WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı .... bankası A.Ş'nin tapuda; 31.12.2015 tarih ... yevmiye numaralı ipotek belgesi ile aynı tarih ... yevmiye numaralı ipotek belgesi ile taşınmaza birinci derecede ipotek tesis ettiği anlaşılmıştır. 4721 sayılı TMK' nın 1023 maddesinde " tapu kütüğündeki tescile iyi niyete dayanarak mülkiyet veya başka bir ayni hak kazanan 3. Kişinin bu kazanımı korunur" düzenlemesi somut olayda değerlendirildiğinde ipotek alacaklısı bankanın kredi teminatı olarak gösterilen tazınmaza ipotek tesis etmeden önce kredi teminat borçlusu ......

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 12.05.2007 gününde verilen dilekçe ile haciz şerhinin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27.03.2001 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 06.02.1996 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayanılarak tapu kayıtlarına yersiz işlendiği ileri sürülen haciz şerhlerinin terkini istemi ile açılmıştır. Davalı ..., diğer davalıya bir borcu olmadığını haciz şerhlerinin danışıklı olarak kayıtlara işlendiğini; diğer davalı ... ise kayıt maliki ...’den alacağı olduğunu, hacizlerin kesinleşen icra takibi sebebi ile kayıtlara işlendiğini, açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece dava kabul edilmiştir. Hükmü davalı ... temyiz etmiştir....

      Davalı Halkbank vekili cevap dilekçesi ile; davaya konu edilen olayın, müvekkili bankanın, dava dışı şirkete kullandırmış olduğu bir krediden kaynaklandığını, müvekkili banka açısından acılan davada mahkemenin görevsiz olduğunu, davanın ticaret mahkemesinde açılması gerektiğini, davacı ile müvekkili banka arasında herhangi bir hukuki ilişkinin mevcut olmadığını, tesis edilen ipoteğin T.Halk Bankası A.Ş. tüzel kişiliğine hitaben tesis edildiğini, davacı tarafın taleplerinin zamanaşımına uğradığını, taşınmazın tapu kaydında aile konutu şerhinin bulunmaması nedeniyle ipoteğin kaldırılması talebi ve dava dilekçesindeki diğer tüm iddiaların hukuka aykırı olduğunu, taşınmazın tapu kütüğüne aile konutu şerhi işlenmesi gerektiğini, şerhin etkisinin kurucu nitelikte olduğunu, müvekkili banka lehine ipotek tesis edilirken, tapu kaydında aile konutu şerhinin bulunmadığını, bankanın tapu siciline güvenerek ipotek tesis ettiğini, bankanın iyi niyetinin korunması gerektiğini, somut olayda ipotekli taşınmaz...

      Somut davaya geldiğimizde;davalı eş ve davalı banka arasında yapılan tasarruf işlemiyle aile konutunun tapu kaydına konulan ipotek kaydı,ayni hakka ilişkin bir tasarruf işlemi olup;TMK.194/1 maddesi yönünden değerlendirilebilecek bir tasarruf işlemidir.İpotek işlemi sırasında davacı eşin açık rızasının varlığı konusunda,bu konuda ispat yükü kendisine düşen davalılar bir delil bildirmemiştir.Esasan açık rızanının alınmadığı hususunda da bir çekişme bulunmamaktadır.Davalı banka,ipotek işlemi sırasında tapu kaydında aile konutu şerhi(TMK.md.194/3) bulunmadığını,kendilerinin buna güvenerek hak iktisap ettiklerini,iyiniyetli sayılmaları ve TMK.1023.madde uyarınca iktisaplarının konunması ve bu sebeple davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.Yukarda açıklandığı gibi,burada iyiniyet savunmasına değer verilemez ve TMK.1023.maddedeki iyiniyet karinesine dayanma imkanı bulunmamamtadır.Tasarruf ancak TMK.2.maddesindeki hakkın kötüye kullanılması yasağı çerçevesinde korunabilir....

        İleri Sürülen İstinaf Sebepleri; Davalı vekili tarafından süresinde sunulan istinaf dilekçesinde özetle; -Davacı tarafça müvekkil kuruma karşı daha önceden kamulaştırmasız el atma davası açıldığı, tapu kaydına konulan 31/b şerhinin anılan davaya istinaden konulduğu, -Kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davalarında müvekkil kurum lehine hükmedilen irtifak hakkının tescili davacıların taşınmaz mülkiyetini devri sebebiyle yapılamadığı, Adıyaman ilindeki tüm mahkemelerde açılan kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan tazminat davalarına sunulan cevap dilekçesinde tapu kaydının beyanlar hanesine yazılan ve malikin taşınmaz üzerindeki tasarrufunu kısıtlamayan ve ancak taşınmazın devri halinde yeni malik davayı bilerek taşınmazı satın almış olacağından tescil işleminin gerçekleşmesine imkan tanıyan ''davalıdır'' beyanı konulmasının talep edilmesine rağmen mahkemelerce bu hususun dikkate alınmadığı, -Davacı taraf şerhin kaldırılması için müvekkil kuruma veya tapu müdürlüğüne...

        kayıtların kaldırılmasını davalı belediyeden istediğini, davalı tarafın kendince belirlediği fahiş bedellerin ödenmesini şart koştuğunu, davalının ipoteği kaldırmak için malikten yüksek bedel talep etmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, ipotek bedelinde her hangi bir uyarlama veya güncelleme yapılamayacağının açıkça belirtildiğini, belirtilen nedenlerle ve aynı ipotek kaydına ilişkin kesinleşmiş emsal kararlar karşısında, müvekkilinin kendisine ait taşınmazın tapu kaydındaki ipotek bedelini ödemeye hazır olduğundan, mahkemece belirlenecek miktarın dosyaya depo edilerek taşınmazın kaydındaki ipotek şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        sonra tapu müdürlüğünün talebi hukuken veya fiilen yerine getirmediği belgelendirilmedikçe, malik olmayan eşin tapu kütüğüne konutla ilgili şerh konulmasını doğrudan dava yoluyla istemekte artık hukuki yararının bulunmadığı, aynı sonucu tapu müdürlüğüne yapacağı başvuruyla elde etmesinin imkan dahilinde olduğu, davacının dava açmakta hukuki yararının bulunması, dava şartı olup, davanın her aşamasında ileri sürülüp sürülmediğine bakılmaksızın hakim tarafından kendiliğinden gözetilmesi gerektiği, bu hali ile aile konutu şerhi konulmasına ilişkin davanın hukuki yarar bulunmadığından usulden reddine karar verilmiştir....

          nın rızası alınmadan bu taşınmaz üzerine ipotek konulduğunu, bu ipotek tesisi ile davalı banka tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibine geçildiğini, bu durumun aile konutları üzerinde açık bir tehdide dönüştüğünü, aile konutu üzerindeki ipotek tesisinin yaşam, konut ve barınma haklarını tehdit altına aldığını davalıların aralarında akdettikleri 25/08/2011 tarih ve 547 sayılı kredi sözleşmesinde ortak aile konutu olan Konya ili, ... ilçesi, ... Mah. 14363 ada, 1 parsel A blok, Zemin kat 2 bağımsız bölüm nolu evleriyle ilgili açık rızaları alınmadan tapu sicil kaydına konulan ipoteğin kaldırılmasına, her türlü satış ve icra işlemlerinin dava sonuçlanıncaya kadar tedbirden durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir. II....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalılar aleyhine 11.10.2006 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.10.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... ve ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, ipotek şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. Davalılar, ipotek bedelinin ödenmediğini, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece dava kabul edilmiştir. Hükmü, bir kısım davalılar temyiz etmiştir. İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır....

              KARAR Davacı, davalı bankadan 2006 yılı Eylül ayında konut kredisi kullandığını, kullandırılan kredinin 2 kez yapılandırıldığını, ilgili kredinin öngörülen süreden daha kısa sürede ödendiğini, kredi kullandırımı sırasında kredi ile aldığı bağımsız bölüm üzerine ipotek konulduğunu, borç tamamen ödendiği ve sözlü olarak talep ettiği halde davalı bankanın bağımsız bölüm üzerindeki ipoteği kaldırmadığını ileri sürerek taşınmazı üzerindeki ipotek şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı, dava dilekçesi ile davayı kabul ettiklerini beyan etmiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı bankadan 47.000,00 TL konut kredisi kullandığını, kredi borcunun ödenmesine rağmen taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmadığını ileri sürerek ipoteğin kaldırılması istemiyle eldeki davayı açmış; davalı tarafından verilen cevap dilekçesi ile davanın kabul edildiği bildirilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu