Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nın 409. maddesine göre müraacata bırakıldığını, esasen yörede 1967 yılında yapılan arazi kadastrosundan bu tarafa 30 yılı aşkın süredir zilyetlik ve tasarruflarında bulunduğu, Hazinenin hasımsız açtığı davanın yasal dayanaktan yoksun olduğu, parsellerin tapu kayıtlarının iptali ile adlarına tescili iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... ve arkadaşları vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde tespit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır....

    Madde ve 2896 ve 3302 Sayılı Yasalara göre yapılan 2/B madde uygulamalarına ilişkin çalışma tutanaklarını ve orijinal renkli tahdit haritalarını getirterek keşif ve uygulma yapmamıştır. Her ne kadar; yörede 1978 yılında yapılan genel arazi kadastrosunda çekişmeli taşınmaza Ağustos 1978 tarih 60 numaralı tescil ilamı sonucunda oluşan tapu kaydı revizyon gösterilmek suretiyle ... Uzundemir adına tespit ve Kadastro Mahkemesinde kişiler arasında görülen dava sonucu ... ... adına tescil edilmiş ve daha sonra satış sonucunda davalı ... adına 2005 yılında tescil edilmişse de, öncesi orman olan taşınmazda Orman Yönetimi taraf olmadan ve orman araştırması yapılmadan oluşturulan bu tapu kaydı Orman Yönetimini bağlamayacağı gibi, somut olayda; davacı Hazinenin dava sebebi de değişiktir. Hazine, arazi kadastrosundan sonra yapılan ve itiraz edilmeksizin kesinleşen 2/B madde uygulaması nedeniyle taşınmazın tapu kaydının iptalini ve Hazine adına tescilini istemektedir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve müşterekleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, davalı adına tapuda kayıtlı dava konusu ... Köyü 644 parsel sayılı 26700 m2 yüzölçümündeki taşınmazın kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığı iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu parselin tapu kaydının iptaline, orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar ... ve müşterekleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kalan taşınmazın, tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ..., Beğenler Köyü 101 ada 23 parsel sayılı taşınmazın davalı adına tapuda kayıtlı olduğunu ve 1000 m² yüzölçümlü bölümünün orman sayılan yerlerden olduğu iddasıyla tapu kaydının iptali ile hazine adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ..., ... Köyü 1 parsel sayılı taşınmazın davalı adına tapuda kayıtlı olduğunu ve yörede ilk kez yapılan 13/05/2008-13/11/2008 tarihleri arasında ilan edilen orman kadastrosu sırasında 10295,875 m² yüzölçümlü bölümünün orman kadastro komisyonu tarafından 2/B uygulaması ile orman alanı dışına çıkarıldığından, tapu kaydının iptali ile hazine adına tapuya kaydına karar verilmesini istemiştir....

            Somut olayda da davacının 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesi gereğince yapılan kadastro uygulama çalışmalarına itirazın yanında ve tapu iptali ve tescil istemininde bulunduğu anlaşıldığından mahkemece öncelikli olarak uygulama kadastrosunun usulüne uygun yapılıp yapılmadığı incelenmeli sonucuna göre tapu iptali ve tescil istemi değerlendirilmelidir. Uygulama kadastrosunun amacı, teknik açıdan yetersiz kalan, uygulama niteliğini kaybeden, eksikliği görülen veya zemindeki sınırları gerçeğe uygun göstermediği anlaşılan kadastro haritalarının yenilenmesi ve uygulanabilir hale getirilmesidir. Uygulama kadastrosunun amacı, mülkiyet ihtilaflarını canlandırmak ve çözmek değil; tesis kadastrosu sırasında yapılan teknik hataları belirleyerek gidermek ve kadastro paftalarını zeminle uyumlu, uygulanabilir, teknik ihtiyaçlara cevap verir ve güvenli hale getirmektir....

              13 parsel sayılı taşınmazın sınırlarının tesis kadastrosundaki sınırlara göre düzeltilmesine ve davalı adına kayıtlı 174 ada 12 parsele aktarılan kısmın tapu kaydının iptali ile davacıya ait 174 ada ada 13 parsele eklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Davanın uygulama kadastrosuna dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine yönelik olması, bu tür davalarda husumetin iptali istenilen taşınmazın tapu kayıt malik yada ölü iseler mirasçılarına yöneltilmesi gerektiği, somut olayda; hakkındaki davanın kabulüne karar verilen 2939 ada 18 parsel sayılı taşınmazın tapu kayıt maliki T6 dava tarihinden çok evvel 16/10/1979 tarihinde vefat ettiğinin anlaşılmasına rağmen mahkemece davalı T6 mirasçıları adına dava dilekçesi ile duruşma günü tebliğ edilmemiş, bu halde taraf koşulu sağlanmaksızın ve davalı mirasçılarının savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle karar verilmiştir. Öte yandan mahkemenin de kabulünde olduğu gibi uygulama/ yenileme kadastrosunun amacı, teknik açıdan yetersiz kalan, uygulama niteliğini kaybeden, eksikliği görülen veya zemindeki sınırları gerçeğe uygun göstermediği anlaşılan kadastro haritalarının yenilenmesi ve uygulanabilir hale getirilmesidir....

              HD bölümü 8. madde gereğince) "tarafların sıfatına ve talebin mahiyetine bakılmaksızın 2924 sayılı Kanun ya da 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (5831 sayılı Kanun'un 8. maddesi ile eklenen) Ek-4. maddesi uyarınca 2/B alanlarında yapılan kullanım kadastrosundan veya kesinleşmiş 2/B alanları hakkında zilyetlik ve muhdesat şerhi verilmesi isteminden kaynaklanan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar" hakkındaki temyiz incelemeleri ile sınırlı olup, 6292 sayılı Yasa ile yapılan satışlar ve buna ilişkin tapu iptali ve tescil davaları Dairemizin görevine girmemektedir. Bu durumda yukarıda açıklanan dava sebebine göre dava "hata" hukuki nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olup, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun Geçici 14. maddesi ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 2016/1 sayılı iş bölümü kararı uyarınca temyiz inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait olmakla beraber daha önce Yargıtay 8....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ: 24.03.2016 K A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, 7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısıyla Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanun'un 18. maddesi uyarınca yapılan Afet Kadastrosundan kaynaklanan ...'ye ait tapu kaydının iptali ile tahsise dayalı olarak davacılar adına tescili isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 16.01.2016 tarih, 2016/1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 26.02.2016 tarihli ve 29636 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.02.2016 gün 2016/1 sayılı Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (16.)...

                  UYAP Entegrasyonu