Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, tenfiz koşullarının oluşmadığını savunarak, davanın usul ve esas yönünden reddini istemiştir. Mahkemece, dosya kapsamına göre, tenfiz kararı verilmesi için yasaca aranan tenfiz koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 0,90 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 25/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki tanıma ve tenfiz davasında ... Asliye Hukuk ile ... Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, yabancı mahkemeden verilen vasi atanması kararının tanınması ve tenfizine ilişkindir. ... Asliye Hukuk Mahkemesince, 4797 sayılı Aile Mahkemeleri Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4/1-2 maddeleri uyarınca vesayet kararlarını vermek ve 20/05/1982 gün ve 2675 sayılı Milletler arası Özel Hukuk ve Usûl Hukuku hakkındaki Kanuna göre aile hukukuna giren, yabancı mahkeme kararının tanıma ve tenfizine karar vermek aile mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ......

      Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 26/09/2013 tarih ve 2013/159-2013/530 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 02/12/2014 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin davalılar aleyhine Almanya Krefeld Eyalet Mahkemesi'ne açtığı alacak davasının kabul edilerek kesinleştiğini, tenfiz koşullarının gerçekleştiğini ileri sürerek, anılan mahkeme kararının tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, tenfiz koşullarının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....

        Tenfiz kararından sonra davacı kadının başka bir erkekle evlendiği ve halen evli olduğu bildirildiği halde başka bir erkekle evli olan kadına, boşandığı kocasının tedbir ve yoksulluk nafakası vermesi Türk Hukuku ile bağdaşmamaktadır. Açıkladığım sebeplerle değerli çoğunluğun farklı düşüncesine katılmıyorum....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tenfiz Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, ... Mahkemesi'nin 21.12.2004 tarihli boşanma kararının tenfizini talep etmiş, mahkemece; davalı kadının başvurusu sonucu ... 1. Aile Mehkemesi'nin 24.04.2013 tarihinde kesinleşen E.2012/791 sayılı dosyasında dava konusu yabancı mahkeme kararının tanınmasına karar verilmesinin eldeki davada tenfiz kararı verilmesine engel olmayacağı ve tenfiz koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne, yabancı mahkeme ilamının tenfizine karar verilmiştir. Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden; dava konusu yabancı mahkeme ilamının yalnızca boşanma hükmü içerdiği anlaşılmaktadır. Olayları açıklamak taraflara hukuki nitelendirme hakime aittir....

            Türk tenfiz hukuku yabancı mahkeme kararlarının taşıdığı hükümlerin açıkça Türk kamu düzenini ihlal edip etmeyeceği konusu ile ilgilenir. Bu kapsamda yabancı mahkeme kararlarının alınış sürecindeki usul tenfiz hâkimi tarafından incelenip nazara alınamaz. Tenfiz hakimine kararın gerekçesini incelemek ve dikkate almak görevi ve yetkisi dahi verilmemiştir Tenfiz şartları bu kuralların nasıl ve hangi ölçüde tenfizi engelleyeceğini ayrı ayrı göstermiştir....

              Maddesine göre karşı taraf; yabancı mahkeme ilâmının kısmen veya tamamen yerine getirilmiş yahut yerine getirilmesine engel bir sebep ortaya çıkmış olduğunu öne sürerek tenfiz istemine itiraz edebileceğine ve davalı ... tarafından da bu yönde bir savunma yapılmış olmasına göre; davalının bu iddia ve itirazının da araştırılması gerekmektedir....

                Davalı vekili, tenfiz kararları hakkında Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğunu belirterek görevsizlik kararı verilmesini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, tenfiz istemlerinde görevli mahkeme konusunda MÖHUK'un 51/1. maddesinde "tenfiz kararları hakkında görevli mahkeme asliye mahkemesidir" hükmünün yer aldığı, 6335 sayılı yasa ile TTK'nun 5. maddesi değiştirilerek "asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul işlemleri uygulanır" hükmünün getirildiği, gerek MÖHUK'nun 51/1. maddesi gerekse 6335 sayılı Yasa’nın 5. maddesi hükümleri göz önünde bulundurulduğunda tenfiz istemlerinde MÖHUK'taki özel görev kuralı gereğince ve HMK'nun 2. maddesi gereğince asliye hukuk mahkemelerinin görevli ve yetkili olduğu gerekçesiyle dava konusu uyuşmazlık her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olmadığından 6102 sayılı TTK'nun 4. ve 5. maddeleri ile 6100 sayılı...

                  O halde, mahkemece, usulünce kesinleşmemiş bir kararın tenfizinin mümkün bulunmadığı göz önüne alınarak tenfiz isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. ...- Kabule göre de, Dairemizce tenfiz davaları nitelikleri itibariyle eda davası değil, tespit davası mahiyetinde kabul edilmesi nedeniyle maktu harca ve maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, nisbi harca ve nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru olmamış, kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tanıma ve Tenfiz Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, tenfiz talebinde bulunduğu velayet ve nafaka talepleri ile soyadı kullanımına ilişkin talebi hakkında verilen hüküm yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 09.06.2015 günü tebligata rağmen taraflar adına kimse gelmedi. İşin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı açımış olduğu davada yabancı mahkeme tarafından verilen boşanma kararının tanınmasını ve tenfızini talep etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu