Tenfiz talebine konu olan uyuşmazlığa Türkiye'nin de taraf olduğu "Yabancı Hakem Kararlarının Tanınması ve Tenfizi Hakkında 1958 tarihli New York Anlaşması" hükümlerinin uygulanması gerekmektedir....
Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun u'nun 52.maddesinde; "(1) Kararın tenfiz edilmesinde hukukî yararı bulunan herkes tenfiz isteminde bulunabilir. Tenfiz istemi dilekçe ile olur. Dilekçeye karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenir. Dilekçede aşağıdaki hususlar yer alır: a) Tenfiz isteyenle, karşı tarafın ve varsa kanunî temsilci ve vekillerinin ad, soyad ve adresleri. b) Tenfiz konusu hükmün hangi devlet mahkemesinden verilmiş olduğu ve mahkemenin adı ile ilâmın tarih ve numarası ve hükmün özeti. c) Tenfiz, hükmün bir kısmı hakkında isteniyorsa bunun hangi kısım olduğu."...
veya yokluğunda hüküm verilmiş ve bu kişinin yukarıdaki hususlardan birine dayanarak tenfiz istemine karşı --------- itiraz etmemiş olması”....
Kanunun 50 ilâ 57.maddeleri “tenfiz” e, 58 ile 59.maddeleri ise “tanıma”ya ilişkindir. 5718 sayılı Kanunun; “Tenfiz Kararı” başlıklı 50.maddesinin 1.fıkrasında: “Yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilâmların Türkiye'de icra olunabilmesi yetkili Türk mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesine bağlıdır.” “Tenfiz İstemi” başlıklı 52.maddesinin 1.fıkrasının 1.cümlesinde: “Kararın tenfiz edilmesinde hukukî yararı bulunan herkes tenfiz isteminde bulunabilir..”...
Yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan kararların Türkiye'de icra olunabilmesi yetkili Türk mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesine bağlıdır (5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Kanun m. 50). Bundan ayrı yabancı mahkeme ilamının kesin delil veya kesin hüküm olarak kabul edilebilmesi için, yabancı ilamın tenfiz koşullarını taşıdığının mahkemece tespiti gerekir (5718 s. MÖHUK m. 58). Tenfiz kararı sadece yenilik doğurucu (usuli) bir hükümdür. Türk Hukukuna göre, yabancı bir mahkeme hükmünün tenfiz edilebilmesi için, bu mahkeme hükmünün verildiği ülke hukukuna göre kesin ve icra edilebilir olması şarttır. Ancak, yabancı mahkeme hükmü Türkiye'de icra edilebilirlik gücüne sadece ve münhasıran Türk Hukukuna göre verilen bir tenfiz kararıyla sahip olabilir (Prof. Dr. Ergin Nomer - Prof. Dr. Cemal Şanlı, Devletler Hususi Hukuku, İstanbul 2008, 16. bası, sh. 465)....
yoksa, tanıma tenfiz kararının kesinleştiği tarihte mi? başlayacağıdır. Yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilamların Türkiye’de icra olunabilmesi yetkili Türk Mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesine bağlıdır (5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'nun 50). Kesin delil veya kesin hüküm olarak kabul edilebilmesi, tenfiz şartlarını taşıdığının mahkemece tespitine (5718 sayılı MÖHUK'nun 58/1), kesin hüküm veya kesin delil etkisi ise yabancı mahkeme kararının kesinleştiği andan itibaren hüküm ifade eder (5718 sayılı MÖHUK'nun 59). Karşılığı Mülga 2675 sayılı Kanun'da bulunmayan 5718 sayılı MÖHUK'nun 59.maddesi, yabancı mahkemelerce verilen kararların maddi hukuk bakımından ülkemizde hüküm ifade etmeye başlayacağı tarihi göstermeye ilişkindir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/10/2022 NUMARASI : 2022/455 ESAS 2022/494 KARAR DAVA KONUSU : Tanıma Ve Tenfiz KARAR : Tanıma ve Tenfiz istemine ilişkin olarak açılan davada Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Samsun 2.Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosyanın yapılan incelemesi sonunda: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; T2 annesi olduğunu ve kendisinin Duisburg-Ruhrort Almanya Eyalet Mahkemesi'nin 9101 a E-1215/22 dosyası ile vasi olarak atandığını, Alman Eyalet Mahkemesi tarafından verilen kararın Türkiye Cumhuriyeti makamları tarafından da tanınması için tanıma ve tenfiz kararı verilmesini dava ve talep etmiştir. Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesince; "Dava; Almanya Eyalet Mahkemesi tarafından verilen vasi tayini kararının tanınması ve tenfizi isteminden ibaret olup, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/10/2022 NUMARASI : 2022/455 ESAS 2022/494 KARAR DAVA KONUSU : Tanıma Ve Tenfiz KARAR : Tanıma ve Tenfiz istemine ilişkin olarak açılan davada Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Samsun 2.Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosyanın yapılan incelemesi sonunda: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; T2 annesi olduğunu ve kendisinin Duisburg-Ruhrort Almanya Eyalet Mahkemesi'nin 9101 a E-1215/22 dosyası ile vasi olarak atandığını, Alman Eyalet Mahkemesi tarafından verilen kararın Türkiye Cumhuriyeti makamları tarafından da tanınması için tanıma ve tenfiz kararı verilmesini dava ve talep etmiştir. Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesince; "Dava; Almanya Eyalet Mahkemesi tarafından verilen vasi tayini kararının tanınması ve tenfizi isteminden ibaret olup, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6....
Mahkemece, tanıma ve tenfiz koşullarını taşıdığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Kanunu'nda kabul edilen sisteme göre, tenfiz hâkimince, yabancı mahkeme kararı esastan incelenemez ve hukuka uygunluğu denetlenemez. Şu durumda tenfiz hâkiminin, tenfiz şartları dışında, ilamın içeriği üzerinde incelemede bulunma hak ve yetkisi bulunmamaktadır....
KAMU DÜZENİNE AYKIRILIKYABANCI MAHKEME KARARINI TANIMA 5718 S. MİLLETLERARASI ÖZEL HUKUK VE USUL HUKUKU HAKKIN... [ Madde 58 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 438 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de; yabancı mahkeme kararının tanınmasına ilişkin verilen kararların Yargıtay'da duruşmalı inceleneceğine ilişkin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde hüküm bulunmadığından duruşma isteğinin reddine karar verildikten sonra evrak üzerinde inceleme yapılıp gereği görüşülüp düşünüldü. Tanıma sırasında yabancı mahkemede uygulanan maddi ve hukuki tespitler, özellikle usuli işlemler denetim dışında tutulmalıdır .İsveç Mahkemesinde taraf teşkili yapılmıştır....