Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; Davacı, dava konusu 499 parsel sayılı taşınmaz kaydında murisinin “...” yazılı baba adının “...” olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne, 20 parsel numaralı taşınmazın malik hanesinin “... oğlu ... ” olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Davalı ... kararı temyiz etmiştir. Dava Medeni Kanunun 1027. maddesi gereğince tapuda isim düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Tapu Kayıtlarının düzgün tutulmasında kamu yararı bulunup, kamu düzenine ilişkin kayıt düzeltme davalarından mülkiyet nakline meydan vermemek için tapu maliki ile adının düzeltilmesi istenen kişinin aynı şahıs olup olmadığının saptanması için yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda araştırma yapılması gerekirken, mahkemece sadece tanık beyanı ve Cumhuriyet Savcılığı tarafından yapılan araştırmaya dayanılarak, nüfus müdürlüğünden yapılması gereken araştırma yapılmaksızın karar verilmiştir....
kaydında, malik olarak görünen muris... .'...
Bu bağlamda tapu sicilinde murisin adı, soyadı veya baba adının düzeltilmesi isteniyor ise murisin mirasçılarını gösterir veraset belgesinin dosyaya ibrazı sağlanıp, diğer kayıt ve belgelerle birlikte incelenerek, nüfus kaydı ile karşılaştırılmalıdır (YHGK'nın 2018/890 E ve 2021/1739 K sayılı kararı). O halde mahkemece, tapu kaydı malik hanesinin düzeltilmesi istemli davalarda izlenmesi gereken yöntem gereğince araştırma ve inceleme yapılması, mahallinde keşif yapılarak tanıkların duruşmada değil keşif mahallinde dinlenilmeleri, ayrıca resen tespit edilecek mahalli bilirkişiler ile mevcut muhtar ve azaların, taşınmazın komşu parsel malik veya hissedarlarının, hayatta iseler tespit bilirkişilerinin bilgilerine başvurulması ve tespit malikinin kim olduğunun hiç bir şüphe ve tereddüte mahal vermeyecek şekilde tespit edildikten sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekmektedir....
Tapu kaydında düzeltme yapılması istenilen dava konusu taşınmazların tapu sicilinin maliki belirleyen bölümünde davacıların nüfus kayıtlarındaki soyadları ile tapu sicilindeki soyadlarının farklı olmadığı, tapu sicilinde her iki davacının soyadının da "..." olduğu görülmektedir. Yerel mahkemece tapu sicilinin malik hanesinde güzeltilmesi gereken bir soyisim yanlışlığı bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulü yönünde hüküm kurulması yanlış olmuş kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 8.11.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Buna göre; kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenen tapu maliklerinin fiiliyatta mirasçıları mevcuttur. Davacının ise, kimlik bilgileri düzeltilmesi istenen kayıt maliklerinin mirasçısı olup olmadığı belirsizdir. Davacının, kimlik bilgileri düzeltilen tapu malikleri ile arasında miras irtibatını kuracak şekilde dosyada veraset belgesi bulunmadığından mahkemece öncelikle yapılması gereken ..., aktif husumet ehliyetinin tespiti bakımından araştırma yapmak, sonrasında işin esasını incelemek olmalıdır. Diğer yandan, hüküm kısmının (D) bendinde ".Asliye Hukuk Mahkemesinin 1970/173 esas, 1970/136 karar sayılı veraset ilamı ile muris . mirasçısı . (...)'in tapuda malik olarak gösterilmesine ve tapu kaydında bulunan ... kızı.'in tapu kaydından terkinine" denilmek suretiyle davacı vekilinin talebi doğrultusunda tapu kaydına tescil ve terkin hükmü kurulmuştur. Halbuki; somut uyuşmazlıkta açılan dava tapu kaydında isim tashihi davası olup, tapu iptali ve tescil davası değildir....
Tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesine veya tespitine ilişkin olarak açılan bu davalarda, kayıt malikinin tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin nüfus kaydı ile uyumlu hâle getirilmesi amaçlanmıştır. Ancak, taşınmazların edinilmesi sırasında tapuya malik isminin ve diğer nüfus kayıt bilgilerinin hatalı ya da eksik yazılmasından kaynaklanan bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekmektedir. Bu nedenle ilgili tapu müdürlüğüne husumet yöneltilerek açılması gereken kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, yapılacak inceleme ve araştırma sonucunda tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığı takdirde davanın kabulü yoluna gidilmelidir....
Dava, tapu kaydında isim düzeltilmesi istemine ilişkindir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre davalının diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Davacı dava konusu taşınmazların kayıt malikinin kimlik bilgilerinin nüfus kaydına uygun olarak tapu kaydında düzeltilmesini istemiştir. HUMK'nun 74. maddesi uyarınca hakim iki tarafın iddia ve savunmaları ile bağlı olup, talepten başka bir şeye karar veremez. Somut olayda da; davacının istemi tapu kayıtlarındaki kimlik bilgilerinin nüfus kayıtlarına göre düzeltilmesi olduğu halde sadece kayıt malikinin isminin tespitine karar verilmesi düzeltme talebi konusunda hüküm kurulmamış olması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 30.03.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİM Taraflar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraf vekilleri tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Davacı ..., kayden malik bulunduğu 125,199,359,853,1630,1868 ve 1893 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında “Acil” olarak yazılı soyadının “Açil” olarak düzeltilmesi istemli eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, 359 parsel yönünden davanın reddine, diğer parseller yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir....
Açıklanan bu hususlar çerçevesinde yapılacak inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir.Davanın niteliği gereğince, yargılama harcı ve vekalet ücreti maktu olarak belirlenmelidir.Tapu Sicil Müdürlüğü de yasal hasım olduğundan yargılama giderlerinden sorumlu tutulmamalıdır.Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında;Davacı vekili, 1993 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında, kayıt maliki .'in isminin "..." olarak tashihini istemiş, ayrıca 1993 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında malik olarak gözükmeyen .'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.04.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 22.02.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir....