"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİM Taraflar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Davacı, muris dedesi...'nun paydaşı olduğu 112 ada 48 parsel sayılı taşınmaz tapu kayıtlarında malik kimlik bilgilerinin ... olarak yazıldığını, tapu malik kimlik bilgilerinin ... oğlu ...'den olma 01.07.1853 ... doğumlu Hacı ... olarak düzeltilmesini istemiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Mahallesi çalışma alanında bulunan 444 ada 3 parsel sayılı 90,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, çifte tapu kaydı nedeniyle malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edildikten sonra, 1987 yılında yapılan imar uygulaması sonucunda 97,00 metrekare yüzölçümü ile 1873 ada 8 parsel numarası verilerek ... Belediyesi adına tescil edilmiştir. Davacı Hazine, kadastro tespiti sırasında çekişmeli taşınmazın malik hanesinin açık bırakıldığını, bilahare Encümen kararı ile ... Belediyesi adına tescil edildiğini ve satış nedeniyle davalılara intikal ettirildiğini, buna karşın Encümen Kararının İdare Mahkemesince iptal edilerek bu kararın kesinleştiğini, dolayısı ile tescilin yolsuz hale geldiğini ve çekişmeli taşınmazın Hazine adına kayıtlı tapu kaydının kapsamında kaldığını ileri sürerek, malik hanesinin Hazine adına doldurulması istemiyle dava açmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 27.01.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 19.10.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, dava konusu 74, 623 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında ...” biçimindeki kimlik bilgilerinin ...olarak, 1074, 164 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında ...biçimindeki kimlik bilgilerinin... olarak, 1075, 623, 164, 378 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında...biçimindeki kimlik bilgilerinin “... oğlu ...” olarak ve 1074 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında ...” biçimindeki kimlik bilgilerinin ise “... oğlu ...” olarak düzeltilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17.04.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında düzeltim istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 22.07.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, murisinin dava konusu 89 ada 12 ve 13 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında “...” biçimindeki kimlik bilgilerinin “...” olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Tapuda kimlik bilgileri düzeltilmesine ilişkin davalarda amaç tapu kaydındaki malik bilgilerini nüfus kaydına uygun hale getirmektir....
Mahallesi, 148 parsel sayılı taşınmaza uzun zamandır zilyet olduklarını, ancak kadastro çalışmaları sırasında bu yerin malik hanesinin boş bırakıldığını sonradan öğrendiklerini ileri sürerek taşınmazın kendi adlarına tescilini talep etmişlerdir. Dosyanın incelenmesinde, davacıların hak iddia ettiği ..., ... Mahallesi, 148 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında malik hanesinin boş bırakılması nedeniyle kadastro tutanaklarının tamamlandığından ve dolayısıyla kesinleştiğinden söz edilemeyeceği, kesinleşmeyen tutanaklara ilişkin olarak açılacak davalara bakma görevinin Kadastro mahkemelerine ait olduğu anlaşılmakla, uyuşmazlığın Kadastro Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nun 21. ve 22. maddeleri gereğince ...1. Kadastro Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 01.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KADASTRO Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında dava konusu 1658 ada 1 parsel sayılı taşınmaz malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiş, 23.03.2000 tarihinde imar-ıslah uygulaması nedeniyle 10080 ada 8 parsel sayısını alarak 85,83 metrekare yüzölçümlü arsa niteliği ile davalı olarak tescili yapılmıştır. Davacı... dava konusu taşınmazın malik hanesinin boş olduğunu ileri sürerek ... adına tapuya tescil istemi ile dava açmıştır. Yargılama sırasında ... ve ... miras yolu ile gelen hak ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli taşınmazın adlarına tescili istemiyle karşı dava açmışlardır....
“Mülkiyet hakkının tescili” başlıklı Tapu Sicil Tüzüğünün 25. maddesinde kütükte bulunması zorunlu bilgiler; malikin adı ve soyadı, baba adı ile edinme nedeni, tarih ve yevmiye numarasından ibarettir. Görülüyor ki; bunların arasında malikin anne adı yer almamıştır. Dolayısıyla tapu kütüğünde bulunması zorunlu olmayan nüfus bilgilerinin ilavesi veya düzeltilmesi dava yoluyla istenemez. Şayet tapunun tesciline dayanak yapılan işlemde düzeltmeyi gerektirir bir hata yapılmışsa, bu hata tüzüğün 87. maddesi uyarınca ilgilisinin başvurusu üzerine o maddedeki konular araştırılarak idarece düzeltilmelidir. Nüfus kimlik bilgileri bir bütündür. Bu tür davalarda amaç tapuda malik olarak görünen kişilerin kimlik bilgilerinin nüfus kayıtlarına uygun hale getirilmesidir. Davacının murisinin nüfus kaydında "... ve ... oğlu ......
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Tapu kaydında düzeltme istemine ilişkin davada ......... Asliye Hukuk Mahkemesi ve Yunak Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, dava konusu taşınmazların malik hanesindeki doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince,davanın çekişmesiz yargı işi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, uyuşmazlığın davcının tapu kaydında malik olarak gözüken kişi ile aynı kişi olduğunun tespitine ilşkin olduğu ve davanın ilk açıldığı Mahkeme olan Asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, dava konusu 101 ada, 167 ve 173 parsel sayılı taşınmazlarda iştirak halinde malik olduklarını, mirasçılar arasında görülen ... isminde kardeşlerinin olmadığını, nüfus kaydının düzeltilmesi istemli davanın kabulle sonuçlandığını, taşınmaz üzerindeki mülkiyet haklarını kullanabilmek için tapu kaydında iştiraken malik görünen ... kaydının iptali ile payının adlarına intikalini istemişlerdir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece; “…tapu sicillerinin tutulması kamu düzeni ile ilgili olup hâkim doğru sicil oluşturmakla yükümlüdür. Kurulacak olan hükmün de infaza elverişli olması gerekir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1962/38 esas sayılı dosyaları ile dava açıldığından dava sonuna kadar malik hanesinin açık bırakıldığı, yine aynı şekilde ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1962/493 esas, 1962/497 esas ve 1963/81 esas sayılı dosyaları ile dava açıldığı, bu nedenle dava sonuna kadar malik hanesinin açık bırakıldığı, müsnet dava dosyalarındaki davalıların tapu kaydında davalı olarak gözüken kişiler olduğunun açıkça anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili ile ihbar olunan vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3561 sayılı Kanuna dayalı olarak açılan kayyım atanması istemine ilişkindir....