Yoksa davacının geçit tesisi isterken mahkemeye davalı parsel gösterdikten sonra keşif yapılıp bilirkişi raporu alınarak geçit hakkının bu parselden yada daha uygun parselden geçirilmesi yönünde talepte bulunulması ve mahkemece yapılan keşifte alternatif geçitlerdeki tapu maliklerinin tümünü davaya dahil ettikten sonra tümünün parselinde değilde bir kısmının parselinde geçit tesisi kurması halinde davacının ısrarla istemediği mahkemenin HMK 124. maddesine göre resen davaya dahil ettiği parsel malikleri lehine vekalet ücret takdir edilmemelidir. Çünkü bu davanın niteliği gereği uygun geçit güzergahlarındaki tapu maliklerinin resen davaya dahil edilmesi sonra uygun güzergahtan geçit tesisi belirlenmesi gerekmekte olup davanın sonucu gereği oluşacak durumdan geçit kurulmayan ama kendisini vekil ile temsil ettiren tapu malikleri lehine davacı aleyhine vekalet ücreti takdir edilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine, 40 ada 26 parsel numaralı deniz vasıflı taşınmazın tapu kaydında davalılar murisleri yararına yazılı bulunan “Balık avlanma hakkı” şerhinin terki isteminde bulunmuştur. Mahkemece, balık avlanma olanağının kalmadığı, avlanma imkansızlığı nedeniyle TMK’nun 785/1 maddesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalılardan ... ile ... ve ... .temyiz etmiştir....
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 06.06.2014 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı tesisi talebi üzerine bozmaya uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.11.2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili ve bir kısım davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir. Davacı, taşınmazının genel yola bağlanması için davalı taşınmazlarından geçit hakkı kurulmasını istemiştir. Davalılar ise davanın reddini savunmuşlardır....
Bu gibi durumlarda mülkiyet hakkı kısıtlanan taşınmaz malikinin mağduriyetine neden olmamak ve diğer tarafın hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğuracak olası davranışlarını önlemek için hüküm tarihine yakın yeni bir değer tespiti yapılmalıdır. Kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 maddesi uyarınca tapu siciline kaydı da gereklidir. Geçit hakkı kurulmasına ilişkin davalarda davanın niteliği gereği yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmalıdır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 15.03.2010 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı tesisi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29.09.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, Savrandere köyü 15 parsel numaralı taşınmazın paydaşlarından davacı tarafından davalıya ait 14 parsel numaralı taşınmazdan geçit hakkı istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile 14 parselden, 5 metre genişliğinde, 220,51 m2’lik kısmından geçit hakkı tesisine karar verilmiştir. Hükmü; davalı vekili temyiz etmiştir....
Davacı ..., taşınmazın yol olarak kullanılan bölümünün davalı adına kayıtlı çekişmeli taşınmaz içinde bırakıldığını öne sürerek, bu bölümün yol olarak terkini, olmadığı takdirde tapuda adına kayıtlı 191 ada 8 parsel sayılı taşınmaz lehine geçit hakkı tesisi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, davacının dayandığı satın alma senedinin düzenlendiği tarihte çekişmeli 108 ada 16 parsel sayılı taşınmazın tapulu olduğu ve tapulu taşınmazların haricen satımının geçerli olmadığı, dava konusu taşınmaz bölümünün yol olduğu iddiasının ise ispat edilemediği, belirtilen yerden geçit hakkı tesisinin de mümkün olmadığı gerekçesiyle tapu iptali ve terkin isteği yönünden davanın reddine karar verilmiştir....
Davalı, irtifak hakkı tesisinde bir usulsüzlük olmadığı gibi kendilerine husumetinde yöneltilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava lehine irtifak hakkı tesis edilen kurumlar aleyhine açılmalıdır gerekçesi ile reddedilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Gerçekten de 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 14. maddesinin “Belediye veya valilikler, imar planlarının uygulanması sırasında bir gayrimenkulun tamamını kamulaştırmadan o yerin muayyen saha, yükseklikte ve derinliğindeki kısmı üzerinde kamu yararı amacıyla irtifak hakkı tesis edebilir. Belediyeler veya valilikler, mümkün olan yer ve hallerde mal sahibinin muvafakatiyle, bedelsiz irtifak hakkı verme karşılığında, bedelsiz irtifak hakkı tesis edebilir.” şeklindeki hükmü ile imar uygulaması sırasında Belediyenin anılan madde kapsamında irtifak hakkı tesisi mümkündür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kamulaştırma yoluyla irtifak hakkı tesisi KARAR Taraflar arasındaki uyuşmazlık 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'ndan kaynaklanan tapu iptali tescil ve bedel isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 10.01.2013 tarih ve 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarih 1 sayılı Kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 tarih 28540 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (18.) Hukuk Dairesi'ne ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 20.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.12.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde irtifak ve üst hakkı tesisi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 18.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 23.05.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ALAPLI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/11/2014 NUMARASI : 2012/537-2014/498 -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali, olmazsa geçit hakkı tesisi istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 22.01.2015 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 16. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,1.6.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....