Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacılar vekili; 13/02/2019 tarihli dava dilekçelerindeki taleplerinin açıklanması için sunduğu dilekçede; davalarının konusunun ipoteğin fekki olduğunu açıkça belirtmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesinde açılan dava görevsizlikle Antalya 10. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiş ve Asliye Hukuk mahkemesince, "dava konusu edilen ipoteğin dava tarihinden önce tapudan terkin edilmesi" nedeniyle ''ipoteğin fekki'' davasının reddine karar verilmiş olup davacılar vekilinin istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, dosyanın gönderildiği Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5....

nın 261.maddesi gereği de ihtiyati haczin düştüğünü ve var ise tüm hacizlerin fekki ile haczin kaldırılmasını talep ettiği, İcra Müdürlüğü'nün 08/04/2021 tarihli kararı ile dosyanın zamanaşımı nedeniyle sekaya gönderildiği, tapu takyidatına göre borçlu adına kayıtlı taşınmazlar üzerine ihtiyati haciz konulmuş olduğunu, ihtiyati haczin kesin hacze dönüşüp dönüşmediğinin tespit edilemediği, ihtiyati hacizde de İİK.'nın 106 ve 110 maddelerinde belirtilen sürelerin işlemeyeceğinden ve ihtiyati haczi kaldırma yetkisinin de müdürlüklerine ait olmaması nedeniyle borçlu vekilinin talebinin reddine karar verildiği görülmüştür....

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu edilen ipoteğin 210.000 TL olduğunu dolayısıyla bu miktar üzerinden davacı lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, kredi sözleşmesi için kurulan ipoteğin kaldırılması için tüketicinin yazılı talebinin şart olmadığını beyan ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak vekalet ücretine ilişkin hükmünün düzeltilmesini talep etmiştir. 2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın açılmasına davalının sebebiyet vermemiş olması nedeniyle lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, davacının borcun bitiminde ipoteğin kaldırılması için talepte bulunması gerektiğini, ipoteğin kendiliğinden kaldırılamayacağını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak vekalet ücretine ilişkin hükmünün düzeltilmesini talep etmiştir. C....

    üzerine haciz konulduğunu, müvekkilinin her hangi bir borcunun bulunmadığını bu nedenle ipoteğin ve haczin kaldırılması gerektiğini belirterek, dava konusu taşınmaz üzerine konulan ipoteğin fekki ve haczin kaldırılmasını talep etmiştir....

      İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu ipoteğin tapu kaydından kaldırılmamasında davalı bankanın kusurlu olduğunu, mahkemenin gerekçesinin isabetsiz olduğunu, kredi sözleşmesinde kullanılan kredinin taşınmazın tapu kaydında 1. derece 1. sıra olacağı açıkça yazılı olduğunu, önceki ipoteğin kaldırılmamasından ve davacının kredinin de tapu kaydında 2. derecede kalmasından tamamen bankanın sorumlu olduğunu, kullanılan kredi ve sonrasında tapu işlemleri sırasında banka yasal yükümlülüklerini yerine getirmeyerek haksız fiili ile davacı müvekkili aleyhine işlem yapılmasına neden olduğunu ve bu nedenle müvekkilinin mağdur olduğunu tapu kaydı üzerinde T. Halk Bankası lehine 300.000,00 TL miktarlı 1. Derece ipoteğin fekkine karar verilmesi gerekçesiyle kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 22....

      Somut olayda; davacılar, 471 ada 9 parsel sayılı taşınmazda 29 numaralı bağımsız bölümün tapu kaydında mevcut 28.02.2008 tarihli ipotek şerhinin dava dışı ...'ın vekalet görevini kötüye kullanması sonucu tesis edildiğini belirterek ipoteğin kaldırılmasını istemişlerdir. Dosya içerisindeki dava konusu taşınmaza ait tapu kaydı incelendiğinde; davacılar ..., ..., ...'ın 90/480'er paya sahip oldukları, 17.02.2009 tarihinde vefat eden anneleri ...'ın 120/480 payı, dava dışı kardeşleri ...'ın ise 90/480 payının bulunduğu görülmektedir. Mahkemece dava konusu 29 numaralı bağımsız bölümün maliklerinin paylarının tamamı üzerine konulan ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. Dava dışı ... tarafından açılmış ipoteğin fekki davası olmadığı halde, tapu kaydındaki payı üzerinden ipoteğin kaldırılması doğru olmamıştır. Bununla birlikte paylı maliklerden ... dava tarihinden önce 17.02.2009 tarihinde vefat etmiş olup hissesi elbirliği mülkiyeti rejimine tabidir....

        Eldeki davada; İpoteğin tesisine ilişkin kefalet ticari krediden kaynaklanmakta olup 6102 sayılı TTK'nın 7. maddesinde düzenlenen teselsül karinesi gereğince, kefiller yönünden de dava ticari dava olup eldeki davada ticaret mahkemesi görevli olduğundan ihtiyati tedbir ve tedbire itirazın reddi kararlarının görev yönünden kaldırılması gerekmiştir. 2- Kabule göre de; Davacının davada talep sonucunun, borçlu olmadığının tespiti ve ipoteğin fekki istemi olduğu görülmekle, davanın bir menfi tespit davası olduğu, menfi tespit davalarında ancak İİK'nın 72- (2)-3) maddesinde yazılı tedbirlere hükmedilebileceği dikkate alınarak ihtiyati tedbir talebi ile ihtiyati tedbire itirazın bu hükümler kapsamında incelenmesi gerektiğinden kararın bu nedenle de kaldırılması gerekmiştir....

        in alacağının idaresi için ... defterdarı olması nedeni ile kayyum olarak atandığını, ipotek alacaklarının ipotek borçlusu olarak gözüken davalılardan alındığını, ipoteğin kaldırılması için Tapu Sicil Müdürlüğü'ne başvurulmuş ise de, Tapu Sicil Müdürlüğü'nce ipotek alacağı üzerinde ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1938/29 Esas sayılı yazısı ile 29.04.1938 tarih 336 yevmiye numaralı ihtiyati tedbir olduğundan Medeni Kanunun 1016 maddesi ile tapu sicil tüzüğünün 26. maddesi gereğince ret edildiği ifade edilerek ... Mah., 7548 ada, 10 parseldeki ... oğlu ... lehine konulan ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davaya cevap vermemiştir....

          terkinine karar vermesinin hukuka aykırı olduğunu, TMK.1023 ncü maddenin olayda uygulanma imkanının bulunmadığını, öncelikle ferağdan men'e dair ihtiyati tedbir taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının bozulmasına, yeniden yargılamaya ihtiyaç olmadığı da gözetilerek davacı T1 vekili tarafından ikame edilen "tapu kaydındaki haciz şerhinin fekki" talepli davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

          HMK'nin 355'inci maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin konularla ve istinaf nedenleriyle sınırlı biçimde yapılan inceleme sonunda: İstem; konut satım sözleşmesinden kaynaklanan ipoteğin kaldırılması talebiyle açılan davada verilen, dava konusu taşınmazın davalılar tarafından cebri icra yoluyla satışını engeller mahiyette ihtiyati tedbir konulması ihtiyati tedbir ara kararının kaldırılması isteminin reddi ara kararının kaldırılması istemine ilişkindir. HMK'nin 341'inci maddesinin, 1'inci maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karışı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir....

          UYAP Entegrasyonu