Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bilindiği gibi, tapu kaydında isim düzeltme davaları aynı zamanda kayıt malikinin kimlik bilgilerinin tespitini de içeren davalardır. Düzeltme istemi kayıt malikinin gerçek kimlik bilgilerinin tespitine bağlı olarak sonuçlandırılır. Mahkemece bu yön göz ardı edilerek sadece tespit hükmü kurulmuş, düzeltme istemi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir. Bu yön doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 24.02.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KAYIT DÜZELTİM İSTEMLİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, babası olan murisin 47 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında "....", paydaşı olduğu 548 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında "...." ile yine paydaşı olduğu 1366 ve 1367 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında "...." olarak yazılı isminin nüfus kaydına uygun "...." olarak düzeltilmesini istemiştir. Davalı,davanın reddini savunmuştur. Mahkemece,iddianın sabit olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekilince süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hakimi ...'ün raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü....

      Ancak; Dava konusu taşınmazın "tapu kaydında mevcut haciz ve ipoteklerin tespit edilen bedele yansıtılması" yerine "Mülkiyet kesinleştiğinde bedelin tapu kaydındaki mükellefiyetler dikkate alınmak suretiyle hak sahiplerine ödenmesine" karar verilmiş olması doğru görülmemiş ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden gerekçeli kararın (2) nolu hüküm fıkrasının üçüncü satırındaki "tapu kaydındaki mükellefiyetler dikkate alınmak suretiyle" sözlerinin metinden çıkarılarak (2) nolu hüküm fıkrasının sonuna "tapu kaydında mevcut haciz ve ipoteklerin tespit edilen bedele yansıtılmasına" sözleri yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 31.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Öte yandan davacı son tapu kaydında düzeltme istediği halde kaydı kapatılan 1425 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili olarak düzeltme kararı verilmesi de doğru olmamıştır. Davalının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 19/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          İSTİNAF NEDENLERİ; Davacı vekili dilekçesinde özetle;Erzurum İli, Karaçoban İlçesi, Kırımkaya Köyü, 104 ada 81 parsel nolu taşınmazın tapu kaydında malik olarak görünen Abdullah BEYCUR’un, nüfus kayıtları ile tapu kaydındaki isimleri birbirini tutmadığını,tapu kaydında, Ahmet oğlu Abdullah BEYCUR olarak yer alan kayıt maliki, nüfus kaydında T.C. kimlik numaralı Abdulmecit BEYCUR olarak yer aldığını,T3 başvuruda bulunduklarını,müdürlük tapudaki isim yanlışlığının giderilmesinin harca tabi olduğunu belirttiğini ,kurum vekili olarak da kendilerinin harç yatırma yetkilerinin olmadığını,bunun için ödenek çıkartılmadığını, kamu kurumu olarak müvekkili T1 muaf olduğunu,müdürlük tarafından harc yatırmadığı için taleplerinin reddedildiğini,daha sonra dava açtıklarını, davanın usulden reddildiğini kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava,'Tapu Kaydında Düzeltim'' istemine ilişkindir....

          Nüfus kaydında ise davacının murisi malik ...'ın soyadı "..."tır. ... ... 1976 yılında ölmüş, ölümünden sonra 1987 yılında mirasçıları soyadlarını hükmen ... olarak düzelttirmişlerdir. Mahkeme mirasçıların soyadlarında yaptırdıkları bu düzeltmeyi nazara alarak malik ...'ın soyadının da tapuda "..." olarak düzeltilmesine karar vermiştir. Ne var ki, ...'ın soyadı ... olup nüfus kaydında bu kişi ile ilgili hükmen soyadı tashihi yapılmamıştır. Onun ölümünden sonra mirasçıları tarafından soyadlarının değiştirilmesi murisin hukuki durumunu etkilemez. Diğer bir anlatımla, nüfus kaydının aksine tapu kaydında soyadı düzeltilmesi olanağı yoktur. Tapu kaydında isim düzeltme davalarında amaç, malik isminin nüfus kayıtlarına uyumlu hale getirilmesidir. Mahkemece bu yön gözetilmemiştir. Karar bozulmalıdır. Kabule göre de; dava konusu 740 parsel sayılı taşınmaz kaydında da düzeltim istendiği halde bu parsele ilişkin istem hakkında olumlu yada olumsuz bir karar verilmemesi ayrıca doğru değildir....

            Mahkemece dava dilekçesindeki istem doğrultusunda davaya konu taşınmazların tapu kayıtlarının “...” olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soyisim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Eldeki davada, davaya konu taşınmazların tapu kaydında dava dilekçesinde malik olduğu bildirilen “... ”ın malik olmadığı, ıslah dilekçesi ile kaydının düzeltilmesi istenilen “... oğlu ...”ın malik olduğu görülmektedir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİM Taraflar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu kaydında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Davacı, Mahkemeden aldığı yetki belgesine dayanarak dava konusu 54 ada 7 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında paydaş olan Hüseyin'in baba adının ...., ........'ın baba adının ... ve .... ......'in baba adının Abdurrahman olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddianın ispatlandığı gerekçesiyle, 54 ada 7 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında paydaş olan .....'...

                -KARAR- Temyiz incelemesine esas olmak üzere; 1-Dava konusu 7 parsel sayılı taşınmazın ifrazına ilişkin tüm belgelerin ve tedavüllü tapu kayıtlarının ilgili Tapu Müdürlüğünden istenmesi, 2-Davacı vekilinin bildirdiği 777,778 ve 779 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtları ile ifraz sonucu oluşmuş ise öncesini gösterir tüm tedavüllü tapu kayıtlarının ilgili Tapu Müdürlüğünden istenmesi, 3-Dava konusu 57 ve 216 parsel sayılı taşınmazın dosya arasında bulunan Tapu Müdürlüğünün göndermiş olduğu 25.10.2011 tarihli tapu kaydında malik "...." iken yine Tapu Müdürlüğünün göndermiş olduğu 07.11.2012 tarihli tapu kaydında malik " ...: oğlu" olduğu anlaşılmakla dava konusu 57 ve 216 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında "oğlu" olarak geçip geçmediğinin açıklığa kavuşturulması ve iki farklı tapu kaydı arasında itibar edilecek tapu kaydının belirtilmesi ve bir suretinin gönderilmesi (şayet idarece "oğlu" ibaresi olarak bir düzeltme yapılmış ise tarihi belirtilmek) suretiyle...

                  Dava, evveliyatında taşınmazın paydaşı olmasına rağmen sonradan tapu kütük kayıtlarının fersude olması nedeniyle payın tapu kaydında gözükmemesi nedeniyle paydaş olduğunun tespitine ilişkindir. Davacı dava dilekçesine eklemiş olduğu tapu paydaşı olduğunu gösteren belgeye dayanmıştır. Bilindiği üzere bu tür bir belge tapu idaresi tarafından ilgiliye maliki olduğu tapu kaydı hakkında bilgi edinmesi amacıyla verilmektedir. Söz konusu belgede gösterilen bilgilerin karşılığı tapu kütüğünde bulunmuyorsa, bir başka ifade ile tapu sicil kaydında ilgili malik gözükmüyorsa söz konusu belgenin ilgiliye bir hak bahşettiğinden bahsetmek mümkün olmayacaktır....

                    UYAP Entegrasyonu