Mahkemece bozmaya uyulmuş ise de; oluşturulan ikinci kararda tanıma ve tenfiz kararı verildikten sonra yabancı mahkeme ilamında yer almayan ve mahkeme ilamına göre farklılık arz edecek şekilde düzenlemelere yer verilerek yeniden hüküm kurulmuştur. Yabancı mahkemece verilen boşanma kararının tenfız ve tanınması isteğine ilişkin davalarda, koşullarının varlığı halinde tenfız ve tanımaya karar verilmekle yetinilir. Mahkemece, tenfiz kararı ile yetinilmeyip yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 10.05.2016 (Salı)...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tanıma ve Tenfiz Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın dava dilekçesinde davalı ile Almanya/Hamburg Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 30/04/2004 kesinleşme tarihli ve 280 F 28/03 esas nolu kararı ile boşandıklarını, anılan boşanma kararı ile birlikte aynı kararın eki niteliğinde yapılan protokol gereğince davalı tarafça davacı kadına aylık 373,00 Euro nafaka ödemeyi kabul ettiğini, ancak davalı tarafından öncesinde açılan tanıma davasında nafakaya ilişkin kısmın tenfizinin istenmediği gibi bu yönde de bir kararın verilmediğini, her ne kadar tanıma kararı verilmiş ise de nafaka alacağına ilişkin tenfiz kararı verilmediğinden bahsi geçen mahkeme kararının icrai kabiliyet kazanabilmesi için boşanma kararının ve nafakaya ilişkin protokol hükmünün tenfizine karar...
Boşanma yönünden tanıma tenfiz kararı verilmek koşuluyla, eşler yabancı mahkemenin boşanmanın kabulüne ilişkin ilamının kesinleştiği tarihten itibaren boşanmış sayılırlar. Yabancı mahkemelerce verilmiş ve kesinleşmiş boşanma ilamı hakkında, Türk mahkemelerince tanıma tenfiz kararı verilmedikçe eşler Türk kanunlarına göre boşanmış sayılmayacaklarından, ara dönemde boşanmaya bağlı olarak Türkiye'de açılacak tazminat, nafaka ve mal rejiminin tasfiyesi gibi bazı dava haklarının kullanılması imkanı olmayacaktır. Zamanaşımı, yabancı mahkeme kararının kesinleştiği tarihte başlatıldığında, tanıma tenfiz kararından sonra açılacak davaların zamanaşımı süresinin geçmiş olması sonucu ile karşılaşılması kaçınılmaz olacaktır. Bu durumda hak sahibinin haktan yararlanmasına izin vermeden, zamanaşımını süresinin başlatılması hakkın özüne, hakkaniyete, toplum vicdanına ve adalete aykırıdır....
SHM'nin 2016/2287 Esas sayılı dosyası ile müvekkilleri ile davalılar ve diğer mirasçılar arasında görülmekte olan ortaklığın giderilmesi davasında ilgili reddi miras kararının tanıma ve tenfiz davası açmak için süre verildiği, bu nedenle Almanya Schöneberg Sulh Mahkemesi'nin 21/12/2010 tarih ve 162/34 XX 837/2010 sayılı mirasın reddi kararının tanınmasını ve tenfizini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulü ile Almanya Schöneberg Sulh Mahkemesi'nin 21/12/2010 tarih ve 162/34 XX 837/2010 sayılı mirasın reddi davasına dair kararın tanınmasına ve tenfizine dair karar verildiği görülmüştür....
İstinaf Sebepleri Davalı vekili; davacının asıl boşanma davasının ıslah ile tanıma tenfiz davasına dönüştürülmesinin usulsüz olduğunu, kendi boşanma davalarının bu iş bu dosyadan tefrikinin hatalı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davalı vekili; erkeğin tanıma-tenfiz davasının kabulü ile kendi boşanma davasının tefrikine karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın tüm yönlerden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2436 KARAR NO : 2022/892 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KULU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/06/2021 NUMARASI : 2021/240 ESAS 2021/383 KARAR DAVA KONUSU : Tanıma Ve Tenfiz KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
Değerlendirme 1.Tanıma ve tenfiz davalarında; Tanıma davası, yabancı bir mahkemeden bir hukuk davasına ilişkin olarak verilen ve verildiği mahkemenin tabi olduğu hukuk sistemi uyarınca kesinleşmiş olan mahkeme kararlarının Türkiye'de de kesin delil ve kesin hüküm teşkil etmesini sağlamaya yönelik davalardır. Tenfiz davası ise; icra kabiliyetine sahip olan mahkeme kararlarının Türkiye'de de icra edilebilirliğini sağlamaya yönelik davalardır. Diğer bir deyişle tanıma davaları; yalnızca kesin delil ve kesin hüküm niteliği kazandıran davalar olup icra kabiliyeti kazandırma gücüne sahip değildir. Oysa tenfiz davaları; tanıma davalarının sağladığı etkilerin yanı sıra icra kabiliyetine de yol açar. Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'da kabul edilen sisteme göre, tenfiz hâkimince, yabancı mahkeme kararı esastan incelenemez ve hukuka uygunluğu denetlenemez....
Bu nedenle; tanıma ve tenfizi istenen Almanya Osnabrük Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 28.10.2014 tarih ve 8F/2000 esas sayılı ilamının kesinleştiğini gösteren ve o ülke makamlarınca usulen onanmış tercümesinin dosya içerisine celbiyle, dosyanın kül halinde temyize esas inceleme için Başkanlığımıza gönderilmek üzere mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 26.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Tanıma kararı verilmesine ilişkin davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi sıfatıyla) ve ... Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - İstem, vesayet kararı hakkında tanıma ve tenfiz kararı verilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, vesayet kararının tanınmasına ilişkin kararın olup sulh hukuk mahkemesinde görüleceği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, istemin MÖHUK 51. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesinde görüleceğini belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk Ve Usul Hukuku Hakkında Kanun (MÖHUK)'un 51. maddesinde “Tenfiz kararları hakkında görevli mahkeme asliye mahkemesidir.” düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda davacı, oğlu hakkında ......
Taraflar arasındaki tanıma ve tenfiz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin babası ...'nın sağlık sorunları sebebiyle resmi ve özel kurumlar nezdinde temsil edilebilmesi ve işlerinin yürütülmesi için Noord-Nederland Mahkemesinin 17.11.2020 tarihli kararı ile kayyım olarak atandıklarını, ...'nın eşi ... ve oğlu ... ile birlikte Hollanda'da ikamet ettiklerini ancak ...'...