Şayet intifa hakkının tesisine neden olan sözleşmedeki edimler yerine getirilmemiş, intifa hakkının devamı malike yüklediği külfete göre çok az yarar sağlar hale gelmişse malik bozulan yararlar dengesini ileri sürerek hakimden sözleşmeye müdahale edilmesini, intifa hakkının sona erdirilmesini isteyebilir. Kaldı ki, bu gibi durumlarda intifa hakkı sahibinin hakkın sürdürülmesini istemesi hakkın kötüye kullanılmasıdır. Her ne kadar intifa hakkının sona ermesi sebeplerini sayan Türk Medeni Kanununun 796. v.d. maddelerinde eşyaya bağlı irtifak haklarında olduğu gibi şahsi bir irtifak hakkı olan intifa hakkının sona erdirilmesini malikin talep edebileceğine ilişkin bir hüküm yoksa da burada Türk Medeni Kanununun 785. maddesinin kıyasen uygulanması gerekir. Somut olayın yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda değerlendirmesi gerekmektedir....
Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 12/07/2011 tarih 2011/417-364 sayılı veraset ilamına göre kendisinin de mirasçı olduğunu, davalının bu işlemleri mal kaçırmak amacıyla yaptığını ileri sürerek tapu iptali ve tescile karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2006/1191-1332 sayılı veraset ilamının düzenlendiği tarihte muris ....'ın sağ olduğu, 1983 yılında ölen önceki eşi...'nin ölüm tarihi itibariyle seçimlik hakkının bulunduğu, ...'ın intifa hakkını seçtiği, söz konusu veraset ilamının buna göre tanzim edildiği ve yasaya uygun olduğu, ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2011/1589-2012/313 sayılı mirasçılık belgesinin iptaline dair verilen kararın kesinleşmediği ve iptal kararı ile birlikte yeni miras paylarının tesis edilmediği, kararın bu haliyle usul ve yasaya uygun olmadığı, davacı ... ile davalı ...'ın miras hakkının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Ancak; Dava mülkiyet kamulaştırması istemine ilişkin olduğuna göre mahkemece dava konusu taşınmazın davalıların tapu kaydındaki hisseleri oranında tapu kaydının iptali ve davacı idare adına tesciline karar verilmesi gerekirken infazda tereddüte düşürecek şekilde irtifak hakkının davacı adına tesisine ve tesciline karar verilmesi doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinde bulunan “irtifak hakkının Davacı ... adına tesisine ve” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine “davalıların tapu kaydındaki hisseleri oranında tapu kaydının iptali ile davacı ... adına” ibaresi eklenmek suretiyle 6100 sayılı HMK.ya 6217 sayılı Kanunla eklenen Geçici 3. madde gözetilerek HUMK.nun 438. maddesi uyarınca hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
(TMK.m.795) İntifa hakkı; bir süreyle sınırlı olarak kurulmuşsa, sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü veya tüzelkişi ise tüzel kişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünüyle harap olması sebebiyle artık ondan yararlanma olanağının kalmaması durumlarında sona erer. Kanuni intifa hakları hariç (TMK.m.495 vd.) intifa hakkının tesisi daima bir sözleşmeye dayanır. Sözleşmeyle intifa hakkının kurulması için Tapu Sicil Müdürlüğünde resmi senet düzenlenmesi zorunludur. Tapu Sicil Tüzüğünün 79. maddesine göre de tapu sicili üzerinde yapılacak terkin işlemi, terkin edilecek hakla ilgili kaydın üzerinin kırmızı mürekkepli kalemle çizilmesi ve altındaki satıra yine kırmızı mürekkepli kalemle “terkin edilmiştir” ibaresiyle tarih ve yevmiye numarasının yazılması ve müdürün veya görevlendireceği bir memurun imza etmesi ile olur....
İntifa hakkı sahibi, intifanın konusu bulunan mal veya hakkın sağlayabileceği bütün menfaatlerden (gelir ve semeresinden) yararlanmak ve kullanmak yetkisine sahiptir. Dolayısıyla, intifa hakkı buna kaynak olan hukuk ilişkisinin düzenlenmesi sırasında taraflarca aykırı bir şart kararlaştırılmış olmadıkça, hakkın konusu olan şeyden tam ve sınırsız bir faydalanma hakkı sağlar. İntifa hakkının kurulması ile mülkiyet hakkına konu olan mal üzerinde çıplak mülkiyet sahibinin yararlanma ve kullanma yetkisini kaldırır. İntifa hakkı, üzerine yüklendiği mülkiyet hakkını içi boşalmış bir hak durumuna sokar. İntifa hakkı varken bir mülkiyet hakkının sahibine verdiği mutat kullanma yetkilerinden mülkiyet hakkı sahibi mahrum kalmış olur. Kuru mülkiyet hakkı sahibinin sadece bu mülkiyet hakkını başkasına devretme yetkisi vardır. “Ayni haklar, kütüğe tescil ile doğar, sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır” (TMK m.1022/1)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece intifa hakkına ilişkin talebin reddine ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil ile intifa hakkının iptali isteklerine ilişkindir....
Sayılı kararının kaldırılarak, "Tapu İptal ve Tescili Talebi Yönünden Davanın Esastan Reddine" ve "İntifa Hakkının Terkini Talebi Yönünden de Davanın Esastan Reddine" karar verilmesini, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Tapu kaydı incelendiğinde; şerh bölümünde davacı ... lehine 2.6.1987 tarihinde bahçe vasfında iken intifa ... işlendiği, ancak taşınmaz üzerine bina yapılmakla 14.12.1994 tarihinde kat irtifakı kurulduğu, davalıya ait 17 nolu bağımsız bölümü 14.12.1994 tarihinde cebri satış ile dava dışı ... ...’ın satın aldığı, davalının ise ondan 16.10.1998 tarihinde satın aldığı anlaşılmıştır. İntifa hakkının 7-8-12-14 nolu bağımsız bölümler üzerinde devam ettiği, Tapu sicil müdürlüğü tarafından düzenlenen resmi senede ve tapu kaydına göre davalı taşınmazı satın alırken intifa hakkından bahsedilmediği ve bu şekilde intifa ... bulunmaksızın satın aldığı anlaşılmaktadır. O halde, kat irtifakı kurulurken intifa ... davalıya ait bağımsız bölüm üzerinde devam ettirilmediği gibi, taşınmazın intifa ... ile birlikte satıldığı ispat edilmeden, davalı iyi niyetle taşınmazı satın alan ve kullanan 3. cü kişi konumunda olmakla, davanın kabulü doğru görülmemiştir....
Tapu kaydı incelendiğinde; şerh bölümünde davacı ... lehine 2.6.1987 tarihinde bahçe vasfında iken intifa ... işlendiği, ancak taşınmaz üzerine bina yapılmakla 14.12.1994 tarihinde kat irtifakı kurulduğu, davalıya ait 6 nolu bağımsız bölümü 14.12.1994 tarihinde cebri satış ile dava dışı ... Balcının satın aldığı, davalının ise ondan 6.7.1998 tarihinde satın aldığı anlaşılmıştır. İntifa hakkının 7-8-12-14 nolu bağımsız bölümler üzerinde devam ettiği, Tapu sicil müdürlüğü tarafından düzenlenen resmi senede ve tapu kaydına göre davalı taşınmazı satın alırken intifa hakkından bahsedilmediği ve bu şekilde intifa ... bulunmaksızın satın aldığı anlaşılmaktadır. O halde, kat irtifakı kurulurken intifa ... davalıya ait bağımsız bölüm üzerinde devam ettirilmediği gibi, taşınmazın intifa ... ile birlikte satıldığı ispat edilmeden, davalı iyi niyetle taşınmazı satın alan ve kullanan 3. cü kişi konumunda olmakla, davanın kabulü doğru görülmemiştir....
Esas sayılı takip dosyası ile bahsi geçen fatura, intifa sözleşmesi, ihtarname dayanak gösterilerek 72.445,88 USD asıl alacak, 3.162,32 USD işlemiş (libor + 5) faiz olmak üzere toplam 75.606,20 USD bedelli takip başlatıldığı, davalının itirazı üzerine eldeki itirazın iptali davasının açıldığı görülmektedir. Uyuşmazlık bir ayni hak olan intifa hakkından kaynaklanmakla birlikte intifa hakkının kendisi uyuşmazlık konusu değildir. Davada intifa hakkına veya intifa hak sahipliğinde değişikliğe yol açabilecek bir talep söz konusu olmayıp, süresinden önce intifa hakkının sonlandırılması nedeniyle fesih tarihi ile süre sonuna kadar olan devre için peşin ödenen intifa hakkı bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Bu durumda eldeki uyuşmazlıkta 6100 sayılı HMK 12. Maddesinin uygulanma ihtimali bulunmayıp, taraflar arasında yapılan sözleşmenin yetki şartı geçerlidir. Taraflar arasında düzenlenen intifa sözleşmesinin 7....