Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak; Dava konusu taşınmazlardan 780 parsele ait tapu kaydında davalılar ... ve ... ... hissesi üzerinde bulunan ipotek şerhi ile dava konusu taşınmazlardan 781 parsele ait tapu kaydında davalı ... hissesi üzerinde bulunan ipotek şerhinin kamulaştırma bedeline yansıtılmaması doğru değil ise de bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden gerekçeli kararın hüküm kısmının 3 nolu bendinin sonuna gelmek üzere "dava konusu taşınmazlardan 780 parselin tapu kaydında davalılar ... ve ... ... hisseleri üzerinde, dava konusu taşınmazlardan 781 parselin tapu kaydında davalı ... hissesi üzerinde bulunan ipotek şerhinin kamulaştırma bedeline yansıtılmasına" ifadesinin eklenmesi suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 30.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİM Taraflar arasındaki davadan dolayı Kemalpaşa 2.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 23.02.2005 gün ve 230-46 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya tetkik olunarak gereği düşünüldü. -KARAR- Dava, tapu kaydında isim düzeltilmesi isteğine ilişkindir....

      ün bu köyün nüfusuna kayıtlı olup olmadığı ve tam 5 yıldır bu köyde oturup oturmadıkları araştırılmamışsa da tapu kaydının beyanlar hanesinde gösterilen zilyetin hak sahipleri tesbit komisyonunu bağlamadığı, hak sahipleri tesbit komisyonunca, tapu kaydındın beyanlar hanesinde zilyet olarak gösterilenler dışında birini hak sahibi olarak belirleyebileceği, bu komisyonların kararlarına karşı yargı yolunun açık olduğu, bu nedenlerle tapu kaydının beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhinin silinmesi ve kendi adlarının zilyet olarak beyanlar hanesine yazılması yönündeki davada hukuki yarar bulunmadığından, davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur....

        nin kim olduğuna dair bir bilgiye ulaşılamadığını, şerhin hukuksal dayanağının olmadığını belirterek, kayıttaki zilyetlik şerhinin kaldırılmasını istemiştir. Davalı ... vekili; tapu kaydındaki şerhin terkininin mahkeme kararı veya ilgililerin rızası ile olacağını, lehine zilyetlik şerhi bulunan kişinin öldüğünü, husumetin mirasçılarına yöneltilmesi gerektiğini, tapu sicil müdürlüğünün pasif husumet ehliyetinin olmadığını, hak düşürücü sürelere uyulmadan dava açıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne, dava konusu 3431 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesinde yazılı olan "Zilyade ... ... oğludur" şeklindeki şerhin silinmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir. Dava, tapu kaydındaki şerhin terkini isteğine ilişkin olup, bu tür davalarda husumet kural olarak şerh lehtarına yöneltilerek dava açılır....

          Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydında malikin ...Madencilik Limited Şirketi olup, dava da adı geçen şirkete karşı açıldığı halde karar başlığında davalı olarak "...ın yazılmış olması ve kamulaştırılan taşınmazın tapu kaydında mevcut olan haciz şerhinin kamulaştırma bedeline yansıtılmamış olması doğru değil ise de, bu yanılgıların düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, mahkemenin gerekçeli kararının karar başlığındaki "... sözcüklerinin çıkartılarak yerine "...Madencilik Limited Şirketi" sözcüklerinin yazılmasına ve hüküm fıkrasının ikinci bendinin sonuna "tapu kaydında mevcut olan haciz şerhinin kamulaştırma bedeline yansıtılmasına" sözcükleri eklenerek hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 07.06.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Davacı ..., çekişmeli taşınmazların ters yazılan zilyetlik şerhlerinin iptali ile 126 ada 32 parsel sayılı taşınmazda müştereken davalılar ... ve ... adlarına, 126 ada 33 parsel sayılı taşınmazın ise kendi adına zilyetlik şerhi verilmesi istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 126 ada 32 ve 33 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında olduğu gibi Hazine adına tapuya tesciline, 126 ada 32 parsel sayılı taşınmazın mevcut şerhinin iptali ile “İş bu taşınmaz bahçe ve 3 katlı bina olarak 14 yıldan beri 1/2'şer hisse oranında Yaşar'dan olma ... ile ...'den olma ...'ın fiili kullanımındadır.” şerhinin; 126 ada 33 parsel sayılı taşınmazın da mevcut şerhinin iptali ile “İş bu taşınmaz bahçe ve 4 katlı bina olarak 12 yıldan beri ...'ten olma ...'ın fiili kullanımındadır.” şerhinin verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              Tüm bu ilkeler ışığı altında somut olaya bakıldığında; davacı Süleyman ve Mehmet Kaya, yararlarına zilyetlik şerhi bulunan taşınmazlar ile köye ait taşınmazı trampa etmek amacıyla köy tüzel kişiliği ile anlaşma yaptıklarını ve Tapu Sicil Müdürlüğü'nde zilyetlik şerhinin kaldırılması için feragat dilekçesi vermek suretiyle yararlarına olan zilyetlik şerhinin kaldırıldığını, ancak bir müddet sonra köy tüzel kişiliğine ait taşınmazı devralmak amacıyla Tapu Sicil Müdürlüğü'ne gittiklerinde yapılan anlaşma uyarınca kendilerine devredilmesi gereken köye ait taşınmazın kaydında "Okul yapımı için takyitlidir." şerhinin bulunması nedeniyle devrinin olanaksız olduğunun söylenmesi üzerine devir işleminin gerçekleştirilemediğini bildirmişlerdir. Anlatılan bu olgu, köy tüzel kişiliğinin birleştirilen davasında da aynen kabul edilmiştir....

                Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydında mevcut olan haciz ve vakıf şerhinin tespit edilen bedele yansıtılması ile yetinilmesi gerekirken ve Tapu Müdürlüğünden mahkemeye gönderilen 22.10.2010 tarihli yazıda dava konusu taşınmaz üzerindeki haciz şerhinin mahkemenin karar vermesinden sonra 22.10.2010 tarihinde terkin edilmiş olduğu da bildirilmiş olmakla, "Tapu kaydındaki haciz şerhlerinin yatırılan paradan alınacak şekilde bloke edilen bedele kaydırılmasına ve tapu kaydının haciz şerhsiz olarak davacı adına tescilinin sağlanmasına, bedelin hacize ilişkin hükümler saklı kalmak ve davalılara ödenmek üzere ilgili bankaya yazılmasına, Tapu kaydında taşınmazın zemininin Kadı İlyas Bey Vakfı'ndan mukataalı olması nedeniyle, depo edilecek kamulaştırma bedelinden vakıf taviz bedelinin ayrılarak ödenmesine" şeklinde infazda karışıklığa neden olacak biçimde hüküm kurulması doğru değil ise de, bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılanmayı gerektirmediğinden gerekçeli kararın hüküm fıkrasının...

                  Dava, tapu iptali ve tescil ile zilyetlik şerhinin düzeltilmesi istemidir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel 2/B madde uygulaması ile orman alanı dışında bırakılmış ve kesinleşmiştir. Dava tarihinden önce de 14.11.2001 tarihinde yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması vardır. Taşınmaz P II 2/B alanında kalmaktadır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 10/12/2007 gününde oybirliği ile karar verildi....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacı taşınmazın zilyetliğininin devraldığını ileri sürerek kullanım kadastrosu kesinleştikten sonra bu tapu kaydındaki zilyetlik şerhinin adına düzeltilmesi istemiyle dava açmış olduğuna göre, temyiz incelemesi görevi 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın Yargıtay Yüksek 14. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 12.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu