Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Orman kadastrosuna itiraz davalarında kadastro mahkemelerinin tescile ve tapu iptaline karar verme yetkisi yoktur. Somut uyuşmazlıkta çekişmeli taşınmazlar ... Mahallesinde 1978 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında orman olduğundan söz edilerek tescil dışı bırakıldığından kadastro mahkemesi yenilik doğurucu nitelikte tescil kararı veremez. Kaldı ki, çekişmeli taşınmazlar hakkında açılan tescil davası Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/754 esas sayılı dosyasında derdest olduğundan orman kadastrosuna itiraz davası 08.12.2004 tarihli oturumda Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/754 esas sayılı dosyasından ayrılmıştır. Mahkemece bu durum göz ardı edilerek tescile yönelik hüküm kurulmuştur. Diğer taraftan dava konusu taşınmazın neresi olduğu, yüzölçümü ve adlarına tescil kararı verilen kişilerin ad ve soyadları ile pay oranları belirtilmeksizin hüküm kurulmuş olduğundan bu haliyle hüküm, anlaşılmaz ve infaza elverişsiz niteliktedir....

    Mahkemece, dava konusu yerin orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesi davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir Dava, tapu iptali tescil ve 6831 Sayılı Yasanın 11. maddesi uyarınca tapuya dayalı olarak 10 yıl içinde açılan orman kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 29.04.1998 tarihinde ilanı yapılan orman kadastrosu ve 3302 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması vardır....

      İşte, uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle Mahkemelerce, uygulama faaliyetine eşdeğer ve amaca uygun bir araştırma yapılması zorunludur.(Yargıtay 8. HD. 2021/4030 E., 2022/2191 K. Sayılı ilamı) Uygulama kadastrosuna ilişkin uyuşmazlıklarda, davacı taşınmazının yüzölçümünde meydana gelen azalmanın hangi komşu taşınmazdan kaynaklandığı belirlenebildiği takdirde husumetin o taşınmaz maliklerine yöneltilmesi gerekir....

      Yönetimi, 548 parselin davalı adına kayıtlı tapusunun iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescili, elatmanın önlenmesi istemiyle; ... ise orman şerhinin silinmesi ve orman kadastrosunun iptali istemiyle dava açmış, her iki dava birleştirildikten sonra mahkemece, taşınmazın kesinleşen orman sınırı içinde ve eylemli orman olduğu belirlenerek Orman Yönetiminin davasının kabulüne, ...'ın davasının reddine, 548 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptaline, orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline, davalının elatmasının önlenmesine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemi ile orman kadastrosuna itiraza ilişkindir....

        yine tesis kadastro tespit tarihine en yakın hava fotoğrafı üzerinde tesis kadastrosuna ait harita ile uygulama haritasını çakıştırır tarzda harita düzenlettirilmemiş, bilirkişi raporu ekinde farklı renklerle gösterilen kroki düzenlenmiş ise de bu renklerin hangisinin tesis kadastrosu, hangisinin uygulama kadastro sınırları olduğu da bildirilmemiş, bu haliyle davanın niteliğine uygun olmayan ve genel olarak uygulamada kesinleşen tahdide dayalı tapu iptali ve tescil istemlerine ilişkin yapılan araştırmaya yönelik düzenlenen yetersiz teknik bilirkişi raporu dışında başkaca bir rapor alınmamıştır....

        yine tesis kadastro tespit tarihine en yakın hava fotoğrafı üzerinde tesis kadastrosuna ait harita ile uygulama haritasını çakıştırır tarzda harita düzenlettirilmemiş, bilirkişi raporu ekinde farklı renklerle gösterilen kroki düzenlenmiş ise de bu renklerin hangisinin tesis kadastrosu, hangisinin uygulama kadastro sınırları olduğu da bildirilmemiş, bu haliyle davanın niteliğine uygun olmayan ve genel olarak uygulamada kesinleşen tahdide dayalı tapu iptali ve tescil istemlerine ilişkin yapılan araştırmaya yönelik düzenlenen yetersiz teknik bilirkişi raporu dışında başkaca bir rapor alınmamıştır....

        Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Kanun uygulamalarına esas olmak üzere orman sınırlarının tesbiti ile birlikte 2/B madde uygulama çalışmaları vardır....

          Bu durumda eldeki davada, 2 ayrı davanın (askı ilan süresinde genel mahkemede açılan 22/2- a uygulamasına itiraz ve mülkiyet iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davası) bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı tarafa ait taşınmazların (125 ada 38 ve 40 parsel sayılı taşınmazların) tapuya ilk tesciline ilişkin tapulama evrakı, tapu kütüğü, vs. getirtilmediği gibi davacının terditli olarak açtığı davada ikinci talebi olarak mülkiyet iddiasında bulunarak tapu iptali ve tescil istemi bulunmasına rağmen, mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiası nedeniyle davacının mülkiyete ilişkin tapu iptali ve tescil talebi/davası yönünden de karar yerinde olumlu-olumsuz hüküm kurulması gerekirken bu husus gözden kaçırılmıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Mahkemece, dava konusu taşınmazın tesis kadastrosuna ilişkin tutanak örneği, dayanak belgeleri, ölçü çizelgesi ve hesap cetvellerinin, ayrıca uygulama kadastro tutanağının onaylı örneğinin ilgili merciden istenerek dosya arasına konulması, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın gönderilmesi için mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 17.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            DAHİLİ DAVALI : HAZİNE Taraflar arasındaki orman kadastrosuna itiraz, tescil ve orman şerhinin iptali davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine vekili ve Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 09/04/1996 gün ve 1996/3967- 4735 sayılı bozma kararında özetle; "Yörede orman kadastro çalışmaları, 6831 Sayılı Yasanın 3373 Sayılı Yasayla değieşik 11. maddesine göre yapılarak kesinleşmiştir. Davacılar, bu kadastroya karşı tapu kaydına dayanarak 10 yıllık süre içinde eldeki davayı açmışlardır....

              UYAP Entegrasyonu