GEREKÇE: Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; Dava, davacının tapu kaydına konulan kamulaştırma şerhinin terkini istemine yöneliktir. HMK' nın 342- e maddesine göre, istinaf dilekçesinde başvuru sebepleri ve gerekçesinin bildirilmesinde zorunluluk bulunduğu, yine HMK' nın 355.maddesinde incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı ancak Bölge Adliye Mahkemesince kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde bunun resen gözetileceği belirtilmiştir....
GEREKÇE: Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; Dava, davacının tapu kaydına konulan kamulaştırma şerhinin terkini istemine yöneliktir. HMK' nın 342- e maddesine göre, istinaf dilekçesinde başvuru sebepleri ve gerekçesinin bildirilmesinde zorunluluk bulunduğu, yine HMK' nın 355.maddesinde incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı ancak Bölge Adliye Mahkemesince kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde bunun resen gözetileceği belirtilmiştir....
Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki ipotek şerhinin hükmedilen bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki ipotek şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmasına,) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA, HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, davalı Hazine'den peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 12/05/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 11.03.2015 gün ve 2014/12096 Esas, 2015/2666 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacı, dava konusu 12 parsel sayılı taşınmazı 09.06.2011 tarihinde satın aldığını, taşınmazın tapu kaydı üzerine imar uygulaması sırasında davalıların murisi .... lehine 01.06.1987 tarihinde ipotek tesis edildiğini ileri sürerek, ipoteğin terkinine karar verilmesini istemiştir. Davalılar, imar sonucu 36 m2 yer için tesis edilen ipoteğin rayiç bedel ödenmesi halinde kaldırılması gerektiğini belirtmişlerdir....
Müvekkil bankanın kötüniyetinden söz edilemeyeceği gibi, bu kazanımı hukuk düzeni tarafından korunması gerektiğini, kaldı ki dava dilekçesinde de ikrar edildiği üzere ilgili taşınmaz 2011 yılında Metin Demirtürk adına tapuda tescil edildiğini, bu tescil dolayısı ile tapu kaydına güvenen müvekkil, alacağını işbu ipotek tesisi ile güvence altına aldığını düşünmekte iyi niyetli olduğunu, işbu ipotek tesisinin 2012 yılında gerçekleştiğini, davacının iddialarında bahsettiği tapu iptal ve tescil davası ise 2013 yılında açıldığını, bu dava nedeniyle de tapu kaydına bir şerh işlenmediğini, kaldı ki bu dava nedeniyle tapu kaydına bir şerh işlenmiş olsaydı dahi 2011 yılında taşınmazı adına tescil ile kazanan Metin Demirtürk'ün müvekkile olan borcu nedeniyle konan ipotek 2012 tarihli olduğundan tapu iptal ve tescil davasından önce ipotek tesis edilmiş olup, ipoteğin sıhhatini etkilemez ve taşınmazı hangi yolla olursa olsun iktisap eden herkesi bağlayacağını, ipoteğin devam edeceğini, bir ayni hak...
B.. tarafından konulan ipoteğin haksız, hukuka aykırı, dayanaksız, temel ilişki yokluğuna dayalı sakat ve yolsuz oluşu sebebiyle iptali, fekki ve terkinine, ipotek borçlusu olmadığının tespiti ile % 20'den aşağı olmamak üzere tazminat ile maddi ve manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece; davacıya ait bağımsız bölümün tapu kaydına konulan ipoteğin, davacının borcundan doğmadığı, akit tablosunda belirtilen 700.000,00 TL'nin kendisine verilmediği sonucuna varılarak ipoteğin kaldırılmasına, davacının ipotek dayanağı borcu olmadığının tespitine ve davacının % 20 tazminat talebi ile maddi ve manevi tazminat isteminin reddine dair karar verilmiştir. Hüküm, davalılar tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir. Dava, ipotek şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir....
Noterliğinin 11.08.2014 tarih 21260 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde kat karşılığı inşaat sözleşmesi nedeniyle Tapu sicilinde adına kayıtlı 30 adet taşınmaz üzerine müflis ... Özgükent Konut ... Kooperatifi'nin iflas dosyasından usul ve yasaya aykırı olarak konulan iflas şerhinin kaldırılmasını talep etmiştir. II. CEVAP İflas İdaresi cevap dilekçesinde; iflas idaresinin müflis kooperatifin alacaklı olduğu hakları masaya kazandırmak, muhtemel alacaklarını korumak için işlem tesis etmek ya da iflas öncesi yapılan işlemlerin yerine getirilmesini sağlamakla yükümlü olduğunu, bu sebeple ilgili iflas şerhinin tesis edildiğini, Ankara Batı Ticaret Mahkemesinin 2018/176 Esas sayılı tapu iptal tescil davasının derdest olduğunu, sonucunun beklenmesi gerektiğini ileri sürerek şikayetin reddini istemiştir. II....
tapu kaydına ihtiyati tedbir konulmasına karar verildiğini, ihtiyati tedbir şerhinin 06.12.2018 tarihinde tapuya işlendiğini, yani bu tarihten sonra ihtiyati tedbir kararının bu üçüncü kişiler için de alenilik oluşturduğunu, bilindiği gibi TMK m. 1020'de "tapu sicilinin açıklığı ilkesi" düzenlendiğini, bu ilkeye göre sonradan konulan şerh sahiplerinin daha önce konulan şerhi gördüklerinin kabul edildiğinin, taşınmazın kaydına, 06.12.2018 tarihinden sonra (tedbir tarihinden sonra) 31 adet haciz şerhi işlendiğini, ancak 06.12.2018 tarihinde işlenen ihtiyati tedbir kararı bu tarihten sonra üçüncü kişiler için de alenilik oluşturacağından, bu tarihten sonraki haciz şerhlerinin haciz alacaklıları için “tapu sicilinin açıklığı prensibi” gereğince hüküm ifade etmeyeceğini, dolayısıyla ihtiyati tedbir şerhinin tapuya işlenmesinden sonra kayda düşülen haciz şerhlerinin terkini gerektiğini, Yargıtay 14....
ve mülkiyeti müvekkile ait olan malların satılması halinde bu borç kiracının borcundan düşülecek ve dolayısı ile kalan borç daha az olacağından daha az temerrüf faizi ödemek zorunda kalacağını, Mahkemenin vermiş olduğu karar her iki tarafın menfaatine değil bilakis her iki tarafın da zararına olduğunu, halihazırda taraflarınca ihtiyati tedbir kararı alındığını, talep edilen hususun yeniden ihtiyati tedbir verilmesi değil kanundan doğan tasarruf yetkisinin kullanılacağının bildirimi ve kanundan doğan hakkın kullanılabilmesi için gayrimenkul üzerindeki finansal kiralama şerhinin kaldırılması istemi olduğunu, fks şerhinin tasarruf yetkisini kısıtlayıcı nitelikte olmadığı görüşü de kanuna aykırı olduğunu, fks şerhinin kaldırılması hususunda mahkeme aksi kanaatte ise ilgili tapu müdürlüğüne müzekkere yazarak fks şerhinin gayrimenkulün satışına engel olmadığını, gayrimenkulün üzerinde fks şerhi varken satılması hususunun herhangi bir engel teşkil etmediğinin ilgili tapuya bildirmesinin talep...
Halk Bankası adına ipotek tescil edildiğini, davalı ... müdürlüğünce davacı adına konulan ipoteğin sehven tapu kütüğüne şerh edilmediğinin bildirilerek hatalı işlem yapıldığının kabul edildiğini ileri sürerek, taşınmaz üzerinde Halk Bankası A.Ş. adına kayıtlı ipoteğin terkini ile davacı adına ipotek tesisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, davacı taraf lehine akdedilen ipotek resmi senedine ilişkin gerekli tescilin ilgili taşınmaza tapu kütüğünde sehven işlenmediğinin anlaşıldığını, hatalı işlemi yapan kurum personeli hakkında disiplin işlemi yapıldığını, daha sonra taşınmaz üzerine davacı lehine tesis edilen ipotek için İİK'nun 150/C şerhi işlenerek davacının hak kaybına uğramasının önüne geçildiğini savunarak davanın reddini istemiştir....