Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın açtığı birleştirilen davada da ... ... davalılar ... ... oğlu ... mirasçılarının tapu kaydında baba adı düzeltilerek mülkiyet nakline sebebiyet verdiklerini belirtmiş ve kaydın yeniden düzeltilmesini istemiştir. Bir davada olayları anlatmak tarafların hukuki nitelemeyi yapmak ise mahkemenin görevidir. (HUMK.m 761) Davacı ...'ın dayandığı vakıalar ve istemi mülkiyet nakli oluşan taşınmazın yeniden kendi miras bırakanları adına tesciline yöneliktir. Dava bu hali ile tapu iptali tescil olarak değerlendirilmelidir. O halde mahkemece yapılacak iş, öncelikle tapu iptali tescile yönelik birleştirilen davayı ayırarak araştırma ve inceleme yapılması ve varılacak sonuca göre hüküm kurulması olmalıdır. Tapu kaydında isim düzeltilmesine ilişkin ilk davada bu davanın sonucu beklenerek çözülmelidir. Açıklanan tüm bu olgular üzerinde durulmadan yazılı gerekçelerle davaların reddi doğru değildir. Karar bozulmalıdır....

    Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydında mevcut ipoteğin ve haczin hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının, bedele ilişkin 3. bendinin sonuna (Tapu kaydında mevcut ipoteğin ve haczin ait olduğu davacı paydaşlar yönünden yapılacak ödeme sırasında bedele yansıtılmasına) cümlesinin eklenmesine, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz ve karar düzeltme harçlarının istenildiğinde iadesine, 09.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Ancak; Taşınmazın tapu kaydında yeralan takyidatların hükmedilen bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi, Gerekceli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Taşınmazın tapu kaydında yeralan takyidatların hükmedilen bedele yansıtılmasına) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        hissesi üzerinde bulunan takyidatların hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydında davacılardan ... hissesi üzerinde bulunan takyidatların hükmedilen bedele yansıtılmasına,) cümlesinin eklenmesine, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan karar düzeltme harcı ile peşin alınan alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 23/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydında davacılar ... ve ... hisseleri üzerinde bulunan takyidatların hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydında davacılardan ... ve ... ait hisseler üzerinde bulunan takyidatların hükmedilen bedele yansıtılmasına,) cümlesinin eklenmesine, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz ve karar düzeltme harçlarının istenildiğinde iadesine, temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 23/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan takyidatların hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan takyidatların hükmedilen bedele yansıtılmasına,) cümlesinin eklenmesine, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalı ... Başkanlığından peşin alınan temyiz ve karar düzeltme harçlarının istenildiğinde iadesine, temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 23/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Açıklanan bu hususlar çerçevesinde inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir. Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; Davacı, dava konusu . Köyü 34 parselin murisi . oğlu ....’e ait olduğu halde olduğu halde tapu kaydında soy ismi yazılmadığından bahisle tapu kaydında düzeltme yapılmasını talip etmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 05.01.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında düzeltme istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20.10.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, dava konusu 167 ada 5 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında, “... oğlu ...” şeklindeki kimlik bilgilerinin “... oğlu ...” olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü davalı idare vekili temyiz etmiştir....

                  Ancak tapu kayıt maliki....'in nüfus kaydında yer almayan önceki soyadı "..." in de hükümde yer alarak, tapu kaydının "... kızı ... ... (...)" olarak düzeltilmesine karar verilmesi isabetsizdir. Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin adı, soyadı, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme taleplerinin kaynağını oluşturur. Bu tür işlerde kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesine veya tespitine ilişkin taleplerdeki amaç, kayıt malikinin tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin nüfus kaydı ile uyumlu hale getirilmesidir....

                    Tüm bu açıklamalar karşısında, mahkemenin az yukarıda değinilen hükmü ile tapu kaydında bulunması zorunlu olmayan malikin ana adı ve doğum tarihindede düzeltme yapması doğru olmamıştır. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HUMK.nun 438/VII maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekir iken onandığı anlaşıldığından davalının karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda 1 numaralı bentte yazılı nedenlerle davalının sair itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte yazılı nedenlerle karar düzeltme isteminin kabulüne, Dairemizin 15.11.2007 tarih ile 2007/12577 - 14294 sayılı onama ilamının kaldırılmasına, hüküm fıkrasının 2. maddesinin hükümden çıkartılarak yerine ikinci madde olarak “davanın kabulü ile ... İli, ... İlçesi, ......

                      UYAP Entegrasyonu