Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Delil tespiti istemleri, HMK'nın 400 ve devamı maddelerinde düzenlenen geçici hukuki korumalardan olup, delil tespiti istemi üzerine verilen kararlar nihai kararlardan olmadığı gibi yukarıda anılan kanun hükmü uyarınca istinaf yoluna başvurulabilen kararlar arasında da sayılmamıştır. Geçici hukuki korumalarla ilgili hükümlerin yer aldığı HMK'nın 10. kısmında da yalnızca ihtiyati tedbirlere ilişkin 1. bölümdeki hükümler (HMK'nın 389 vd.) yönünden yasa yolu düzenlenmiş, aynı kanunun delil tespitine ilişkin 400 ve devamı maddelerinde delil tespiti kararlarına karşı yasa yolu öngörülmemiştir (Yargıtay 11. H.D.'nin 2012/5531 Esas 2013/5366 Karar). Bu sebeple, delil tespitine ilişkin ilk derece mahkemesi kararlarına karşı istinaf kanun yolu kapalıdır....

    Nüfus kayıtlarındaki istemlerle ilgili davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunduğundan, mahkemece sadece taraf ve tanık beyanları ile yetinilmeyip, resen, yaşı itibari ile ölüm olayını bilebilecek tanıkları araştırıp dinleyerek varsa ölüm tarihinin tespiti istenen kişinin ölüm tarihinin gün ve ay olarak da tespiti gerektiği dikkate alınmalıdır. (Yargıtay 8. HD 2018/320E- 2019/6261K sayılı ilamı) Yukarıda yazılı nedenlerle; ölümün tespiti istenilen T17 yaşı itibariyle tanıyabilecek kişilerin kolluk marifetiyle tanık olarak araştırılmak ve tespiti halinde dinlenilmek suretiyle sonuca gidilmesi aksi halde ölümün tespiti istenilen kişinin 100 yaşını geçtiği gözetilerek gaiplik davası açma imkanı da bulunduğu değerlendirilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/03/2022 NUMARASI : None DAVA KONUSU : Muhdesat Tespiti/Temliken Tescil/Alacak KARAR : İzmir 11....

    Davalı Koop-İş Sendikası vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın süresinde açılmadığını, yetki tespiti talep edilen iş yerinde 15.07.2019- 14.07.2021 yürürlük tarihli toplu iş sözleşmesi imzalandığını, TİS'in bitim tarihinden 120 gün öncesinde yetki tespiti talebinde bulunulduğundan talebin reddine karar verildiğini, yapılan işlemin yerinde olduğunu, yetki tespiti talep edilen Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünün tüzel kişiliği ve ayı bütçesi olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ Mahkemece; yetki tespiti talep edilen iş yerinde 15.07.2019- 14.07.2021 yürürlük tarihli toplu iş sözleşmesi imzalandığını, TİS'in bitim tarihinden 120 gün öncesinde yetki tespiti talebinde bulunulduğundan bakanlığın işleminin yerinde olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....

    Davalı Koop-İş Sendikası vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın süresinde açılmadığını, yetki tespiti talep edilen iş yerinde 15.07.2019- 14.07.2021 yürürlük tarihli toplu iş sözleşmesi imzalandığını, TİS'in bitim tarihinden 120 gün öncesinde yetki tespiti talebinde bulunulduğundan talebin reddine karar verildiğini, yapılan işlemin yerinde olduğunu, yetki tespiti talep edilen Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünün tüzel kişiliği ve ayı bütçesi olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ Mahkemece; yetki tespiti talep edilen iş yerinde 15.07.2019- 14.07.2021 yürürlük tarihli toplu iş sözleşmesi imzalandığını, TİS'in bitim tarihinden 120 gün öncesinde yetki tespiti talebinde bulunulduğundan bakanlığın işleminin yerinde olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....

    Hukuk Dairesinin 04.10.2017 tarihli ve 2017/2421 E., 2017/1893 K. sayılı kararı ile; davacı vekilinin istinaf isteminin yerinde olmadığı, davalıların istinaf başvurusu yönünden ise davalı Kurum tarafından maluliyet tespiti işlemlerine geçilmesi nedeniyle olayın iş kazası sayıldığının kabulü gerektiği, bu nedenle iş kazasının tespiti istemi yönünden davanın konusuz kaldığı, ayrıca sadece kusur oranlarının tespitine ilişkin dava açmakta davacının hukukî yararının bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılıp yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davacının kusur oranlarının tespitine ilişkin isteminin Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/1-h maddesi uyarınca hukukî yarar yokluğundan reddine, iş kazasının tespiti ve maluliyetin tespiti istemleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Özel Daire Bozma Kararı: 12....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak zemin değerinin tespiti yöntem itibari ile doğru olduğu gibi üzerindeki ağaçlara yaş, cins ve verim durumuna göre değer biçilmesi de doğrudur. Ancak; 1-Aynı parsele ilişkin ......

        Uyuşmazlık işyeri ihtiyacı nedeni ile kiralananın tahliyesi ve kira tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş hüküm, davacı ve müdahiller tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, kararın dayandığı gerekçelere göre davacının kiralananın tahliyesine ilişkin temyiz itirazı yerinde değildir. 2-Davacı ve müdahillerin kira tespitine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Dava da dayanılan ve hükme esas alınan 01.07.1995 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır.Taraflar arasında imzalanan sözleşme geçerli olup tarafları bağlar. Her ne kadar mahkemece davacının malik olmadığı ve malik olan müdahillerin çekmiş oldukları ihtarlarla davacının kiralayan sıfatına muvafakat etmediklerinden kira tespiti ile ilgili talebin reddine karar verilmiş ise de davacı, kiralayan sıfatı ile tahliye ve kira tespiti davası açmıştır....

          Ancak; 1-Kamulaştırılan ve bedeline hükmedilen bina bedelinden, yapıların yıkım ve taşıma bedeli adı altında indirim yapılması suretiyle az bedel tespiti, 2-Davacı idarenin talebi; sadece taşınmaz üzerinde bulunan binanın zilyedinin tespiti ile bedelinin tahsiline ilişkin olmasına karşın, talep aşılmak suretiyle binanın zilyedinin davalı olduğunun tespiti ve bedelinin tahsili ile birlikte zemine ilişkin hüküm kurulmadığı halde yol olarak terkinine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir. Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U....nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 18.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            da sigorta kapsamına girdiği 01.10.1970 tarihinin Türkiye'de sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespiti ile yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile Türk ... ... ... Sözleşmesinin 29/4.maddesi uyarınca 01.10.1970 tarihinin davacının Türkiye sigorta başlangıç tarihi olduğunun tespitine karar verilmiştir. Somut olayda, davacı taraf 04.06.2014 tarihinde sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti istemine dair eldeki davayı açtıktan sonra 18.07.2014 tarihinde açtığı dava ile 01.05.2014 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanmasını talep etmiştir. ... 3.İş Mahkemesinin 2014/1750-1232 E.K. Sayılı kararı ile aylık istemine dair dava ile sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti istemine dair davanın ... 8. İş Mahkemesinin 2014/1296 E. Sayılı dava dosyasında birleştirilmesine karar verilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu