Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİM Taraflar arasında görülen davada; Davacı idare, "...oğlu..."'nin kayden maliki olduğu 157 ada 6 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında soyadının "..." olarak yer aldığını, gerçekte nüfus kaydında soyadının "..." olduğunu, tapu ve nüfus kayıtları birbiri ile uyumlu olmadığından çekişmeli taşınmaz kamulaştırılmasına rağmen adlarına tescil işleminin gerçekleştirilemediğini ileri sürerek, anılan taşınmazın tapu kaydında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesini istemiş, yargılama sırasında ıslah ile bu defa kayıt malikinin adının tapu kaydında "..." olarak yer aldığını, gerçekte nüfus kaydında adının "..." olduğunu, kayıt düzeltme isteğinin soyada ilişkin değil adın değiştirilmesine yönelik olduğunu beyan etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/09/2021 NUMARASI : 2017/21 2021/626 DAVA KONUSU : Tapu Kaydında Düzeltim (Terkin İstemli) KARAR : İlk derece mahkemesince verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olması nedeniyle dosya ve ekleri incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Asıl dosya davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava konusu İstanbul ili, Sultanbeyli ilçesi, Mimar Sinan mah. 3 pafta, 281 parsel yeni kaydı, 111 ada, 3 parsel sayılı yerde bulunan 118,45 m2 lik kısma ait tapu kaydının beyanlar hanesindeki "kullanıcısının tespit edilemediğine dair şerhin" iptali ile aynı taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesine 18/08/2000 tarihinden beri kullanıcısının müvekkili olduğuna dair şerh kaydının işlenmesini talep ve dava etmiştir....

    1959/102 Esas 1959/117 Karar sayılı ilamına istinaden taşınmazın Üzeyir, Ferhat, Hasan ve Fatma HOROZ adlarına hükmen tescil edildiğini, davacının babası muris T4 taşınmazda hissesi bulunduğu ancak soyadının HOROZ olarak yazıldığını, Tapu Müdürlüğüne düzeltim talepli yaptıkları başvurunun hükmen tescil nedeniyle red edildiğini, taşınmaz kayıtlarında T4 olarak görünen kaydın T4 olarak düzeltilmesini talep ve dava etmiştir....

    Somut olayda, eldeki davada davacılar, Tapu Sicil Müdürlüğü tarafından 18.10.2017 tarihinde yapılan işlemle tapu kaydındaki "Mustafa oğlu Ömer Okçu"nun T.C Kimlik nolu "Mustafa oğlu Ömer Demirkazık" olarak düzeltilmesine ilişkin iptali ile yeniden Mustafa oğlu Ömer okçu adına tescilini iddiasına dayalı olarak Mustafa oğlu Ömer Demirkazık mirasçıları hasım gösterilmek suretiyle açılmış olup, Dairemizin 2021/37 E., 2021/100 K. Sayılı ilamında da belirtildiği üzere çekişme konusu taşınmazla ilgili mülkiyet ihtilafının bulunduğu ortadadır. Bu uyuşmazlık hasımlı olarak açılan tapu iptali ve tescil davası olup çekişmesiz yargı usûlünün uygulandığı tapu kaydında düzeltim davası değildir. Bu nedenle İlk derece mahkemesinin görevsizlik kararı usul ve yasaya uygun olduğundan davacılar vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı Hmk'nun 353/1- b.1 maddesi gereğince reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, çekişme konusu 2969 parsel sayılı taşınmazın 20.05.1965 tarihinde tapulama işlemi ile “... oğlu ...” adına tespit ve tescil edildiğini, açtığı tapu kaydında düzeltim davası neticesinde ... 5.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/218 Esas, 2012/27 Karar sayılı, 19.01.2012 tarihli ilamıyla, kayıttaki ... oğlu ... şeklindeki kimlik bilgisinin mirasbırakan dedesi “ ... oğlu ... “ olarak düzeltilmesine karar verilip kararın kesinleştiğini, diğer taraftan bir kısım davalıların mirasbırakanı ... tarafından “kayıt m...kinin kendi mirasbırakanı ... oğlu . ... ...” olduğu iddiası ile açılan tapu kaydında düzeltim davası sonunda ... 4.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/251 Esas, 2011/375 Karar sayılı 24.06.2011 tarihli ilamıyla da davanın kabulüne karar verildiğini, bu kararın tapuda infaz ettirilip ... oğlu ... şeklindeki kaydın “... oğlu ... ... ...” olarak düzeltildiğini, kararın kesinleşmesinin ardından yapılan intikal işlemleri ile ... oğlu...

        İSTİNAF SEBEPLERİ:Davalı T3 vekili istinaf dilekçesinde özetle; Tapu Sicil Tüzüğü’nün 75. maddesinde, Kadastro çalışmalarından kaynaklanan malikin veya hak sahibinin adı, soyadı ve baba adına ilişkin tapu kütüğündeki yazım hatalarının ilgilisinin başvurusu üzerine düzeltileceği ve kayıt düzeltmeleri için müdürlüklere başvuru yapılmasının zorunlu olduğunun belirtildiğini, Anayasa Mahkemesi kararı ilgilisi tarafından tapu kaydında düzeltim davası açılmadan önce tapu müdürlüğüne yapılan başvurunun reddedilmesi durumunda ilgili ret kararına karşı tapu müdürlüğünün bağlı bulunduğu bölge müdürlüğüne ve genel müdürlüğe itiraz edilmeden dava açılabilmesine ilişkin olduğunu, idareye hiç başvuru yapılmadan dava açılmasına cevaz vermediğini, bu nedenle dava açmadan önce davacının, TST’nün 75. maddesi uyarınca Tapu Müdürlüğü’ne başvurusu bulunmadığından, davanın usulden reddi gerektiğini, Tapu kaydında düzeltim davalarında, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi veya mirasçısı olduğu...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVATÜRÜ:YARGILAMANIN YENİLENMESİ Taraflar arasında görülen yargılamanın yenilenmesi davası sonunda, yerel mahkemece yargılamanın yenilenmesi isteminin kabulüne ilişkin olarak verilen karar iptali istenen karardaki davacı ... ve davalı Tapu Müdürlüğü vekili tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülü düşünüldü. KARAR- Dava yargılamanın yenilenmesi isteğine ilişkindir.Yargılamanın Yenilenmesini isteyenler vekili özetle, ... tarafından açılan tapu kaydında düzeltim davası sonunda mahkemece ... İlçesi ... Mah. 845 ada 4 parselde ...'ün baba isminin ...olarak düzeltilmesine karar verildiğini, kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiğini, ancak mahkeme kararına dayanak olan tapu kaydında dava konusu taşınmazın ... ve ...'in annesi ... adına kayıtlı olduğunu, ...'...

          Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu 964, 1231 ve 1312 parsel sayılı taşınmazların senetsizden ... adına kadastro tespitinin yapıldığı, yapılan tespite 31.07.1974 tarihli dilekçe ile dava dışı ...'in itiraz ettiği, ...'in 27.08.1992 tarih ve 2438 yevmiye numaralı, hükmen tescil işlemi neticesinde 1231 ve 1312 parsel sayılı taşınmazlarda 1/4 paydaş, aynı tarih 2439 yevmiye numaralı, hükmen tescil işlemi ile de 964 parsel sayılı taşınmazda 10/40 paydaş hale geldiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, tapu kaydında düzeltim davalarında taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin adı, soyadı, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme taleplerinin kaynağını oluşturur. Bu tür işlerde kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir....

            Davalı ..., davacının davasını tapu kaydında düzeltim şeklinde nitelendirmesine rağmen dilekçenin sonuç ve istem kısmında, tapu iptal ve tescil talep ettiğini, bu çelişki nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesini, davanın tapu iptal ve tescil olarak görülmesi halinde; tarafların fiili kullanımları ile tapu kaydında parsel bilgilerinin uyumlu olmaması nedeniyle, bu yanlışlığın tapu kayıt bilgilerinin düzeltilmesi ile çözülebileceğini, tapu iptal ve tescil talebinin de reddi gerektiğini, tapu kaydında düzeltim davasının da görevli Mahkemede açılmadığını, ayrıca husumetin yanlış yöneltildiğini ileri sürerek davanın husumet yokluğu sebebiyle reddi gerektiğini savunmuştur....

              Dosya içeriği ve toplanan delillerden, dava konusu taşınmazın tapu kaydında ....., ... ve ...’nin kimlik bilgilerinin eksik yazıldığı saptanmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş olması kural olarak doğrudur. Ancak, bilindiği üzere tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesine veya tespitine ilişkin taleplerdeki amaç, kayıt malikinin tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin nüfus kaydı ile uyumlu hale getirilmesidir. Ne var ki, getirtilen nüfus kayıtlarında, kayıt düzeltilmesi istenilen ...’in, ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 10.12.1958 tarih ve 1958/398 Esas, 1958/459 Karar sayılı ilamıyla “...’’ olan soyadını değiştirerek “...” soyadını aldığı, yine kayıt düzeltilmesi istenilen ...’nin de soyadı “...” iken, boşanmasıyla “....” olan kızlık soyadını aldığı saptanmış olmakla, kararda bu hususun gözetilmemesi isabetsizdir. Davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazı yerindedir....

                UYAP Entegrasyonu