WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜMLER : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanık ...’ın yokluğunda verilen hükmün cezaevinde bulunan sanığa tebliğ edilmesi gerektiği gözetilmeden mernis adresine tebliğ çıkarılması suretiyle usulsüz tebliğ yapıldığı, sanığa cezaevinde tebliğ yapılması sonrası yapılan temyizin süresinde olduğu belirlenerek yapılan incelemede; Sanıkların üzerine atılı hırsızlık suçunun gece vakti işlenmesi nedeniyle zamanaşımı süresinin uzaması nedeniyle tebliğnamede yer alan kamu davasının düşürülmesi görüşüne iştirak edilememiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Menemen T tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka suçtan hükümlü bulunduğu anlaşılan sanığın bozma ilamımız sonrası alınan savunması sırasında duruşmalardan vareste tutulma talebi doğrultusunda duruşmalardan vareste tutulmasına karar verildiği, ancak sanığın cezaevi aracılığı ile 24/10/2019 tarihli dilekçesi ile duruşmaları takip etme iradesini belirtmesi karşısında, son oturumda hazır bulundurulmadan hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle, 5271 sayılı CMK'nın 196. maddesine aykırı davranılarak savunma hakkının kısıtlanması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’nın temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle istem gibi BOZULMASINA, 23.11.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

      Takibin şekline göre zamanaşımı itirazı takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkinse İİK.nun 62. maddesi gereğince ödeme emri tebliğinden itibaren 7 günlük sürede icra dairesine bildirilmesi gerekir. İcra mahkemesine ise İİK'nun 71. maddesi kapsamında takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle başvurulabilir. Somut olayda takip henüz kesinleştiğinden borçlunun başvurusu İİK.nun 71. maddesi kapsamında takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zamanaşımına ilişkin olmayıp, takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazıdır. O halde, takibin şekline göre borçlunun icra dairesi yerine mahkemeye yaptığı zamanaşımı itirazı fuzuli bir başvuru olup sonuç doğurmayacağından mahkemece itirazın bu gerekçe ile reddi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin kabulüne dair hüküm tesisi isabetsizdir....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, zamanaşımı nedeniyle ödeme emri iptali istemine ilişkindir. Mahkeme, bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, davanın reddine karar vermiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davacılar, murisi ...’in borcu nedeniyle düzenlenen 20.04.2015 tarihli 2015/10530 takip numaralı ödeme emrinin zamanaşımı nedeniyle iptalini talep etmiştir....

          İtirazın iptali davası niteliği gereği takip talebiyle sıkı bağlılığı sebebiyle takip tarihinden geriye doğru zamanaşımının tespiti gerekmekte olup, taraflar arasındaki sözleşmesel ilişkiye göre zamanaşımı süresi TBK 146. maddesi gereği ... yıl olup, sözleşmesel ilişkinin kurulduğu kabul edilen ... tarihi ile .... tarihi arası talep zamanaşımına uğramıştır, ancak takip talebinde ... tarihinden itibaren talepte bulunulması sebebiyle taleple bağlılık nazara alındığında zamanaşımı definin reddi gerekmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile husumet itirazında da bulunmuştur. Ancak akdi ilişkiyi gösteren ... tarihli tutanakta davalı şirketin isminin bulunduğu, ihbar olunan ... ... Şirketinin bu tutanakta gözükmediği, bu nedenle aracın davalı sigorta şirketi tarafından yahut bu şirketin emir ve talimatı doğrultusunda davacı iş yerine bırakıldığı anlaşılmakla husumet itirazı yerinde görülmemiştir....

            Sanıklara yüklenen resmi belgede sahtecilik suçunun yasa maddesinde öngörülen cezanın türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu 5237 sayılı TCK.nın 66/1-e maddesinde belirlenen 8 yıllık olağan dava zamanaşımı süresinin, zamanaşımını kesen son işlem olan sanıklar ..., ..., ... ve ...’in 13.12.2012; sanık ...’ın 19.04.2013 günlü sorgu tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan kurum vekilinin temyiz itirazı bu nedenle yerinde görülmekle sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta anılan Yasanın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanıklar hakkında açılan kamu davalarının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK.nın 66/1-e ve 5271 sayılı CMK.nın 223/8. maddeleri gözetilerek DÜŞÜRÜLMESİNE, 07.02.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi...

              Dava (ve takip) ehliyeti, kişinin bizzat veya temsilcisi aracılığıyla bir davada veya takipte usul veya takip işlemlerini yapabilme ehliyetidir. Medeni hakları kullanma ehliyetine sahip olan bütün gerçek veya tüzel kişiler, dava (takip) ehliyetine de sahiptir. Gerçek ya da tüzel kişiliği bulunmayan kimse ve kuruluşlar geçerli bir takip talebinde bulunamazlar. Dava (takip) ehliyeti bulunmayan kişiler, taraf oldukları davalarda (takiplerde) kanuni temsilcilerince temsil edilirler ve bu kişiler adına kanuni temsilcisi tarafından dava açılır. Ancak dava ehliyeti olmayan bir kişi davayı kendisi açmış ise, hakim davacının dava (veya takip) ehliyetinin bulunmadığını re’sen gözetmek zorundadır. Taraf ehliyeti icra takibinde kendini takip alacaklısı veya takip borçlusu olabilme ehliyeti olarak göstermektedir....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; kambiyo senetlerine mahsus yolla icra takibinde takip sonrası zamanaşımına yöneliktir. Çorum İcra Müdürlüğü'nün 2019/19714 Esas sayılı dosyası incelenmesinde; Alacaklısının T4 borçlusunun T1 konusunun 72.907,77 TL'lik alacak olduğu, 05.12.2011 tarihinde kambiyo takibine geçildiği anlaşılmıştır. Davacı kambiyo senetlerine mahsus yolla icra takibinde takip sonrası zamanaşımı dolduğundan bahisle yenileme emrinin iptalini ve icranın geri bırakılması gerektiğini iddia etmiştir; takip dayanağı belge kambiyo senedi niteliğinde bono olduğundan davaya konu olayda takip dayanağı senedin tanzim ve takip tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK’nun 661, 662. ve 663. maddelerinin uygulanması gerekir. TTK'nun 661. maddesi uyarınca bonolar için 3 yıllık zamanaşımı öngörülmüştür....

              Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde; kambiyo senedi zamanaşımı 3 yıl olup genel borç zaman aşımının 10 yıl olduğunu, dolayısı ile kambiyo senedine mahsus olan yolla değil genel takip yolu ile başlatılan icra takibinde zaman aşımı süresi 10 yıl olduğundan davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından ''...takip dosyasının incelenmesinde; takip talebinde ve ödeme emrinde takip dayanağının 24.12.2012 tanzim, 16.05.2013 vade tarihli 48.000,00 TL miktarlı bono, olduğu bononun unsurlarının tam olduğu dolayısıyla kambiyo senedi vasfında olduğu, takip dosyasında, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde, 27.02.2014– 26.10.2020 tarihleri arasında takip işleminin yapılmadığı, üç yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu görülmektedir....

              Somut olayda, Mahkemece hükmüne uyulan bozma ilamı öncesinde davacı yanca 08.07.2013 tarihinde ıslah talebinde bulunulmuş olup davalı tarafça ileri sürülen ıslaha karşı zamanaşımı itirazı dikkate alınarak ek rapor ile fazla çalışma ücreti alacağı 08.07.2008 - 26.05.2012 tarihleri arasındaki dönem için dava dilekçesinde talep edilen miktar saklı tutulmadan hesaplanmıştır. Mahkemece %40 takdiri indirim ile hesaplanan miktar hüküm altına alınmış ve karar sadece davalı tarafından temyiz edilmiştir. Bozma sonrası fazla çalışma ücreti alacağı hesaplanırken dava zamanaşımı itirazı dikkate alınmış ancak ıslaha karşı zamanaşımı itirazı olduğu ve bu hususta bozma ilamı öncesinde ek rapor alındığı gözden kaçırılmıştır....

                UYAP Entegrasyonu