Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; İlk derece mahkemesince toplanan deliller ile tüm dosya kapsamına göre, ileri sürülen istinaf nedenleri ve HMK 355/1 maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin yapılan inceleme sonucunda; Kadastro çalışmaları sonucunda dava konusu Zonguldak ili Alaplı ilçesi İsafakılı köyü 107 ada 10 parsel sayılı 1158,30 m2 yüz ölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğ nedeniyle davalılar adına tapuya kayıt ve tescil edilmiştir.Davacı taraf dava konusu taşınmazın bir kısmının kendi zilyetliğinde olduğu iddiasıyla tapu iptal ve tescil davası açmıştır.Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından istinaf edilmiştir. Dava, kadastro tespitinden önceki sebebe dayanılarak açılan tapu iptali ve tescili davasıdır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Dava konusu taşınmaz 1973 yılında kadastro tespitine konu edilmiş ve 1981 yılında kesinleşerek tapu kaydına bağlanmış, 1984 tarihinde hükmen mera olarak sınırlandırılmıştır. Davacı 2011 yılında, zilyet olduğu taşınmaz bölümünün adına tescili istemi ile dava açmış olup, dilekçe ve tüm dosya içeriğine göre kadastro tespitinden sonraki hukuki sebebe dayanıldığı anlaşılmakla, temyiz inceleme görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ancak dosya adı geçen Daire tarafından görevsizlik kararıyla Dairemize gönderilmiş olmakla görevli Dairenin belirlenmesi bakımından dosyanın, 6723 sayılı Kanunun 21. maddesiyle değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/3 maddesi uyarınca Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 21.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Madde gereğince davacı tarafa açıklatılmamış ve davanın niteliğinin uygulama kadastro sonucu oluşan tapu kaydının iptali ve tescil mi, tesis kadastro sırasında tescil harici bırakılan taşınmaza yönelik tescil mi, kadastro sonrası nedene dayalı tapu iptali ve tescil mi yoksa kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davası mı olduğu kesin olarak belirlenmeden karar verilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilemez. Hal böyle olunca; Mahkemece öncelikle davacı tarafa davasını hangi hukuki nedenlere dayandırdığı HMK 31. Madde uyarınca açıklatılmalı, davanın niteliği belirlenmeli daha sonra mahallinde keşif yapılmak suretiyle taraf teşkili, dava şartları dikkate alınarak iddia ve savunma doğrultusunda tüm deliller toplanıp sonucuna göre karar verilmelidir....

    Dava niteliği itibarı ile kadastrodan önceki sebebe dayalı olarak kadastro sonucu oluşan tapu kaydının iptali ve tescil istemine yöneliktir. Mahkemece, esasa girilerek tespitin tapu kaydına dayalı olarak yapıldığı ve taşınmazın sınırlarında değişiklik olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Her ne kadar, çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinin kesinleştiği 01.09.1975 tarihi ile dava tarihi olan 02.04.2012 günü arasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde yazılı 10 yıllık hak düşürücü süre geçmiş olması nedeniyle davanın esasına girilmeden, maddi hukuka ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle reddi gerekmekte ise de red kararı sonucu itibarı ile doğru olduğundan hükmün gerekçesinin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Aydın'dan kalan diğer ev ve ev yerleri için kızların almadığını, oğlan kardeşlerine bağışladıklarını, buna rağmen kız kardeşlerinin Sarıoğlan Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/172 Esas sayılı dosyası ile taksim ve izalei şuyu davası açtıklarını, bu nedenlerle dava konusu taşınmazın tapu kaydının kısmen iptaline, bu kısmın ... mirasçıları adına veraset ilamındaki hisseleri nispetinde müştereken tapuya tesciline, karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesi vermemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Somut olayda; dava 26.04.2000 tarihli taksim sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davasıdır. Ancak Mahkemece, tespit öncesi hukuki sebebe dayalı tapu iptali ve tescil davası olarak değerlendirilerek hak düşürücü süreden davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09.01.2020 NUMARASI : 2018/720 ESAS - 2020/39 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Kadastral Parselin İhyası) KARAR : Taraflar arasında görülen "Tapu İptali Ve Tescil (Kadastral Parselin İhyası)" davasının yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....

        İlk derece mahkemesi tarafından eldeki dava kadastro öncesi hukuki sebebe dayalı bir dava olarak ele alınıp değerlendirilmiş ve 3402 Sayılı Kanunun 12/3. maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de, az yukarıda da belirtildiği üzere dava konusu taşınmaza ilişkin kadastro tespiti 19/06/1981 tarihinde yapılmış olup kesinleşmesi 16/07/1982 tarihinde olmuş, tapusu ise 06/12/1982 tarihinde çıkartılmıştır. Bu haliyle taşınmaza ilişkin kadastronun 19/06/1981 tarihinde yapıldığı bilindiğinden kadastro öncesi sebebe dayalı davalardaki sebeplerin bu tarihten önce vuku bulmuş olan sebepler olması gerekecektir. Aksi takdirde dava kadastro öncesi sebebe dayalı bir dava olarak değil, kadastro tespitinden sonraki sebeplere dayalı bir dava olarak ele alınıp değerlendirilecektir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil ... ile ...ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 03.06.2008 gün ve 77/744 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, dava konusu 223 ada 73 parseli 14.02.1974 tarihli satış senediyle satın ve devralındığını, satış tarihinden kadastro tespit tarihine kadar aralıksız kullanıldığını ancak kadastro sırasında hatalı olarak davalıların miras bırakanı adına tespit edildiğini açıklayarak tapu kaydının iptaliyle vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı taraflar davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KAYIT DÜZELTİM İSTEMLİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre davacı kadastro tespitinden önce tapuya kayıtlı taşınmazda pay satın aldığını ileri sürerek tapu iptal ve tescil istekli eldeki davayı açmıştır. Bu durumda dava genel kadastro ile oluşan, tapu kaydına dayalı olarak kadastrodan önceki nedenlerle açılan ve Asliye Hukuk Mahkemesince karara bağlanan tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. 27.1.1998 tarih 5-698 sayılı Başkanlar Kurulu Kararı ile bu tür davalarda verilen kararlara yönelik temyiz itirazlarını inceleme görevi 3.2.1998 tarihinden itibaren kadastro dairelerine verilmiştir. Hal böyle olunca dosyanın ilgisi yönünden Yüksek 7.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 19.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, kadastro tespitinden önceki sebeplere dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescili istemine ilişkin olup, mahkemece tapu kaydı iptal edilen çekişmeli taşınmazlardan 120 ada 6 parsel sayılı taşınmaz ham toprak niteliği ile Hazine adına tespit ve tescil edilmiş olup, sınırında .... Kadastro Mahkemesi'nin 2009/315 ve 316 Esas sayılı dava dosyalarında davalı olan 102 ada 1 sayılı orman parseli bulunduğuna, yine mahkemece hükme esas alınan 24.03.2013 tarihli bilirkişi raporunda da tapu kaydının iptaline karar verilen (A) bölümünün kısmen, sözü edilen orman parselinde kaldığının belirtilmiş olmasına göre yapılan orman araştırması yapılması zorunlu olup, yapılan araştırmanın denetlemesi yönünden, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 20/01/2017 tarih, 2017/1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 20. Hukuk Dairesi'ne ait bulunmaktadır....

              UYAP Entegrasyonu