Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Zira 5718 sayılı Kanun'da kabul edilen sisteme göre, tenfiz hâkimince, yabancı mahkeme kararı esastan incelenemez ve hukuka uygunluğu denetlenemez. Şu durumda tenfiz hâkiminin, tenfiz şartları dışında, kararın içeriği üzerinde incelemede bulunma hak ve yetkisi bulunmamaktadır. Aksi hâlin kabulü, tenfiz hâkimini, üst mahkeme görevini kendinde bulması şeklindeki bir sonuca götürecektir. 12. Tanıma ve tenfiz talebine konu yabancı mahkeme kararının Türk kamu düzenine aykırı olup olmadığının tespiti, esas itibariyle hâkimin takdirine bırakılmıştır. Ancak hâkim, takdir yetkisini kullanırken milletlerarası özel hukukun varlık sebebini ve bu hukukun genel prensiplerini dikkate almak durumundadır. Bu hususta 5718 sayılı Kanun'un 54/c maddesinde kamu düzenine “açıkça” aykırılıktan bahsedilerek yabancı mahkeme kararlarının tanıma ve tenfizinde kamu düzenine aykırılık hususunda hâkimlerin takdir yetkisi daraltılmaya çalışılmıştır....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: 1- Davalı ...'ın tutunduğu 09.07.1993 tarih ve 1 ila 15 sıra numaralı tapu kayıtlarının, (köy, mahalle, mevki, cins, sınırlar, yüzölçümü, malik, hisse, geldi, gitti ve revizyona ilişkin tüm bilgileri içerir ve okunaklı şekilde) tüm tesis ve tedavüllerinin, varsa tesis ve ifraz haritalarının, 2- Davacı ...'ın dayandığı ... Noterliğinin 16.03.1992 tarih ve 954 yevmiye numaralı vasiyetnamenin tenfiz edilip edilmediğinin araştırılarak, tenfiz edilmişse buna ilişkin evrakın, 3- Çekişme konusu taşınmazların maliki evveli ... kızı...'nin verasete esas nüfus kayıtlarının getirtilerek dosyasına konulması, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 25.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tenfiz Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tenfiz davasına dair karar Dairemizin 07/12/2015 gün ve 2015/1299-2015/10723 sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmesi üzerine bu defa davalı tarafından yasal süresinde karar düzeltme isteminde bulunulmuş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Mahkemenin kararında ve Yargıtay ilamında yazılı sebeplere göre 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 440.maddesinde yazılı hallerden hiçbirine uymayan karar düzeltme isteminin REDDİNE ve aynı yasanın 442.maddesi gereğince takdiren 261.-TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınmasına, karar düzeltme harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 26.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Davalı; davaya konu, yabancı mahkemeye ait dosyasının karar aşamasında, ne davacı müvekkil ne de kendisini temsil eden bir vekili bulunmaksızın, yokluğunda tarafların boşanmalarına, bunun sonucu davacıya ödenecek nafaka ve tazminatlara karar verildiği ve davalının savunma hakkının engellendiği, bu hususun Türk kamu düzenine ve Türk yasalarına aykırı olduğu, MÖHUK md.54-ç bendinde yer alan tenfiz şartı eksikliği nedeni ile davacının tanıma ve tenfiz talebinin reddi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir....

          DAVA : Tanıma Ve Tenfiz DAVA TARİHİ : 26/11/2018 KARAR TARİHİ : 16/03/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 11/04/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tanıma Ve Tenfiz davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin Irak'taki işlerini danışman sıfatı ile takip etmek için davalı şirket ile anlaştıklarını, müvekkiline davalı şirkette çalıştığı 24/10/2013-24/08/2015 tarihleri süresince danışmanlık ücretinin ödenmediğini, bunun üzerine müvekkilinin dava açtığını, ... İş Mahkemesinin 25/03/2018 tarih ve 267/İş/2016 sayılı kararı ile 176.000 USD danışmanlık ücretinin müvekkiline ödenmesine karar verildiğini ve verilen kararın 06/05/2018 tarihinde kesinleştiğini belirterek ... İş Mahkemesinin 25/03/2018 tarih ve 267/İş/2016 sayılı kararının tanınmasını ve tenfizini talep ve dava etmiştir....

            Kural olarak tanıma ve tenfiz açılacak bağımsız bir dava ile istenebilir. Bu dava sonucu tanıma veya tenfiz kararı verilmesiyle birlikte yabancı mahkeme kararı, mahalli mahkeme kararı kuvvet ve niteliğini kazanır. 6. Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Kanun'un 50 nci maddesi hükmüne göre, yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilâmların Türkiye’de icra olunabilmesi yetkili Türk mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesine bağlıdır. Aynı Kanun'un 58 inci maddesinin birinci fıkrasında da, yabancı mahkeme ilâmının kesin delil veya kesin hüküm olarak kabul edilebilmesi, yabancı ilâmın tenfiz şartlarını taşıdığının mahkemece tespitine bağlanmıştır. 7....

              Âkit Taraflarca sadece işbu Anlaşmanın yürürlüğe girmesinden sonra verilen kesinleşmiş adlî kararlar tanınacak ve tenfiz edilecektir." 36. Maddesi ise; "Kararların Tanınması ve Tenfizi Şartları İşbu Anlaşmanın 35. maddesinde belirtilen kararlar, aşağıdaki şartları olmaları halinde diğer Akit Tarafın ülkesinde tanınır ve tenfiz edilir: a. Karar verildiği, Akit Tarafın kanunlarına göre kesinleşmiş ve icra edilebilir olmalıdır. b. Kararın verildiği Akit Tarafın kanunlarına göre, davalı taraf, usulüne uygun surette mahkemeye davet edilmiş olmalıdır, c. Davanın tarafları iddia ve savunma hakkından mahrum edilmemiş ve usulüne uygun olarak mahkemeye çağrılmış bulunmalı ve kendilerine iddiaların: ileri sürme ve savunmaya imkânsızlıkları halinde temsil edilebilme fırsatı verilmiş olmalıdır, d.Kararın tanınmasının ve tenfizının talep edildiği Akıt Tarafın ülkesinde aynı konuda ve aynı taraflar arasında, daha önceden verilip kesinleşmiş bu mahkeme karan mevcut bulunmamalıdır. e....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Tanıma Ve Tenfiz KARAR : 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353....

                Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 24/03/2016 tarih ve 2016/116-2016/321 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili; Federal Almanya Cumhuriyeti Frankenthal (Pfalz) Asliye Hukuk Mahkemesi 3. Sivil Hukuk Dairesinin 06/07/2009 tarih ve 3 O 351/08 sayılı kararının ve masraf tespit kararının kesinleştiğini ve tenfiz şartlarının oluştuğunu ileri sürerek, bu kararın ve yargılama masraflarına dair masraf tespit kararının tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; yabancı mahkeme tarafından müvekkilinin savunma hakkının ihlal edildiğini, bu nedenle kararın tenfiz edilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir....

                  Davacının hasımsız açtığı davada, boşanmaya ilişkin Avusturya Neumark/Salzburg Bölge Mahkemesinin 15.04.1999 tarih ve l C 67/98m-ll sayılı kararının tenfizine karar verilmesini istediği, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 2675 Sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunun 36. maddesi uyarınca tenfiz davasında diğer eşe husumet yöneltilmesi, aynı Kanunun 39/1. maddesi hükümlerine uygun olarak tenfiz istemine ilişkin dilekçenin, duruşma günü ile birlikte karşı tarafa tebliğ edilmesi, duruşmada basit yargılama usulü hükümlerine göre istemin incelenerek karara bağlanması gerekir. Mahkemece sözü edilen Kanun hükümlerine aykırı biçimde hasımsız olarak açılan davanın, taraf teşkili yapılmaksızın duruşma açılarak karşı tarafa savunma imkanı verilmeden kabulü usul ve yasaya aykırıdır....

                    UYAP Entegrasyonu