WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda mahkemece, tapuda intikal işlemlerinin yaptırılabilmesi için "çoğun içinde az da vardır" kuralı gereğince; "dava konusu (123 ada, 1 parsel, 142 ada, 61, 75, 304 ve 308 parseller), (146 ada, 1 ve 160 parseller), (148 ada, 4 parsel) sayılı taşınmazların tapu kayıtlarında malik olarak görünen “...oğlu” ile davacının murisi “... Köyü nüf. kayıtlı, 02.09.1922 doğumlu ... oğlu ...”in aynı kişi olup olmadığı; (142 ada, 94 ve 102 parsel) sayılı taşınmazların tapu kayıtlarında malik olarak görünen “...: ... oğlu” ile davacının murisi “... Köyü Nüf. Kayıtlı, 14.12.1933 doğumlu ... Kızı ...”in aynı kişi olup olmadığının; ve yine (142 ada, 108 parsel) sayılı taşınmazın tapu kaydında malik olarak görünen “... oğlu” ile davacının murisi “......

    Mahkemece davanın kısmen kabulüne, a) dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının malik hanelerinde Selahattin olarak yazılı ismin ... olarak düzeltilmesine, b) Dava konusu tapu kayıtlarının malik hanelerinde malikin ... olarak yazılı baba adının "..." olarak düzeltilmesi talebinin reddine, 25.05.2005 tarihinde karar verilmiştir. Davacı mahkemece kısmen talebinin reddine dair verilen kararı temyiz etmiştir. Dava Türk Medeni Kanununun 1023. maddesi gereğince tapuda isim tashihi istemine ilişkindir. Davacı, dava konusu taşınmazlarda muris babasının “...” olan adının nüfus kaydında yazılı olduğu gibi “...” olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkeme, murisin nüfus kaydında “...” olarak geçen adındaki H harfinin ne anlama geldiği, neyin kısaltılmış şekli olduğu anlaşılmadığından öncelikle nüfus kaydında düzeltme yapılması gerektiğini aksi takdirde nüfus kaydındaki müphemliğin tapu kaydına taşınacağı gerekçesi ile davayı ret etmiştir....

      Köyü 152 parseldeki tapu kaydında isim ve baba adı düzeltilmesini istemiş, dosya içerisine getirtilen tapulama tespit tutanağı aynı köyle ilgili ve davacının istemde bulunduğu kişinin tapu kaydında malik olduğu ancak aynı parselle ilgili tapu kaydının ... köyü 152 parsel olarak gösterildiği, talep edilen kişinin tapu kaydında malik olmadığı görülmüş mahkemece bu kayda değer verilerek 152 parselle ilgili davanın reddine karar verilmiştir. Davacının temyiz dilekçesine eklediği ... köyü 152 parselin tapu kaydında ismi düzeltilmesi istenilen kişinin tespit tutanağında olduğu gibi malik olduğu anlaşıldığından mahkemenin başka bir köye ait kaydı getirterek davacının murisinin malik olmadığından bahisle davanın reddine karar vermesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir....

        DAVA 1 Kadastro sonucunda, ... ili ... ilçesi Sağmalcılar Mahallesi çalışma alanında bulunan kök 2675 parsel ... taşınmazın davalı olduğu gerekçesiyle malik hanesinin açık olarak tapuya tescil edilmiş, 04.04.1995 tarihinde 21323 ve 21324 parsel numaralarıyla ve 4452,68 ve 1854,54 m2 yüzölçümleriyle ifraz görmüş, 21313 parsel de 12.07.1996 tarihinde imar uygulaması ile 21552 ila 21566 parsellere ifraz edilerek ... Belediyesi adına tescil edilmiş, satış nedeniyle kişiler adına tapuya tescil edilmiş, 21324 parselin ise malik hanesi açık olarak tapu kaydı oluşmuştur. 2.Davacılar ... ve arkadaşları vekili 03.05.1995 tarihli dilekçesi ile; 2675 parsel ... taşınmazın davacıların tasarruf ve zilyetliği altında olduğunu, hisseleri oranında müştereken müvekkilleri adına tescilini, taşınmazın 4452 m2 lik bölümünün ......

          Dosya içerisinde bulunan tapu kayıtlarına göre dava konusu taşınmazların kamulaştırıldığı, halen davacının murisinin tapu kayıtlarında malik olarak görülmediği sabittir. Davacı vekili 16.09.2011 tarihli oturumda murisin tapu kaydında kimlik bilgileri yanlış yazılı olduğundan kamulaştırma bedelini alamadıklarını beyan etmiştir. Bu durumda davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacının murisi artık dava konusu taşınmazda malik olarak görülmediğinden tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi mümkün değil ise de bu gibi durumlarda tapu malikinin davacıların murisi ile aynı kişi olduğunun ispatlanması halinde “çoğun içerisinde az da vardır” kuralı gereğince bu yönde bir “tespit kararı” verilmelidir....

            un nüfus kaydında baba adının ... olduğu halde 317 sayılı ... adına tescilli 2/B parselinin beyanlar hanesinde babası....un baba adının ... olarak yazıldığını belirterek , anılan parsele ait tapu kaydının beyanlar hanesinin nüfus kaydına göre düzeltilmesi isteğinde bulunmuştur. Davalı kurum; davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesindeki ... oğlu... isminin ... oğlu ...olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Karar, davalı kurum tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi ...'nin raporu okundu, düşüncesi alındı .Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13. maddesinin j....

              Asliye Hukuk Mahkemesindeki 1956/5 Esas sayılı dava nedeniyle malik hanesinin boş bırakıldığını, söz konusu dava dosyasının bulunamadığını, tapu kaydının oluşturulamadığını, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmazlardan olduğunu belirterek T.T.K. Genel Müdürlüğü hakkında tescil davası açmıştır. Mahkemece verilen önceki tarihli hüküm, Dairemizin 17.9.2012 tarih ve 2012/5558 Esas, 6732 sayılı kararı ile "Zonguldak 1....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 16.02.2010 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.03.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydında yanlış yazan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı idare temyiz etmiştir. Davacı, tapu kayıtlarında “... kızı ...” şeklinde yazılan isminin “... kızı ...” olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece “davanın kabulüne karar verilerek tapu kayıtlarında “... kızı ...” olan ismin iptali ile “... kızı ...” olarak düzeltilmesine” denilmek suretiyle hüküm kurulmuştur....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 16.02.2010 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.03.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydında yanlış yazan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı idare temyiz etmiştir. Davacı, tapu kayıtlarında “... kızı ...” şeklinde yazılan isminin “... kızı ...” olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece “davanın kabulüne karar verilerek tapu kayıtlarında “... kızı ...” olan ismin iptali ile “... kızı ...” olarak düzeltilmesine” denilmek suretiyle hüküm kurulmuştur....

                    Vakfı adına tespit edilmiş ise de daha sonra Komisyonca verilen 21.12.1959 tarihli kararla, tespitten önce Asliye Hukuk Mahkemesinde davacı... ile davalılar Vakıf İdaresi ve Hazine arasında görülmekte olan tescil davasına konu olduğu belirtilerek, taşınmazın malik ve yüzölçüm hanelerinin açık bırakılması karar verilmiştir. Taşınmazın... Vakfı adına tespitine ilişkin Komisyon kararı tarihinde Asliye Hukuk Mahkemesindeki dava derdest olduğuna göre, sonradan davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi ve işlemden kaldırılması malik hanesinin re'sen mahkemece belirlenmesi gerektiği hususunu ortadan kaldırmaz. Hal böyle olunca, malik hanesi açık olan taşınmazın kimin adına tescil edileceğinin 3402 sayılı Yasa'nın 30. maddesi uyarınca mahkemece re'sen araştırma yapılarak belirlenmesi zorunludur. Açıklanan nedenle mahkemece öncelikle, malik hanesinin açık bırakılmasına neden olan davanın davacısı...'...

                      UYAP Entegrasyonu