Bu isteğin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Düzeltme istenilen Yargıtay ilamında benimsenen mahkeme kararındaki gerekçelere göre düzeltme dileğinde ileri sürülen ve aşağıdaki hususlar dışında kalan sebepler HUMK’nun 440 maddesindeki yazılı hallerden hiç birisine uymadığından REDDİNE 2-Davacı vekilinin karar düzeltme istemi üzerine yapılan incelemede; dava konusu taşınmazın tapu kaydında yer alan haciz şerhlerinin tespit edilen kamulaştırma bedeline yansıtılması gerektiği halde kararın onandığı anlaşıldığından davacı vekilinin karar düzelme isteminin kabulüne, Dairemizin 07.12.2008 gün 2009/10564 E-11336 K. sayılı onama kararının kaldırılmasına, Dava konusu taşınmazın tapu kaydında yer alan haciz şerhlerinin bedele yansıtılmaması doğru değil ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hüküm fıkrasının 3. paragrafının sonundaki “tespitine” sözcüğünden sonra gelmek üzere “...
in" paydaşı olduğu 255 ada 19 parsel sayılı taşınmazn tapu kaydında soyadının yer almadığını gerçekte nüfus kaydında soyadının "Demirel" olduğunu ileri sürerek, anılan taşınmazın tapu kaydına soyadı ilave edilerek kimlik bilgilerinin düzeltilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Davanın kabulüne dair verilen karar Yargıtay 14. Hukuk Dairesi tarafından,"..Davaya konu olayda mevcut duruma göre tapu maliki olarak görünen ...'in artık nüfus siciline tescili mümkün olmadığından ve dolayısıyla tapu kaydındaki kimlik bilgileri de nüfus kayıtlarına göre düzeltilemeyeceğinden tapu kayıtlarında intikal yaptırılabilmesi için mahkemece “dava konusu taşınmazın tapu kaydında tapu maliki olarak görünen Abbas kızı Şeker ile davacının murisi Abbas kızı Şeker Demirel'in aynı kişi olduğunun tespitine” şeklinde bir tespit hükmü kurulması gerekirken yazılı şekilde ...'e Demirel soyadının ilavesi suretiyle tapu kaydında düzeltme yapılmasının doğru olmadığı gerekçesiyle bozulmuş..."...
Mahkemece, tapuda ismi geçen kişilerin murisi olan Ali'nin nüfus kayıtları dosya arasına alınmıştır Oysa; tapu maliklerinin murisi tapu kaydında ve verasat ilamında ....olarak geçmektedir.Yine, tapu kaydında...oğlu İsmail'in ismi nüfus kaydında ....ı olarak, tapu kaydında ..... ismi nüfus kaydında ....olarak, tapu kaydında...a olarak, tapu kaydında ....ism.... ve ölüm araştırması ile kayıtlı olarak, tapu kaydında ...kızı Hatice'nin ismi nüfusta .... olarak, tapu kaydında .....'nin ismi nüfus kaydında.....e olarak, tapu kaydında Mahir'in ismi nüfus kaydında Saide oğlu Mahir Munir olarak geçmektedir. Ayrıca tapu kaydında ismi bulunan ....üfus kayıtlarında....çocukları arasında görünmemektedir....
Davacılar, paydaşı oldukları 108 ada 28 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında ve davacı Kemalettin'in malik olduğu 108 ada 30, 50, 54, 65 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarında baba isminin Hüseyin olarak yazıldığını ileri sürerek tapu kayıtlarındaki baba isminin nüfus kayıtlarına uygun "Kemal" olarak düzeltilmesini istemişlerdir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacı Zıttike yönünden davanın aktif husumet ve hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine, davacı Kemalettin yönünden ise iddianın sabit olduğu gerekçesiyle düzeltme hükmü kurmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....
Bilindiği gibi, tapu kaydında isim düzeltme davaları aynı zamanda kayıt malikinin kimlik bilgilerinin tespitini de içeren davalardır. Düzeltme istemi kayıt malikinin gerçek kimlik bilgilerinin tespitine bağlı olarak sonuçlandırılır. Mahkemece bu yön göz ardı edilerek sadece tespit hükmü kurulmuş, düzeltme istemi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir. Bu yön doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 24.02.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Davacılar, 3832 Ada 21 parsel sayılı taşınmaz tapu kaydında murisinin “...” olan adının “...” olarak düzeltilmesini istemişse de; dosyada mevcut nüfus kaydında davacılar murisinin isminin “...” olarak yazıldığı ve nüfus kaydında düzeltme yapılmadığı anlaşılmaktadır. Tapu kaydında isim düzeltilmesi davalarında amaçlanan; tapu kaydındaki ismin nüfus kayıtlarına uygun hale getirilmesidir. Mahkemece bu yön göz ardı edilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulmasına karar verilmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA 24.09.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Ancak; Dava konusu taşınmazın "tapu kaydında mevcut haciz ve ipoteklerin tespit edilen bedele yansıtılması" yerine "Mülkiyet kesinleştiğinde bedelin tapu kaydındaki mükellefiyetler dikkate alınmak suretiyle hak sahiplerine ödenmesine" karar verilmiş olması doğru görülmemiş ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden gerekçeli kararın (2) nolu hüküm fıkrasının üçüncü satırındaki "tapu kaydındaki mükellefiyetler dikkate alınmak suretiyle" sözlerinin metinden çıkarılarak (2) nolu hüküm fıkrasının sonuna "tapu kaydında mevcut haciz ve ipoteklerin tespit edilen bedele yansıtılmasına" sözleri yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 31.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İSTİNAF NEDENLERİ; Davacı vekili dilekçesinde özetle;Erzurum İli, Karaçoban İlçesi, Kırımkaya Köyü, 104 ada 81 parsel nolu taşınmazın tapu kaydında malik olarak görünen Abdullah BEYCUR’un, nüfus kayıtları ile tapu kaydındaki isimleri birbirini tutmadığını,tapu kaydında, Ahmet oğlu Abdullah BEYCUR olarak yer alan kayıt maliki, nüfus kaydında T.C. kimlik numaralı Abdulmecit BEYCUR olarak yer aldığını,T3 başvuruda bulunduklarını,müdürlük tapudaki isim yanlışlığının giderilmesinin harca tabi olduğunu belirttiğini ,kurum vekili olarak da kendilerinin harç yatırma yetkilerinin olmadığını,bunun için ödenek çıkartılmadığını, kamu kurumu olarak müvekkili T1 muaf olduğunu,müdürlük tarafından harc yatırmadığı için taleplerinin reddedildiğini,daha sonra dava açtıklarını, davanın usulden reddildiğini kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava,'Tapu Kaydında Düzeltim'' istemine ilişkindir....
Öte yandan davacı son tapu kaydında düzeltme istediği halde kaydı kapatılan 1425 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili olarak düzeltme kararı verilmesi de doğru olmamıştır. Davalının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 19/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KAYIT DÜZELTİM İSTEMLİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, babası olan murisin 47 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında "....", paydaşı olduğu 548 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında "...." ile yine paydaşı olduğu 1366 ve 1367 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında "...." olarak yazılı isminin nüfus kaydına uygun "...." olarak düzeltilmesini istemiştir. Davalı,davanın reddini savunmuştur. Mahkemece,iddianın sabit olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekilince süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hakimi ...'ün raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü....