Kararda kamu düzenine aykırılık halinin gerçekleşmediği, kararın usulüne uygun olarak verilmiş bir karar olduğu, taraflar yönünden bağlayıcı ve kesin nitelikte bulunduğu, mahkememizce de tanıma ve tenfizinin yapılmasında yasal bir engelin bulunmadığı anlaşılmış, somut olay bakımından MÖHUK'un 60. maddesinde, 1958 tarihli Yabancı Hakem Kararlarının Tanınması ve Tenfizi Hakkında Newyork Sözleşmesi'nin 5. maddesinde sayılan red sebeplerinin varlığına rastlanmadığından, tanıma ve tenfiz koşulları oluştuğundan haklı görülen davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM ; Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre; 1-Davanın KABULÜ ile; Varşova Bölge Mahkemesi .......
Asliye Ticaret Mahkemesi SAYISI : 2018/988 E., 2019/928 K. 1- İlk Derece Mahkemesince; tanıma ve tenfiz davasında, davaya konu tenfizi talep edilen hakem kararının dayanağı olan sözleşmede, davalı şirket adına imzası bulunan ...'ün, sözleşme tarihinde davalı şirketin imza yetkilisi olmadığı, bu durumda söz konusu tahkim şartının geçerli olmadığı ve davalıyı bağlamayacağı, tahkim yargılamasında bu hususun ileri sürülmemesinin hakkın kötüye kullanıldığı sonucunu da doğurmayacağı, bu nedenle hakem kararının tenfiz şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. 2- İlk Derece Mahkemesi kararına karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17....
Hakem Heyeti Kararı'na dayalı olarak genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, borçlunun, icra mahkemesine başvurusunda kesinleşmeyen, tanıma ve tenfiz edilmeyen kararların takibe konulamayacağını ileri sürerek takibin ve ödeme emrinin iptalini talep ettiği, mahkemece istemin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Somut olayda, borçlunun icra mahkemesine başvurusu, takibe dayanak yapılan yabancı hakem heyeti tarafından verilen kararın tanınmadan ve tenfiz edilmeden, ayrıca kesinleşmeden icraya konulamayacağına ilişkin şikayet niteliğindedir. Bu durumda mahkemece İİK'nun 16. maddesi uyarınca işin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile şikayetin reddine karar verilmesi isabetsizdir....
İstinaf Sebepleri Davalı vekili, yasal şartları oluşmadığı halde tanıma kararı verildiğini, tenfiz talebinin reddine karar verildiği halde, davalı yararına vekâlet ücretine hükmedilmediğini, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. C....
MÖHUK'a göre tanıma talebinde bulunulması, Nüfus Hizmetleri Kanununda öngörülen usule göre, tanıma başvurusunda bulunmasından bağımsızdır. Taraflar, Nüfus Hizmetleri Kanununda öngörülen usuli işleterek tanıma talebinde bulunup talep reddedildiği takdirde MÖHUK hükümlerine göre tanıma talebinde bulunabilecekleri gibi Nüfus Hizmetleri Kanununda öngörülen usule başvurulmaksızın doğrudan müracaatla tanıma talebinde de bulunabilirler. (İzmirli, Ayhan Lale; Nüfus Hizmetleri Kanunu Madde 27/A Çerçevesinde Yabancı Ülkelerde Verilen Boşanma Kararlarının İdari Yoldan Tanınması, s.117) Diğer yandan, adil yargılanma hakkının en temel unsurlarından biri olan mahkemeye erişim hakkı, bir uyuşmazlığı mahkeme önüne taşıyabilmek ve uyuşmazlığın etkili bir şekilde karara bağlanmasını isteyebilmek anlamına gelmektedir....
Asliye Hukuk Mahkemesine müracaat ettikleri, Mahkemenin 2008/627 esas, 2008/600 karar sayılı 31.12.2008 günlü kararı ile her iki mirasçılık belgesinin tanınmasına ve tenfizine karar verildiği, davacı kayyumun miras bırakan Muhammed Reşid ’in mirasçı bırakmadan öldüğü, mirasının Hazine'ye kaldığı iddiasıyla ve bu tanıma ve tenfiz kararının yargılamanın iadesi yolu ile kaldırılması istemiyle görülen davayı açtığı, yargılama sırasında davasını tümü ile ıslah ederek davasını tanıma ve tenfiz kararının iptali olarak değiştirdiği anlaşılmaktadır. Türk Mahkemesi tarafından verilen ve kesinleşen bir hükmün ortadan kaldırılması ancak koşullarının varlığı halinde yargılamanın iadesi yolu ile mümkündür. Yargılamanın iadesinin ancak kesin hükme konu davanın taraflarınca istenebileceği, davanın tarafları dışında başka kişilerce açılacak böyle bir davanın dinlenmeyeceği, kesinleşmiş bir mahkeme kararının kural olarak başka bir mahkeme tarafından iptal edilmesinin mümkün bulunmadığı kuşkusuzdur....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/492 Esas KARAR NO : 2023/695 DAVA : Tanıma Ve Tenfiz DAVA TARİHİ : 14/08/2023 KARAR TARİHİ : 25/10/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tanıma Ve Tenfiz davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dilekçesinde özetle; ... Ticaret Mahkemesinin 2022/... sayılı, 26/12/2022 tarihli, 2022/... düzenleme numaralı kararında, Davalılar ... ve ... 'nın davacıya, çeklerin değeri olan 2.131.354,00 dirhem (iki milyon yüz otuz bir bin üç yüz elli dört), (işbu dava tarihi itibari ile merkez bankası kur karşılığı 15.787.152,1 TL) ve davanın açıldığı 23.06.2020 tarihinden itibaren harç ve masrafların tamamı ödenene kadar işleyecek %9 oranında kanuni faiz ve bin dirhem avukatlık ücreti ödenmesine ve kararın kefalet olmaksızın derhal kendiliğinden yürürlüğe girmesine hükmedildiğini, ......
Tanıma ve tenfızde; yabancı mahkeme kararının doğruluğu, uygulanmış olan usul hükümleri, maddi ve hukuki tespitler inceleme dışında tutulmalıdır. Yabancı mahkemenin Türk hukukunun emredici hükümlerini dikkate almaması veya yanlış yorumlayıp uygulaması tek başına yabancı kararın tanıma ve tenfizine engel teşkil etmez. (İçtihatı Birleştirme Kararı 10.02.2012 gün 2010/1 esas, 2012/1 karar) Kendisinden tanıma ve tenfiz istenen mahkeme ilamı veren mahkemenin üst mercii durumunu üstlenmemelidir. Anayasa ile düzenlenen temel hak ve hürriyetlere milletlerarası hukukta kabul edilen temel ilkelere adil yargılanma ve savunma hakkında genel ahlaka, Türk hukuk düzeninin temelini oluşturan ve devletin vazgeçemeyeceği ilkelere aykırılık oluşturması halinde kamu düzenine açıkça aykırılıktan söz edilir. 5718 Sayılı Yasanın 54/1- c maddesinde bu durum "açıkça aykırılık" ibaresiyle ifade edilmiştir. Yabancı mahkeme kendi usul kuralları içerisinde hükmünü kurmuştur....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı istinaf dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalı ile hiç evlenmediğini, müşterek iki çocukları olduğunu,2012 yılından beri Türkiye'de çocukları ile birlikte yaşadığını, davalının 2016 yılında tanıma ve tenfiz davası açtığını, davalının Alman boşanma kararına istinaden tanıma ve tenfiz için başvurduğunu, sahte bir dava dilekçesi ile yanlış tercüme edilmiş bir alman kararının mahkemeye sunulduğunu, Alman ihtiyati tedbir kararının olduğunu, davalının bunu boşanma kararı olarak gösterdiğini, Sivas 1. Aile Mahkemesinin 2016/422 Esas ve 2017/30 sayılı kararı ile davalı lehine karar verildiğini, verilen kararın ihtiyati tedbir kararı olduğunu, boşanmaya ilişkin bir karar olmadığını, mahkemece yeterli incelemenin yapılmadığını, yeni bir hakimin dosyayı incelemesini istediğini, müşterek çocuklar Alicia Ceylan ve Jason Şenol'un velayetinin tarafına verilmesine, talep etmiştir....
, İran'da da böyle bir harç ödenmediğini, tanıma ve tenfiz talebinde harcın maktu alınması gerektiği, müvekkillerinin nispi harcı ödeme imkanının da bulunmadığını beyan ederek adli yardım taleplerinin kabulü ile kararın kaldırılmasını talep etmiştir....