Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1- İİK’nın 345/a maddesinden kurulan hükme yönelik incelemede, Şikayet hakkının düşürülmesine yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA; 2- İİK’nın 333/a maddesinden kurulan hükme yönelik incelemede, İİK’nın 333/a maddesinde düzenlenen “Ticari İşletmede Yöneticinin Sorumluluğu” suçunda suç tarihi takibin kesinleştiği tarih olduğundan, takibin itirazın iptali kararının kesinleşmesi ile 08/09/2014 tarihinde kesinleştiği ve 13/05/2015 tarihli şikayetin süresinde olması ancak Uludağ Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 02/06/2015 tarihli yazısında borçlu şirketin mükellefiyetinin 30/09/2013 tarihinde resen terkin edildiğinin bildirilmesi karşısında takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin borç ödeme kabiliyetinin olmadığının kabulü ile sanığın beraatine karar verilmesi...

    iptaline karar verilmesini istemiştir....

    İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava dilekçesinde de belirttikleri üzere takibe dayanak ilamın eda hükmü içermediğini ve asıl alacak yönünden likit olmadığını, bu itibarla yargılama gideri ve vekalet ücreti dışında kalan asıl alacak ve ferileri yönünden ilamlı takibe konu edilemeyeceğini ileri sürerek şikayet yoluyla takibin iptalini talep ettiklerini, ancak mahkemece bu şikayetin nazara alınmadan işin esasına girilerek karar verilmesinin isabetsiz olduğunu, kaldı ki dayanak ilama göre de takipten sonra vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin ve ferilerinin ödendiğini, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Dava İİK'nun 41. maddesi yollamasıyla aynı yasanın 16. maddesi uyarınca açılmış ilamlı takibin iptali istemine yönelik şikayet davasıdır....

    İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu, dava dilekçesinde de belirttikleri üzere takibe dayanak ilamın eda hükmü içermediğini ve asıl alacak yönünden likit olmadığını, bu itibarla yargılama gideri ve vekalet ücreti dışında kalan asıl alacak ve ferileri yönünden ilamlı takibe konu edilemeyeceğini ileri sürerek şikayet yoluyla takibin iptalini talep ettiklerini, ancak mahkemece bu şikayetin nazara alınmadan işin esasına girilerek karar verilmesinin isabetsiz olduğunu, kaldı ki dayanak ilama göre de takipten sonra vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin ve ferilerinin ödendiğini, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Dava İİK'nun 41. maddesi yollamasıyla aynı yasanın 16. maddesi uyarınca açılmış ilamlı takibin iptali istemine yönelik şikayet davasıdır....

    İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde, takibin iptali talebi nedeniyle yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulüne, şikayetçi ipotek borçlusu yönünden takibin iptaline karar verilmiştir. Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile HMK'nın 355 ve 353/1-b-2 maddeleri gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin kısmen kabulü ile şikayetçi ipotek borçlusu yönünden icra emrinin iptaline hükmedilmiştir....

      Şikayet, kural olarak şikayet edene göre sıra cetvelinde öncelikli olan ya da aynı derecede hacze iştirak eden alacaklılara, diğer anlatımla kendine pay ayrılan ve şikayet sonucundan etkilenecek olan alacaklılara yöneltilmelidir. Dosya kapsamından, şikayete konu sıra cetvelinde şikayet olunan ... Şti. alacaklısı olduğu .... sayılı takip dosyasına pay ayrılmadığı anlaşılmış olup, şikayetçinin adı geçen aleyhine şikayette bulunmasında hukuki yararı bulunmamaktadır. Bu durumda, Dairemizce, mahkemece, adı geçen şikayet olunana yönelik şikayetin HMK'nın 114/1-h ve 115/2. maddeleri uyarınca dava şartı noksanlığından reddine karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın esası incelenerek adı geçen şikayet olunanı da içerecek şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı belirtilerek, hükmün adı geçen şikayet olunan yararına bozulması gerekirken, bu husus gözden kaçırılarak adı geçen şikayet olunan yönünden de hükmün onandığı anlaşıldığından, şikayet olunan .......

        İcra Müdürlüğünün 2019/95 istinabe sayılı dosyasında 10.01.2019 tarihinde uygulanan haciz sırasında ödenen 45.000 TL'nin alacaklıdan alınarak borçluya verilmesine yönelik bir hükme yer verilmediği, bu bakımdan muhtıranın hacizlerin kaldırılmasına yönelik mahkeme kararı içeriğinde yer almadığı, dolayısıyla şikayet tarihi itibariyle de söz edilen mahkeme kararlarının kesinleşmediği de göz önüne alındığında muhtıranın hukuka aykırı olduğu sabit bulunmuştur. Bu bakımdan şikayet eden isteminde haklı bulunmuştur. Oluş ve kabule göre; şikâyet eden iddiasında haklı bulunduğundan şikâyetin kabulüne karar verilmiştir. Her ne kadar şikayet olunan vekili şikayet eden tarafça 45.000 TL'nin icra müdürlüğü hesabına ödendiği ileri sürülerek şikayetin konusuz kaldığı iddiasını ileri sürmüş ise de bu durumun şikayet konu müdürlük kararının geçersizliği sonucunu doğurmayacağı kararın ayakta olduğu göz önüne alındığında bu iddiaya itibar edilmemiştir....

        den 26.10.2001 tarihli temlik sözleşmesi ile devraldığı hak ve alacakların tahsiline yönelik olarak TMSF'nin, genel kredi sözleşmesi ve hesap kat ihtarnamesine dayanarak borçlular hakkında genel haciz yolu ile başlattığı takipte, borçluların, icra müdürlüğüne itirazlarını bildirdikten sonra alacaklının takipte sıfatının bulunmadığını ileri sürerek takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurdukları, mahkemece alacaklının takipte sıfatı bulunmadığı gerekçesiyle takibin iptaline karar verildiği görülmektedir. Temlik sözleşmesinin geçersiz olması sebebiyle alacaklının takipte sıfatının bulunmadığına ilişkin iddia, borca itiraz niteliğinde olup, itirazın, takibin türüne göre İİK'nun 62. maddesi uyarınca icra müdürlüğüne yapılması gerekir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda diğer itirazlarının yanında senedin zamanaşımına uğradığından bahisle takibin iptalini talep ettiği, mahkemece zamanaşımı sebebiyle takibin iptaline karar verildiği görülmektedir. Borçlunun şikayet dilekçesinde sadece senedin zamanaşımına uğradığı belirtilmiş olup zamanaşımının takip öncesinde yada sonrasında oluştuğuna ilişkin bir açıklama yapılmamıştır....

            edilen icra müdürlüğü işlemlerinin iptaline karar verildiği, bu karar sonrasında 05.02.2021 tarihli karar ile takibin durdurulduğu, tedbir kararı verilen borca itiraza ilişkin davada 05.11.2020 tarihli karar ile borca itirazın reddedildiği, ret kararına yönelik istinaf başvurusunun da Dairemizce verilen 26.01.2021 tarihli karar ile reddedildiği, Dairemizce verilen kararın da Yargıtay 12....

            UYAP Entegrasyonu