İntifa hakkı 01.01.2002 tarihinden sonra kurulmuş ise, 4721 sayılı TMK'nin 700. maddesi uyarınca "Bir paydaşın kendi payı üzerinde intifa hakkı kurması halinde, diğer paydaşlardan biri intifa hakkının kurulduğunun kendisine tebliğinden başlayarak üç ay içinde paylaşma isteminde bulunursa; satış yoluyla paylaşmada intifa hakkı, buna ilişkin paya düşecek bedel üzerinde devam eder." Somut olaya gelince; dava konusu taşınmazın şerh ve beyanlar hanesinde "beyan: intifa hakkı sahiplerinden birinin ölümü halinde intifa hakkının tamamı diğerine ait olacaktır" şeklinde 12.11.1998 tarihli ibare olduğu, tapu müdürlüğünden gelen yazı cevabına göre; 1998 yılındaki malikler...ve...'e intifanın bırakıldığı, Nedime Dönmez'in intifadan feragat edip, intifa hakkının tamamen Nihat Dönmez'e ait olduğu anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar, arasındaki intifa hakkının terkini davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 26.06.2007 gün ve 2007/6255-8332 sayılı ilamiyle onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, intifa hakkının terkini istemi ile açılmıştır. Mahkemece dava red edilmiş, hükmü davacı temyiz etmiş, karar Dairemizce onanmıştır. Davacı karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Türk Medeni Kanununun 794. maddesince intifa hakkı taşınır taşınmaz, haklar veya bir mal varlığı üzerinde kurulabilir. Aksine düzenleme olmadıkçada bu hak sahibine konusu üzerine tam yararlanma yetkisi sağlar. Yasanın 795. maddesi hükmünce de intifa hakkı taşınırlarda zilyetliğin devri, alacaklarda alacağın temliki, taşınmazlarda ise tapu kütüğüne tescili ile kurulur....
. - 2020/593 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında bayilik sözleşmesi imzalandığını ve davalıya ait taşınmaz üzerinde 12 yıl süreli intifa hakkının tesis edildiğini, intifa bedeli olarak davalıya 210.000.- TL ödediğini, Rekabet Kurulu'nun bayilik ilişkisi çerçevesinde dağıtım firmalarına verilen intifa hakkının süresini 5 yıl ile sınırlandırması üzerine intifa hakkının sona erdiğini, 5 yılı aşan ve kullanılmayan intifa ivaz bedelinin BK 61.md uyarınca müvekkil şirkete iadesi gerektiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 175.000.- TL'nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, talebini 122.500.- TL olarak...
Üst hakkının içerik ve kapsamını düzenleyen Türk Medeni Kanununun 827. maddesinde de açıkça resmi senetten söz edilmiştir. Buradaki resmi senetten maksat, resmi bir memur tarafından hazırlanarak, tarafların resmi memur huzurunda imzaladıkları resmi memurun mühür, imza ve onayını da içeren sözleşmelerdir. Tapu Kanununun 26. maddesinde de tapu sicil müdürlüklerinde resmi senet düzenlenmek suretiyle yapılacak işlemler arasında "üst hakkı irtifakı" tesisi de yer almaktadır. Prosedürüne uygun işlemler tamamlandıktan sonra 30 yıla kadar olan irtifak hakları taşınmazın hak ve mükellefiyetler sütununa 30 yılı aşan bağımsız ve sürekli nitelikteki irtifak hakları ise ayrı bir kütük sayfasına ana taşınmazla bağlantılanarak tescil edilir. Eldeki davada 49 yıllığına bağımsız ve sürekli nitelikte tescil edilen intifa hakkının terkini nedeniyle uğranılan zararların tazmini istemine ilişkin olup bu istemin incelenmesinde adli yargı görevlidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.3.2005 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; intifa hakkının iptali ve tescil ..... ve ... hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına,..... hakkındaki davanın reddine dair verilen 13.10.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 24.4.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili, davalı ile aralarında 11/03/2008 tarihli Akaryakıt sözleşmesi imzalandığını, davacı ... adına kayıtlı taşınmaz üzerine bayilik sözleşmesi uyarınca 09/11/2007 tarihinde 31.000 TL bedelle 15 yıllık intifa hakkı tesis edildiğini, davalının sözleşmeyi haksız olarak feshettiğini, Rekabet Kurulu Tebliği'ne göre intifa hakkının süresinin 18/09/2010 tarihinde dolacağını, bayilik sözleşmesinin feshi ile intifa şerhinin hukuki dayanağının kalmadığını belirterek intifa hakkının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Satış suretiyle ortaklığın giderilmesi istenen taşınmaz üzerinde 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden önce kurulmuş bir intifa hakkı varsa bu hak sahibinin davaya dahil edilmesi zorunlu olduğu gibi taşınmazın 14.3.1960 gün ve 1/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca intifa hakkı ile yükümlü olarak satılması gerekir. İntifa hakkı sahibi yalnız başına bu hakkının paraya çevrilmesini, taşınmazın intifasız satışını isterse, diğer paydaşların muvafakatları aranmaksızın taşınmazın intifasız satışına karar verilmesi gerekir. İntifa hakkı 01.01.2002 tarihinden sonra kurulmuş ise, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 700. maddesi uyarınca bir paydaşın kendi payı üzerinde intifa hakkı kurması halinde, diğer paydaşlardan biri intifa hakkının kurulduğunun kendisine tebliğinden başlayarak üç ay içinde paylaşma isteminde bulunursa satış yoluyla paylaşmada intifa hakkı, buna ilişkin paya düşecek bedel üzerinde devam eder....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ: Mahkemece; dava konusu intifa şerhinin lehtarının belirlenmesi olanağının bulunmaması halinde belirsiz kişi yada kişilere kayyum atanması sağlanarak yargılamaya devam edilmesinin usul hükümleri açısından mümkün olmadığı, bu halde davanın tapu sicilini tutmakla görevli ve sorumlu tapu müdürlüğüne yöneltilmesi gerektiği ancak eldeki davada intifa hakkı sahibi belirlenebilir olduğundan, davanın intifa hakkı sahibine yöneltilmesi gerektiği, bir başka anlatımla tapu müdürlüğünün taraf sıfatı olmadığı, belirtilen nedenle davalı T12 yönünden davanın pasif husumet nedeniyle reddine, T6 da pasif husumet yokluğu olduğundan bu davalı yönünden de davanın reddine karar verilmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/202 Esas ve 2011/66 Karar sayılı dosyasında açılan davanın intifanın terkin edilmemesi gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği ve kesinleştiği, davacı dava dilekçesinde intifa hakkının tapudan terkin edildiğini belirttiği, ancak Nallıhan Tapu Sicil Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabında söz konusu taşınmazın üzerindeki intifa hakkının terkin edilmediği anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; intifa hakkı tapudan terkin edilmeden bakiye intifa bedeli istenilemeyeceği, davacı tarafından davalı şirket yetkililerine intifa hakkının terkini hususunda vekaletname verilmesinin yeterli olmadığı, davacının basiretli bir tacir gibi davranarak intifa hakkını tapuda terkin ettirdikten sonra dava açması gerektiği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, miras bırakan ... l'ın 268 parsel sayılı taşınmazını, mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla, tapuda satış gibi gösterek muvazaalı olarak damadı olan davalıya devrettiğini ileri sürerek, payı oranında tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı, muvazaa iddiasının doğru olmadığını, taşınmazın intifa hakkının miras bırakan üzerinde kalarak çıplak mülkiyetini satın aldığını, satışın gerçek satış olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, satışın muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü....