarihinde kesinleşen güncelleme çalışmasına karşı 07.06.2011 tarihinde dava açmış ve tapu kaydındaki kullanıcı şerhinin düzeltilmesini talep etmiştir. 3402 sayılı Yasa uyarınca yapılan gerek kullanım kadastrosu, gerekse de güncelleme çalışması tespitlerine karşı 3402 sayılı Yasa'nın 12/3. maddesinde yazılı on yıllık hak düşürücü süre içinde genel mahkemelerde dava açılmasını engelleyen bir yasa hükmü bulunmamaktadır. Dava, güncelleme tespiti kesinleştikten sonra açıldığına göre, görevli Asliye Hukuk Mahkemesince toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek hüküm kurulması gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş olması isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla davacı ... vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Yargıtay 8....
Hükmü davacılar vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalının tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Davacılar vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Tüm dosya kapsamına göre, diğer temyiz itirazları yerinde değil ise de, dava dilekçesinde talep 164 parsel kaydındaki vakıf şerhinin terkini istemine ilişkindir. Netice-i talep kısmında 280 parsel yazılmış ise de, vakıf şerhi kök tapu olan 164 parsel kaydına yazılmış, 164 parsel de kamulaştırma ile 280, 281 ve 282 parsellere gitmiştir. 282 parsel sayılı taşınmazda da davacıların payları bulunduğu gibi bu parsele de vakıf şerhi aktarılmıştır. Dolayısı ile kök 164 parsel kaydındaki vakıf şerhinin terkini istenmekle bu talebin 164 parselin gitti kayıtlarını da kapsadığı açıktır....