WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR ESAS NO : 2020/566 Esas KARAR NO : 2021/662 DAVA : Tanıma Ve Tenfiz DAVA TARİHİ : 16/11/2020 KARAR TARİHİ : 16/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan tanıma ve tenfiz davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilince verilen dava dilekçesinde özetle; kararın tanınmasını talep ettiklerini, ------ devam eden dosyaya delil teşkil etmesi bakımından tanımanın talep edildiğini ve bu nedenle derdestliğin söz konusu olmadığını beyan etmekte olduğunu, davacı, tanınmasını istediği kararın müvekkil şirket ---------tarafından açılan dava olup, bu davaya kendi talebi ile huzurdaki davalıları ---davalı sıfatıyla dahil edildiğini; dava dilekçesiyle eklerinin ve mahkeme kararının davalılara usulüne uygun şekilde tebliğ edildiğini; --- belgelerinin ek olarak sunulduğunu;-- tanıma talebinde bulunulduğunu; davaya konu olay nedeniyle kendi nezdinde doğan ve davalılara rücu edilen zararın tam olarak belirlendiğini, işbu kararın rücu davasında delil...

    Davacının tanıma ve tenfızini talep ettiği yabancı mahkeme tarafından verilen boşanma ilamında müşterek çocukların velayeti ile bu çocuklar için takdir edilen nafakalara yönelik taraflar arasında yapılan anlaşmanın da onaylandığı anlaşılmaktadır. Açıklanan husus gözetilmeden yazılı şekilde bu konularda "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde karar verilmesi doğru görülmemiştir. 2- Davacı kadın, dava dilekçesinde resmi kayıtlardaki kocanın soyadının terkini ile kendi bekarlık soyadının kullanılmasına izin verilmesini de istemiştir. Bu istek tanıma ve tenfiz istenilen yabancı mahkeme kararında yer almadığı gibi, tanıma ve tenfiz davasının eki niteliğinde bulunmayan bağımsız bir taleptir. Davacı, aynı davalıya karşı olan, aynı yargı çeşidi içinde yer alan birbirinden bağımsız birden fazla asli talebini, aynı dava dilekçesinde ileri sürebilir (HMK md. 110). Yatırılan başvurma harcı da, bağımsız taleplerin hepsini kapsar....

      Kişiye sıkı sıkıya bağlı haklardan olan tanıma davasının vekil aracılığı ile açılabilmesi için vekile verilen vekaletnamede özel yetki olması gerekir. Bu durumda Mahkemece, genel vekaletname ile dava açan avukata dava konusu işle ilgili özel yetkiyi içeren vekaletnamesini ibraz etmesi ya da asilin dilekçe ile veya bizzat duruşmaya gelerek özel yetkisi bulunmayan vekilin açmış olduğu davaya ve yapılan işlere icazet verdiğini bildirmesi gerekir. Aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken esas hakkında hüküm kurulması, 2-Tanımanın koşulları ve şekli TMK'nın 295. maddesinde düzenlenmiş olup buna göre; tanıma baba tarafından nüfus memuruna veya mahkemeye yazılı başvuru ile ya da resmî senette veya vasiyetnamesinde yapacağı beyanla yapılabilir. Başka bir erkekle soybağının mevcut olması ise tanıma engeli kabul edilmiştir. TMK'nun 295 ve devamı maddelerinde çocukların Türk vatandaşı olmamaları, tanımaya engel olarak belirtilmemiştir....

        Aile Mahkemesi'nin 2007/650 Esas, 2007/885 Karar sayılı ilamı ile ... ve ... tarafından evlat edinildiği, evlat edinmenin, 4721 sayılı Yasanın 282. maddesi gereği soybağının kurulması yollarından biri olduğu, davacının hukuken geçerli bu soybağı ortadan kalkmadan, küçük hakkında tanıma yapamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 295. maddesine göre tanıma istemine ilişkindir. Tanınmak istenilen küçük... (...) evlilik dışı doğum olarak annesi ...'un hanesine kaydedilip, daha sonra ... ve ... tarafından evlat edinilmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 282. maddesine göre; ‘'Çocuk ile ana arasında soybağı doğumla kurulur. Çocuk ile baba arasında soybağı ana ile evlilik, tanıma veya hakim hükmüyle kurulur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Babalığa Hüküm Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Nüfus kayıt örneğinde "tanıma: Nüfus Müdürlüğünce onaylı tanıma senedi belgesi ile ....... sırada kayıtlı erkek tarafından tanınmıştır" yazılıdır. Tanımaya ilişkin belge örneğinin onaylanarak birlikte gönderilmesi için dosyanın mahalline İADESİNE, oybirliği ile karar verildi.02.10.2006 (Pzt.)...

            Aile Mahkemeleri TMK'nın 282 ve devamı maddelerinde sınırlı olarak belirtilen soybağının reddi (TMK'nın 286. vd.) babalık, tanıma, tanımanın iptali gibi davalara bakmakla görevlidir. Somut olayda; ...Cumhuriyet Savcısı tarafından açılan davanamede, davalılardan ...'nin 28/07/1986 tarihinde ... isimli şahıs ile evlendiği ve 06/07/2007 tarihinde ise boşandığını, nüfus müdürlüğünce onaylı 17/09/2010 tarihli tanıma senedi belgesi ile ... adlı çocuğun ... tarafından babası olarak tanındığı,...3. Asliye Hukuk Mahkemesinin kesinleşen kararı ile yaşı 05/05/2005 olarak düzeltilen ...'in 06/07/2007 tarihinde boşanan ... ve ...'ın evlilik birliği içinde doğan çocukları olduğunun anlaşıldığı belirtilerek, Nüfus Hizmetleri Kanunu ve Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik hükümleri gereğince 17/09/2010 tarihli tanıma senedi belgesinin iptali ile evlilik birliği içinde doğan ...'in babası ...'ın soyadını almasına ve aile kütüklerinde babası ...'...

              Kesinleşen tanıma kararı sadece boşanma hükmüne ilişkin bulunduğu gibi mal rejimi anlaşması konusunda herhangi bir tanıma tenfiz kararı bulunmadığı aynı zamanda dava konusu taşınmazlarında anlaşma kapsamında bulunduğu kesin olarak ortada bulunmadığına göre yabancı mahkeme kararının kesin hüküm oluşturmayacağı gözetilerek davanın esasına girilerek usulüne uygun taraf delilleri toplanmak suretiyle iddia ve savunma doğrultusunda toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken dosya kapsamına uygun olmayan yukarıda yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....

                Tanıma beyanının, evlilik dışı çocuk ile babası arasında soybağını kurabilmesi, kanunda belirlenmiş şekil şartlarına uyularak yapılması hâlinde söz konusu olur. Tanıma beyanı, kanunun öngördüğü şekil şartlarına uyularak yapılmamışsa, bu beyan, babanın ana ile cinsel ilişkide bulunduğuna ve çocuğun bu cinsel ilişkiden meydana geldiğine ilişkin basit bir ikrarı niteliği taşır, çocuk ile baba arasında soybağının kurulmasını sağlamaz. Şüphesiz ki, babanın çocuğun kendi çocuğu olduğunu açıklayan bir beyanı tanıma beyanı niteliğindedir. Böyle bir beyanı bulunmaksızın, çocuğun mirasçı olarak atanması veya çocuğa nafaka verilmesi tanıma niteliği taşımaz. Tanıma beyanının, herhangi bir kişiye yöneltilmesi gerekli olmadığı için, beyanın varmasından da söz edilemez. Bu yönüyle, tanımanın hukuki sonuçlarını doğurabilmesi, ananın ya da çocuğun rızasına da bağlı değildir....

                Dava dilekçesinin 2577 sayılı Kanun'un 3. maddesi yönünden incelenmesi: Dava dilekçesinin incelenmesinden; dava dilekçesinin 'konu' bölümünde; Yurtdışı Yükseköğretim Diplomaları Tanıma Ve Denklik Yönetmeliği'nin, 20/10/2023 tarih ve 32345 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yurtdışı Yükseköğretim Diplomaları Tanıma Ve Denklik Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in 1. maddesi ile değiştirilen (ğ) bendi ile devamındaki düzenlemelerin iptalinin istenildiği, 'sonuç' bölümünde 20/10/2023 tarih ve 32345 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yurtdışı Yükseköğretim Diplomaları Tanıma Ve Denklik Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in içerdiği tüm düzenlemelerin iptali istemine yer verildiği, açıklamalar kısmında, Yurtdışı Yükseköğretim Diplomaları Tanıma Ve Denklik Yönetmeliği'nin, 20/10/2023 tarih ve 32345 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yurtdışı Yükseköğretim Diplomaları Tanıma Ve Denklik Yönetmeliğinde Değişiklik...

                  Dava ve karşı dava, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir. Mahkemece, zamanaşımı nedeniyle dava ve karşı davanın reddine karar verilmesi üzerine, hüküm; her iki taraf vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesi davalarında zamanaşımı süresi, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesine göre, on yıl olarak kabul edilmektedir. Yargıtay'ın ve Dairemizin görüşü bu yöndedir. Çözüme kavuşturulması gereken husus, zamanaşımı süresinin yabancı mahkeme kararının kesinleştiği tarihte mi yoksa, tanıma tenfiz kararının kesinleştiği tarihte mi başlayacağıdır. Yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilamların Türkiye’de icra olunabilmesi yetkili Türk Mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesine bağlıdır (5718 Sayılı Milletlerarası Özel Hukuk Ve Usul Hukuku Hakkında Kanun mad.50)....

                    UYAP Entegrasyonu